23 NisanUlusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı coşkuyla kutladık.Dün Meclis çok hareketliydi…Her köşesi kulislerle kaynıyordu..
AnkaraGüzelAnkara.Çok hareketli… Gündemi yakalamak çok zor… Sürprizlerle dolu. Hamle üstüne hamleler  yapılıyor.. Gündem sabahtan akşama değişiyor..
Bahçeli’nin “Erken seçim” çıkışı… Erdoğan’ın  “24 Haziran” kararı. İyiParti…”Seçime girecek, giremeyecek” tartışmaları… Derken. CHP’ den 15 milletvekilinin katılımı ile sorun çözüldü..
Ankara’da hiç kimse  "Erken seçimi beklemiyordu" Milletvekilleri dahil"Beklemiyorduk ama... Erken seçim kararı sürpriz de olmadı" diyenlerde var..
Hodri meydan..İktidarın..”Muhalefetin hodri meydanına. İşte meydan..dedik” deseler de durum öyle değildir. Çok  farklı senaryolar var…

Erken Seçim… Parlamentoda çoğunluğa sahip siyasi partilere tanınan bir imtiyazdır... Kendini güçlü hisseden çoğunluk..Yani iktidar..Erken seçim kararı alabilir. Ancak kendini güçlü hissetmek bazen iktidar sahiplerini yanıltabilir.
Buna son örnek İngiltere'nin Muhafazakâr Başbakanı May'in erken seçimde gerilemesidir.

Farklı sonuçlar   çıkabilir. Bizde de erken seçimler siyasi tabloya farklı sonuçlar yansıtmıştır.

Mesela Turgut Özal erken seçimle gücünü artırmıştır… Aynı şekilde AK Parti de 6 Haziran seçimindeki gerilemesini 1 Kasım seçimi ile telafi edip yine tek başına iktidar olmuştur.

Buna karşı üçlü koalisyonu bir erken seçim çağrısı ile bozan Bahçeli'nin bu kararı, AK Parti'yi tek başına iktidara taşımıştır.

Başkanlık sürelidir… Başkanlık sisteminde ise erken seçim söz konusu olmaz. Seçilmiş başkanlar görev sürelerinin sonuna kadar iktidar sahibidirler. Çin benzeri istisnalar dışında ömür boyu başkanlık demokratik sistemlerde olamaz. Mesela ABD'de Franklin D. Roosevelt'ten sonra başkanlık süresi iki dönemle yani sekiz yılla sınırlandırılmıştır.
Konuyu bir dahaaçarsak… MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ‘devlet aklı’nı devreye sokarak, ‘26 Ağostos 2018’ tarihi ile erken seçim startını verdi.
 Gerekçe ; ‘fiili durumu hukuki duruma uydurmak ve ülkenin içinde bulunduğu durumların gerekliliği’ olarak açıklandı.  Erdoğan da nedense çok ısrar etmeden sadece seçim tarihinde küçük bir değişiklikle (çok ustaca!)erken’in de ‘erken’ibir seçimi ve dolayısıyla ‘sandığı’ Türk halkının önüne koyup, ‘hodri meydan’ dedi.
 Ve yeni perde açılmış oldu.

Bazı zorlukları beraberinde getirebilir…Önce TBMM’den çıkacak olan uyum yasaları çerçevesinde seçimin hukuki boyutu masaya yatırılacak.  Ki, hukuki açıdan çok önemli yanları var.
Örneğin Referandum’da alınan karar gereği,  ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’  Kasım 2019’da uygulamaya konabilir.
 Bunu önceye almak, tarihini değiştirmek ise kanunla mümkün değildir. Bu değişiklik için yeni bir referandum gereklidir. Aksi halde Anayasa’yı ihlal etmiş olursunuz. Kaldı ki böyle bir durumda,  TBMM’de bu konuda oy kullananlar bile ceza alabilir. Gerekçe :
Anayasa’yı ihlal.

Eğer bu aşamalar sağ salim geçilebilirse ki konuşulanların boyutuna bakılırsa, bu iş karakolda bitebilir. Hatta Lahey’e kadar uzanabilecek bir yolculuk bile mümkün!.
Velev ki bu aşamayı geçtiniz. Sıradaki perde  yeni seçimin vekil listeleri ile açılabilir.
  
Diyelim ki milletvekilli listeleri hazırlandı bitti. Kulislere göre,  yeni seçim ile TBMM’nin en az üçte 2’si yenilenecek. Bu durumda,  en az 200 mevcut vekil yeni dönemde TBMM’ye gelemeyecek.

Tam da bu listeler belli olduktan sonra (muhtemelen 15 Mayıs’ta) olağandışı bir durumla seçimin ertelenmesi gündeme gelirse ?...
Allah korusun (geçmiş siyasi dönemde ‘küskünler hareketi’ gibi isimler de verilen bir durum oluşursa),  bu da bir ‘Küskünler Partisi‘ni gündeme getirir mi?
Nerden bakarsak bakalım… Bu yaz çok sıcak geçecek.