Koca bir sezonun yüzdük, yüzdük ve geldik kuyruğuna. Maddi olarak büyük sıkıntıların içerisinde, transfer yasakları ile devam eden sezonun artık son maçları bunlar..
Dar futbolcu rotasyonu ile zaman zaman inişli çıkışlı form grafiği gösterse de mücadele olarak tatminkar bir kadro. Egoları düşük yabancılar ve altyapıdan gençlerle harmanlanmış sağlam bir omurga.
Lakin şampiyonluk için yetersiz….
Peki bu kadronun ligi birinci değil de dördüncü bitirmesinin nedeni ne? İşte bu nedenlerin tespiti açısından bu maç önemli..
Eksik, zayıf bölgeleri tespit açısından Beşiktaş gibi süper ligin güçlü bir ekibi ile maç yapmanın velinimet olduğunu düşünüyorum.
Velhasıl kalbim galibiyet için çırpınırken gözlerim aksayan mevkileri ve yetersiz Topçuları aradı.
Şimdi gelelim maça! Bu maç özelinde tüm sezon aksayan, tıksayan bölgeleri de bir bir not edelim..
Maçın iftar saatinde olmasının tribünlerde yer yer boşluklara sebep olmuş ama gelenler tribünün hakkını veriyor var olsunlar.
Futbol taraftarla güzel..
Maç ilk yarı itibariyle Trabzonspor adına Nwakame- Yusuf- Abdulkadir ile Beşiktaş adına Kaleci KARİUS Arasında geçti diyebiliriz. BURAK YILMAZ' IN bireysel kalitesi ile kaleciyle karşı karşıya kaldığı pozisyon hariç hiçbir şey üretmedi desek yanlış olmaz. Son vuruşlardaki becerisizlikler olmasa maçın 3-4 olması içten bile değildi.
İlk yarı itibariyle aksayan bölgeler Santrafor ve Sağ bek mevkileri.
İkinci yarı ilk yarı olduğu gibi yine Trabzonspor'un baskısı ile başladı. Dakikalar 53'u gösterirken Tüm Beşiktaş savunmasını birer birer geçen Abdulkadir'in nefis ortasında Novak gölü buldu ve skoru 1-0' a taşıdı. Golü takıp eden 15 dakika önde olmanın psikolojisi ile geri yaslanan FIRTINA çok geçmeden kalesinde gölü de gördü.(1-1). Gole çok çabuk tepki veren fırtına dakika 77 de bu sefer Yusuf'un ayağından harika bir gole ımza attı.(2-1)
Devamında oyunu tutmayı da başaran fırtına ŞENOL GÜNEŞ'E güvenildiğinde Karadeniz’in çocuklarının neleri başarabileceğini de gösterdi.
Tebrikler çocuklar, çok yasa Ünal hocam.