Tüm Türkiye’de ve Trabzon’da 1 Mayıs Emek ve Dayanışma günü yoğun katılım ile kutlandı. Trabzon Ortahisar İlçesi Cumhuriyet Caddesi’nden başlayan yürüyüş Atatürk Alanı’nda kadar devam etti. 

Yapılan yürüyüşe; Türk-İş, TMMOB, Vatan Partisi, TGB, Çiftçi-Sen, Fındık-Sen, Emekli Sen, Atatürkçü Düşünce Derneği, Türk Tabipler Birliği, Eğitim İş, DSP, CHP, CHP Gençlik Kolları, Vira, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Haziran Harekatı, Trabzon Hentbolseverler Derneği, Halk Evleri, Genç Umut, KTÜ Öğrenci Kolektifi, Yeşiller ve Sol Gelecek, Sosyalist Emekçiler Partisi, İHD, KESK, Eğitim Sen, SES, DİSK, Enerji Sen katıldı. Gruplar halinde yürüyen STK’lar ellerinde, “Fındıkta çayda sömürüye hayır”, “Özgürüz adalet demokrasi istiyoruz”, “Parasız eğitim, parasız sağlık”, “Geleceğimizi ve umutlarımızı çaldırmayacağız”, “Ne ABD, ne AB tam bağımsız Türkiye” gibi çeşitli pankartlar taşıdılar.  Yürüyüş yoğun güvenlik önlemleri çerçevesinde Atatürk Alanı’nda yapılan konuşmalar ile son buldu.  

Özelleştirme Adı Altında Talan Sürdürülüyor

Yürüyüşün ardından Türk-İş İl temsilcisi Gökhan Gedikli Atatürk Alanı’nda açıklamalarda bulundu. Gedikli işçi hakları vurgu yaparak; “Sorunlarımız giderek büyüyor. Emeğin haklarına karşı yürütülen sistemli müdahaleler artarak devam ediyor. Bizlere ücretli kölelik şartları dayatılmak isteniyor. Esneklik ve kuralsızlık temelinde güvencesiz çalışma esas haline getiriliyor. Kıdem tazminatımıza göz dikiliyor. Her yıl binlerce işçi iş cinayetlerinde ölüyor. Taşeron işçilerin mevcut sınırlı hakları ellerinden alınmaya çalışılıyor. İşçi kadrosu verilmiyor. İşçiyi özel istihdam bürosu aracılığıyla kiralama düzenlemeleri yapılıyor, örgütlenen işçiler işten atılıyor. Özelleştirme adı altında talan sürdürülüyor. Şimdiye kadar ekonomik ve sosyal politikalar ile işçiler, kamu emekçileri, emekliler, köylüler, esnaf, yani iktisaden güçsüz geniş halk kesimleri bedel ödemek zorunda bırakılıyor. Biz sosyal adalet, eşitlik ve refah istiyoruz. Tüm çalışanlar için insan onuruna yaraşır yaşam koşulları ve sendikal haklar istiyoruz” şeklinde konuştu. 

“Emekçi Yok Sayıldı”

KESK Dönem Sözcüsü Engin Nur ise yaptığı açıklamada işsizliğe vurgu yaptı. Nur; “Bugün ülkemizde işsiz gençlerimiz iş bulup çalışamamakta. İşsizlik oranı resmi kayıtlara göre yüzde 12, her dört üniversite mezunundan biri işsiz. 418 bin atanamayan öğretmenimiz var, TÜİK’e göre açlık sınırı 1500 TL. Yoksulluk sınırı 4 bin 800 TL’dir. Çalışan işçilerimizin büyük bir çoğunluğu 1450 TL asgari ücretle, sendikasız ve iş güvencesiz çalışmaktadır. Başta bölgemiz olmak üzere, çay üreticisi ve fındık üreticisi serbest piyasanın insafına terk edilmiş, ÇAYKUR Katar Emir’ine ipotek edilmiş, ülkemizin tarımı, çiftçisi, küçük esnafı, emekçisi yok sayılmıştır. Gelir dağılımı adaletsizliğinde dünyanın en önde ülkeleri arasındayız. Çalışan işçilerin kıdem tazminatı tehlikededir. Kamu çalışanlarımızın iş güvenceleri ortadan kaldırılıp, sözleşmeli personel seviyesine indirgemek için hazırlıklar yapılmaktadır. Gelir dağılımı adaletsizliğinde dünyanın en önde ülkeleri arasındayız. Çalışan işçilerin kıdem tazminatı tehlikededir. Kamu çalışanlarımızın iş güvenceleri ortadan kaldırılıp, sözleşmeli personel seviyesine indirgemek için hazırlıklar yapılmaktadır. Ülkemizde toplumsal barış bozulmuş kutuplaşma had safhaya ulaşmıştır” diye konuştu.

Sonay ÇALUK