Yaşları 3 ile 7 arasında değişen kardeşleri, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü, 'bakım şartları uygun olmadığı' gerekçesiyle koruma altına almak için girişim başlatırken, dede Salih Ayhan, "Eşimle torunlarımıza en iyi şekilde bakıyoruz. Devletin yetkili kurumu, çocukları bizden almak istiyor. Biz vermek istemiyoruz. Bizim onları bakacak gücümüz var" dedi.

Güneysu ilçesi Gürgen köyünde yaşayan Erdinç Ayhan, 2008 yılında 13 yaşında olan Büşra Alev ile kaçıp, dini nikahla evlendi. Büşra Alev'in  hamile kalıp düşük yapması üzerine gittiği hastanede çiftin resmi nikahları olmadığı ortya çıktı. Başlatılan soruşturma sonunda Erdinç Ayhan hakkında 'çocuğun cinsel istismarı' suçlamasıyla dava açıldı. Dava sürerken çift, resmi nikah kıydı. Genç kadının dördüncü çocuğuna hamile olduğu 2014 yılında ise ceza davasında karar çıktı. Erdinç Ayhan 8,5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ayhan, tutuklanarak, cezaevine konuldu. Hamile eşi ise evi terk etti. Çift geçen yıl boşanırken, yaşları 3 ile 7 arasında değişen 4 çocuğu, babaanne Sulbiye Ayhan ve dede Salih Ayhan'ın yanında yaşamaya başladı.

Ancak  Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü, 'bakım şartları uygun olmadığı' gerekçesiyle çocukların bakım altına alınması için girişim başlattı. Dede ve babaanne ise çocuklardan ayrılmak istemiyor.

'Çocukları Vermek İstemiyoruz'

Salih Ayhan, torunlarına eşi ile birlikte en iyi şekilde bakmaya çalıştıklarını belirterek, “Devletin yetkili kurumu çocukları bizden almak istiyor. Ama biz torunlarımızı yurtlara vermek istemiyoruz. Bizim onları bakacak gücümüz var. Yurtta çocuklarımıza iyi bakmazlar. Onlara ben imkanlarım kadar, en iyi şekilde bakıyorum. Onları yurtlara vermek istemiyorum” dedi.  Babaanne Sulbiye Ayhan da “Devlet çocukları bizden almak istiyor. Ama biz çocuklarımızı yurtlara vermek istemiyoruz. Bizim onları bakacak gücümüz var" diye konuştu.

'Çocuklarıma Kavuşmak İçin Uğraşıyorum'

Çocukların 25 yaşındaki annesi Büşra Alev, bir cahillik yapıp, küçük yaşta kaçarak evlendiğini anlatarak, "Küçük yaşta hamile kaldım ve hastaneye gittim. Hastane polisinin rapor tutması sebebiyle eşim hakkında dava açıldı. Biz ailelerin onay vermesi ile 2010 yılında resmi nikahımızı kıydırdık. Açılan dava ise 2014’te sonuçlandı ve eşim hapse girdi. Dördüncü çocuğuma hamileydim. 2015 yılında eşimin hapse girmesi ve doğum sonrası depresyon sebebiyle kaçarak geldiğim evden kaçarak gittim. 2017 yılında resmi olarak boşandık. Bundan sonraki süreçte çocukları almak, onları görmek için mücadele verdim. Ancak bana göstermediler. Alzheimer hastası olan anneme bakıyorum, kiradayım, çalışıyorum" dedi. Anne mali durumunu düzelttikten sonra çocuklarına kavuşmak istediğini söyledi.

Editör: TE Bilisim