Raporda, çevre kirliliğinin hastalıklara zemin hazırladığını belirtilirken bazı hastalıklarında yaygınlaşmasına neden olabileceği vurgulandı. Komisyon raporunu okuyan Başkanı Ali Osman Kasım, doğal yaşamın tahribinin çevre kirliliğine neden olduğunu belirterek “Doğal çevrenin tahribi insanların yaşam alanlarının daralması, üretim kaynaklarının yanlış kullanım nedeniyle hızla tükenmesi ve bozulan çevrenin insan sağlığı üzerinde ki olumsuz etkileri özellikle sanayileşmiş ülkelerden çevre sorunlarına giderek artan bir önem atfedilmesine neden olmuştur.
Çevre hastalıkları için zemin hazırlayan ve doğrudan hastalık neden olabilen bazı hastalıkların gidişini ve sonucu etkileyen bazı hastalıklarında yayılmasını kolaylaştıran bir faktör olarak karşımıza çıkmaktadır” dedi. Hava kirliğinin birçok hastalığa davetiye çıkardığını kaydeden Kasım, “Yaşam tarzı değişiklikleri ile birlikte, hava kirliliği, gürültü, kimyasal, kötü kalitede su ve doğal kaynakların kaybı nedeniyle çevrenin bozulması ile şehir nüfusunun artması kamu sağlığı olan obezite, diyabet, kalp damar ve sinir sistemi hastalıkları ve kanser oranlarında önemli artışlara yol açmaktadır.
Çevre üzerinde ki baskılara bağlı olan, aslım, alerjik ve bazı kanser çeşitleri özellikle çocuklarla ilgili kaygı vericidir. Hava kirliliği solunum yollarını etkilemekte ve insanda çeşitli hastalıklara sebep olmaktadır. Akciğer dokularının tahrip olması, bronşların iltihaplanması aslım bronşit, beyin ve kalp gibi dokularda işlev bozuklukları çeşitli solunum yolu hasarları hava kirliliğinin insan sağlığı üzerinde ki etkileridir” ifadelerini kulandı. Sağlıklı yaşam için alınması gereken önlemlerimde raporda işleyen komisyon doğalgaz kullanımına dikkat çekti.
“Halkın bilinçlendirmesini saplamak ve bu amaçla eğitim faaliyetleri düzenlemek” gerektiği belirtilen raporun devamında ise Komisyon Başkanı Kasım, “Sanayi tesislerinin mevzuata ön görülen baca gazı sınır değerlerine uymaları sağlanmalı, ısınmada yüksek kalorili kömürler kullanılmalı her yıl bacalar ve soba boruları temizlenmelidir. Binalarda ısı yalıtımına önem verilmeli, kullanılan sobalar ve kalorifer kazanları kriterlere uygun olmalı, doğalgaz kullanımı yaygınlaştırılarak özendirilmeli. Kalorifer ve doğalgaz kazanlarını periyodik olarak bakımı yapılmalı. Kalorifercilerin kurslara katılımı sağlanmalı, yeni yerleşim yerlerinde bölgesel ısıtma sistemleri kullanılmalı, toplu taşıma araçları yaygınlaştırılmalı, kent içi ulaşımında uygun alanlarda bisiklet yolları, park yerleri, kiralama sistemleri oluşturulmalı” çözümlerini sıraladı.
Editör: TE Bilisim
