Öğretmenler!
Cumhuriyet sizden,
fikri hür,
vicdanı hür,
irfanı hür nesiller ister. 
Evet böyle diyor Atatürk.
Fikri hür vicdanı hür nesiller...
*
Öğretmenler!
Şayet fikri hür,
Vicdanı hür nesiller yetiştirmekteyseniz;
Yaşınıza bakmam öperim kutsal ellerinizden...
*
Ne çiçek susuz,
Ne çocuk sevgisiz,
Ne insanlık öğretmensiz olamaz.
Tüm öğretmenlerin ve hepimizin,
24 Kasım Öğretmenler Gününü kutluyorum...

AMERİKA DOST DEĞİL

Amerika YPG ye 3 bin TIR'ı geçen zırhlı Hammer ve her türlü savaş makinelerini gönderdi ve de göndermeye devam ediyor...
Peki YPG bunca silahı ne yapıyor?
Ne yapacak;
Öyle ya DEAŞ bitti.
Nedir bu hareketlilik?
*
Tabi ki dibimizden  Akdeniz'e kadar bir Kürt koridoru inşa edilmekte.
Artık Kürtler deniz görmüş olacaklar.
Boydan boya Türkiye'yi kuşatırken,
Arap dünyası ile de araya bir Kürt duvarı örecekler.
 
Tabi iş bununla da kalmayacak ve hesaplarına göre,
Artık Türklerle Kürtlerin ayrılma zamanı gelmiş.
Bu belirtmeliyim ki,
Kürtler,e
Bu coğrafyada devasa bir Kürt devleti kurdurmazlar.
Zira hem işin Sünni/Şii tarafı var.
Hem de asıl politikalarına uygun düşmez.
 
Onlar,
Denizlerde büyük balık istemiyorlar.
Çünkü büyük balık küçük balıklarla besleniyor.
Çünkü böl parçala ve yönet.
Çünkü ayır/buyur yöntemi,
Politikalarının özünü oluşturmaktadır.

BİZE ASIL DARBE ZAHİRDE BİZDEN GÖRÜNEN ALÇAKLARDAN GELİYOR   
        
"Bunların NATO'da yaşanan şahsım ve Atatürk'le ilgili skandal üzerine ilk defa milli bir tavır gösterebilecekleri ümidine kapılmıştık.
Maalesef 3 gün geçmeden gerçek tıynetleri ortaya çıktı ve bunu da tezgah diye yaftalamaya başladılar.
Biz gerçek düşmanlarımızla baş ederiz.
Bizi asıl can acıtıcı darbeler,
Düşmanlarımız tarafından değil,
Onlarla birlikte hareket eden ve zahirde bizden görünen alçaklardan geliyor.
Meşhur sözdür;
Ağaca balta vurmuşlar, 'sapı bendendir' demiş."
Evet batıya mesajını böyle açık ve net verdi Cumhurbaşkanı.
*
Konuyla ilgili olarak ben de bir önceki yazımda,
"Kahrolsun dostlarımız!"
Demiştim.
*
Ancak bu tür sahtekarlar,
Maalesef ülkemizin içerisinde de var.
Ve çok tehlikeliler.
En az dışarıdakiler kadar...

İŞTE SİZE HAKAN ŞÜKÜR

Hakan Şükür.
Yıllarca Türk seyircisi tarafından alkışlandı.
Adeta kahraman ilan edildi.
Sonra bu millet kendisini meclise taşıdı.
Milletvekili yaptı.
Ama o,
"Ben Türk değilim" dedi.
Ki, olmayabilir.
Sorun değil.
İnsanların elinde olmayan konular bilim de mevzuumuz olamaz.
Ama bu açıklamayı deden yaptı.
Kime mesajdı bu?

Evet bu nankör adam vekillikle yetinmedi TRT'de has paracıklarla yorumculuk da yapmaya başladı.
Halk etik bulmasa da yine de sustu bu uygunsuzluğa.
*
Yine yetmedi,
Bu kimse sakallara karıştı.
Eşinin de başı kapalıydı.
*
Bu arada fena halde FETÖ'cü çıktı.
Baktı durum karışık,
Koştu gitti FETÖ'süne.
 
Geçenlerde Amerika'dan bir görseli geldi.
Nerde o sakallı Hakan?
Nerede o örtülü Hanımefendi?
Son model otomobilleriyle onlar tam bir Amerikalı olmuş.
Zaten Türk değildi.
Yakışır...

KALDIRIMLAR VE TV DİZİLERİ

Usta gazeteci Hikmet Aksoy'u,
Dünkü yazısında  televizyon dizilerindeki şiddeti konu alan yazısından ötürü tebrik ediyorum.
Sürekli olarak topluma;
Öfke,
Kin,
Nefret,
Şiddet
empoze ediyorlar.
Akılla,
Sabırla bir problemi çözen dizi veya film yok neredeyse...
Ayıptır yani.
 
 Öte yandan köşe yazarımız,
Enver Uzun'u da 
"Kaldırımlar niçindir?
Yazısından ötürü kutluyorum.
Zira ben de sık sık değiniyorum.
Kaldırımda araçlar,
halk canını tehlikeye atarak trafiği aktığı yoldan yürüyor.
Bunun çocuğu var,
Yaşlısı var.
Senin araban var diye halk kaldırımda yürüme hakkını sana mı devredecek.
Ayıptır,
Günahtır...

GENÇLERE KORUMA

Trabzon Emniyet Müdürü Orhan çevik,
Çocukları ve gençleri uyuşturucu belasından uzak tutacaklarını öncelik sırasına almasını çok anlamlı buldum.
Bu şehre yapabileceği en önemli hizmet budur.
Zira geçlerimiz büyük tehdit altındadır.
Çünkü bu ülkemize ve insanlığa yönelik bir yıkıcı projedir.
Evlatlarımız bize lazımdır.
Onlar arasından,
Okumuş değerler,
Her türlü sektörde ülkeye katkı verecek kimseler olmasını temenni ediyoruz.
Yoksa onlarla birlikte ülke olarak da büyük bedeller öderiz.
Evet Sayın Emniyet müdürüne şimdiden teşekkür ediyorum...

KAHRAMAN ÖLDÜ

Evet, kahraman Naim öldü.
Bu acı ama gerçek.
İz bırakarak öldü.
Namıyla yaşadı,
Şerefiyle öldü.
Allah rahmet eylesin...

İnanın her Türk gibi ben de ölümünden büyük acı çektim.
Canım yandı ve yanıyor...
Fakat şu Yunanlı rakibi Leonidis'in,
Karalar giyinip Türkiye'ye gelmesi var ya...
Gelip tabutun başında durması var ya...
Ve sonra hiç gocunmadan onu Türk bayrağına sarılı tabutunda öpmesi var ya...
*
Düşündüm,
Rakibin de adammış Naim!
Vefalıymış Leonidis!
Teşekkürler ...

FIKRA

Diş hekiminin odasına giren genç ve güzel kadın:
Ah doktorcuğum, bu dişi çektirmektense çocuk doğurmayı tercih ederim.
Doktor gayet sakin bir ifadeyle:
Kararınızı çabuk verin koltuğun ayarını ona göre yapacağım.