Teşkilat gündeminden sonra basına açık bölümde söz alan il başkanı Cevat Kurt, hain terör saldırında şehit olan eren kardeşimizi saygı ve minnetle anarken siyasilerin söz değil icraat yapmalarını beklediklerini söyledi. Kurt sözlerini şu şekilde sürdürdü. 

“Trabzon’da aynı bölgede üç olay gerçekleşmiş ve altı kardeşimiz şehit edilmiştir. Bu ülkede ne zaman terör saldırısı olsa iktidarda bulunan yetkililer partileri farklı farklı olsa da söyledikleri sözler değişmiyor; “ şehitlerin kanı yerde kalmayacak” diyorlar. Söz doğru ama biz Saadet Partililer yetkililere şunu hatırlatmak isteriz. Ey yöneticiler, iktidar sahibi olanlar söz söylemezler iş yaparlar. Bunu söylerken zanda ya da başka bir tefsirde bulunmuyoruz. Kendi beyanlarını hatırlatıyoruz sadece. 

Bakınız 16 Nisanda yapılan referandum seçimleri öncesinde terörle ilgili iki temel mesele gündeme getirildi. Hem başkanımız hem de o zaman ki başbakan yardımcımız ne demiş “evet çıkarsa terör biter”. Bakınız 16 Nisandan 5 Hazirana kadar 50 şehit verdik, 5 Hazirandan bugüne kadar toplam şehidimiz 90, peki Milli Görüşçü Saadet Partili yiğit insanların dışında çıkıp ta bir kişi siz böyle söylemiştiniz, niye sözünüzün gereğini sadakatle yerine getirmiyorsunuz? Diye soramıyor. iktidar mensuplarının becerdikleri şey ancak cenazede siyasi rant elde etmek için şehidin yakınlarının acısını yaşamalarını engeller şekilde ön saflarda objektiflere poz vermek” ifadelerine yer verdi. 

Şehitlerimizin Kanını İstismar Etmeyin

Kurt açıklamasında teröre ve idamın gelmesine vurgu yaparak şunları kaydetti; “Bir başka sözlerini hatırlatıyoruz. Referandum sürecinde parti binamızdan astığımız pankartların bir tanesine şöyle yazmıştı. “idam idam diyorsunuz, sayınız yettiği halde neden bu 18 maddenin içerisinde idam yasası yok?” dediler ki şimdi karıştırmayalım, ama 16 Nisanda evet çıkarsa söz idam yasası meclisten çıkarsa ben onaylayacağız dediler. Şimdi diyebilirsiniz ki Sayın Cumhurbaşkanına meclisten idamla alakalı bir yasa değişikliği teklifi gelmedi.  

Şimdi soruyoruz ! eğer Eren kardeşimin kanını temizlemek istiyorsanız, Trabzon’un bilboartlarına şehidimizin resimlerini asarak kendinizin kirli siyasetin, şahsi çıkarlarınızı şehitlerin aziz kanlarını istismar etmeyin çağrısı yapıyoruz.  Bir başka mesele; Sayın Erdoğan Trabzon’u ziyaret etti. O hafta basını sıkıca takip ettik. Allahın hikmeti tamda fındık sezonunda rastladı gelişi. Bizde merakla ne diyeceğini takip ettik. Ne söyledi Sayın Cumhurbaşkanı? Ayder’i mahvettiniz, Uzungöl’ü mahvettiniz, bankaların karı çok yüksek halkı bankalara soyduruyorsunuz. Acaba dedik iktidar partisi değil de muhalefet partisi lideri Kılıçdaroğlu’mu ziyaret etti Trabzon’u? 16 yıldır iktidarda bulunan yerel ve genel de icraat makamı sanki kendisi değil de başkaları imiş gibi konuşuyor. Bu durumu anlamak mümkün değil. Kime kimin hesabını soruyorsunuz?” 

Dalga Geçiyorlar

Fındıkla ile ilgili açıklamalarda bulunan Kurt şunları kaydetti; “İki günlük programda fındıkla alakalı tek kelime edilmemiş. Şimdi diyoruz ki Sayın Cumhurbaşkanımız yoğun olabilir, yoğunluğundan dolayı unutabilir. Peki iktidarın 5 tane milletvekili ne iş yapar, iktidarın il başkanı ne iş yapar, yerel yöneticileri ne iş yapar? Bakınız bu sorduğum üç soruya ben kendim cevap vermiyorum. Yine Sayın Cumhurbaşkanımızın ifadesi ile cevap veriyorum. Diyor ki: Kendiniz için siyaset yapmaktan vazgeçin. Kendi kadrolarına hitaben diyor ki: benim karşıma öyle adamlar çıkarıyorsunuz ki millet bana bu hırsızı nereden buldun diye soruyor. Devamında yeni Ömer’ler bulun diyor. Bizler anladık ki iktidar partisi fındıkla ilgili sesiz. Allahın hikmeti diyelim, fındık fiyatı 15 lira ve üzeri olunca AKP’liler, ”bakın devlet uygulamaları ile fındık üreticisinin hakkını teslim ediyor” diyorlar. Bu seneki gibi 10 lira ve altı olunca da “ne yapalım serbest piyasa ekonomisi var” diyorlar. Halkımızla adeta dalga geçiyorlar.”
 

Editör: TE Bilisim