Sevgili okurlar geçen yıl kaybedilen şampiyonluklarını bu yıl kazanmak için belli ki tüm engelleri aşmak adına bu sezon işi baştan sıkı tutuyorlar.
Öyle ki Trabzonspor maçı ipi göğüslemek için sadece Başakşehir-Trabzon spor maçı olmaktan öte diğer üç büyüğü de yakından ilgilendiren bir maçtı. Futboldan sorumlu kişiler talimat o kadar kesin ki futbolun marka değerini milyonları peşinde koşturan dört büyükleri yok sayan kararı almakta terettüt etmediler.
O kadar ki görevlendirilen kişinin Beşiktaş maçında verdiği karar ile Trabzonspor’un hakkını çaldığı hala tartışılan kişi.
Böylece daha hakem atama aşamasında ağa babalarının gönlü alınırken, atanan kişi de doksan dakika o kararı alan kişilere layık olmak için elinden geleni fazlasıyla yaptı.
Sevgili okurlar bir maçta bir takım aleyhine bir penaltı verilmez bir gol de bariz faulle attırılıyorsa hemen bu aşamada insanın aklına VAR’da bu kararlar bakılarak onaylattırılmış gelir değil mi?
Genel kanaat VAR ile birlikte futbola adalet geldi düşüncesi hakimdi.
Ne yazık ki bu düşüncenin bir yere kadar doğru olduğunu bu maç ile birlikte görmüş olduk.
VAR uygulamasında hakemin vermediği ya da gözünden kaçırdığı bir fiili VAR’da ki hakemler kanalı ile uyarılıp düzeltilmesi temel mantıktır.
Burada ki felaket verilmeyen penaltı ve atılan faullü golde hakem VAR’a gitmeyi tercih etmezken VAR hakemleri de uyarı görevini belli ki talimat gereği yapmamış olmalarıdır.
Bu nedenledir ki ben de bu başlığı attım.
Yani burası Türkiye son yıllarda adalet kavramı bizlerde alerji yaptığı için güç kimin elinde ise karar ona aittir.
Dolayısıyla böyle durumlarda VAR teferruat olmaktan öteye gitmez gidemez.
Nitekim Pazar günkü maçta 35 bin seyirci sahada milyonlarda ekranları başında buna tanıklık etti.
Maça gelince biz iki önemli futbolcumuzu kaybederken Başakşehir iki önemli takviye ederek ikinci yarıya başladı.
Yokluklar yüzünden hoca sağ bekten önlibero yaratmak zorunda kaldı o da maalesef hiç tutmadı. Abdülkadir ve Yusuf dilleri dışarı çıkıncaya kadar koşmaları yüzünden topla buluştuklarında güçlü kalamadılar.
Enteresan olan sahada ki birkaç futbolcu dışında ilk yarım saat dışında bekleneni veren futbolcumuz yoktu denebilir.
Hakem ve de VAR odası da destek verince kaderimiz belli oldu.
İyi haftalar.
 
ÖZEL NOT 1: Sevgili okurlar transfer yasağı ile birlikte bu ekonomik krizi ranta çevirebiliriz. Şu anda beş yerli genç futbolcumuz takımda oynar durumda, buna her an iki futbolcu da ekleyerek geleceğin takımı için bir adım daha atmış olabiliriz.
 
ÖZEL NOT 2: Sayın Ağaoğlulun bir tv kanalına verdiği mülakatta hakemin adından hiç bahsetmesini manidar buldum. Bu maçta özne hakem ve Trabzonspor’du. Konuşmanın içeriği bu iki neden üzerine toplanması gerekirken diğer konuşmaların takımın haklarını korumada pek faydası olduğunu düşünmüyorum.