Çaykaralı ünlü işadamı Fahri Koç Trabzon’un kurtuluşunun turizm olduğunu hatırlattı ve uyardı:
 
Fahri Koç…
 
Türkiye genelinde inşaat sektörünün önde gelenlerinden Koç İnşaat Şirketler Yönetim Kurulu Başkanı… Trabzon’un Çaykara İlçesi Köknar Mahallesi’nde hayata gözlerini açtı. İlkokulu doğduğu yerde bitirdi. Diğer tüm eğitim hayatını açıktan okudu. Sakarya ve İstanbul başta olmak üzere Türkiye’nin birçok yerinde 1800’ü aşkın konut inşa etti. Sakarya’da depremde yıkılmayan evleri o yaptı. Köy çocuğu olan Fahri Koç mesleğe amelelikle başladı. Sakarya Üniversitesi İnşaat Fakültesi’nde öğrencilere ders vermeye kadar kendini geliştirtirdi. 6 çocuk babası olan Koç’un faizle hiç işi olmadı, tek hedefi üretmek oldu. İşini bir aşk ile yapan Koç, krizlere karşı ayağını yorganına göre uzattı. İflas etti ama pes etmedi. Herkese örnek olacak bir başarı öyküsüne imza attı. Trabzon içinde önemli mesajlar verdi. İşte Fahri Koçla yaptığımız o röportajın özeti;
 
Yıkılmayan Binaları Biz Yaptık
 
TAKA: Kendinizi anlatır mısınız?
 
FAHRİ KOÇ: Trabzon’un Çaykara İlçesi Köknar Köyünde doğdum. İlkokulu aynı yerde okudum.
Diğer eğitimimi dışarıdan bitirdim. Yıllardan beri inşaat sektöründe devam etmekteyiz. Sakarya’da deprem sırasında yıkılmayan binalar bizim binalarımız. Takriben 7-8 bin konutun projelerini ben verdim ve aynı zamanda yaptım. Türkiye’nin belirli yerlerindeki akıllı binalarında projesini yaptım. Akıllı binalar Türkiye’de tutmadı. Bilecik’te 180 konuta uyguladım. Tutmadı bıraktık. Şuanda devamlı konut üretiyoruz. Öğrenci yurtları ve oto galericiliği de yapmaktayım. Türkiye’de toplam 18 bin konut yaptım. Sapanca’da 6 şantiyemiz var, 100 tane villa, 60 proje devam ediyor. Sakarya Geyve’de var, İstanbul’da Pendik projemiz var. Maltepe’de 2225 konut var.
 
Suriyeliler Geri Dönmeli
 
TAKA: Türkiye’de yaklaşık 3,5 milyon Suriyeli var. Bu hem ekonomimiz için hem de sosyal açıdan problem oluşturuyor. Siz ne düşünüyorsunuz?
 
FAHRİ KOÇ: Şuan Suriye’de durgunluk var. Geniş bir güvenli bölge oluşturuldu. Suriyeli vatandaşlar evlerine geri gönderilmeli. Bu Suriyeli vatandaşlar ileride bizim başımıza çok büyük sıkıntılar açacak. Şuanda ülkemizde organizatörlük yapmaya başladılar. İşlerimizi elimizden almaya kalkıyorlar. İş bunla da bitmiyor. Vatandaşlarımızı tehdit ediyorlar. Suriyeliler tarafından tecavüze uğrayan vatandaşlarımız var. Türkiye’miz onları kaldırmıyor. Derhal evlerine dönmeliler. Biz Türkiye’de işçi bulamıyoruz. Suriyeliler sigortasız, ucuz her yerde çalışıyorlar. Kimsenin bir şey dediği yok.
 
Önce Ülkemin İşçisi Doyacak
 


TAKA: Siz çalıştırıyor musunuz?
 
FAHRİ KOÇ: Biz bu sorumluluğun altına giremeyiz. Benim Türk vatandaşım dururken neden Suriyelilere neden iş vereyim. Vicdanen büyük rahatsızlık duyarım. Ben ilk önce Türkiye Cumhuriyeti vatandaşını düşünmek zorundayım. İlk önce kendi vatandaşım iş bulacak, kendi vatandaşımın karnı doyacak, kendi vatandaşım huzura erecek ondan sonra başka ülkeler. Dinimizde bile yapılacak yardımlar için önce akrabadan başlanmalı diye emir var. Senin tanıdığın bildiğin akraban, kolu komşun açken yabancı bir vatandaşı doyurma hakkın yok.  Türkiye’nin Suriyelilere, Afganlılara ihtiyacı yok. Gün geçtikçe sayıları artıyor. Türkiye bunlara kimlik hakkı bile verdi. Bu göçmenlerin eve dönüş vakti çoktan geçti.
 
Darbeyi Yiyen Uzaklaşıyor
 
TAKA: Memleketiniz Trabzon’u sık sık ziyaret ediyorsunuz. Bir değişim var mı, gördüğünüz en önemli şey nedir? Arap turizmi Trabzon ekonomisini hareketlendirdi.
 

FAHRİ KOÇ: Trabzon’a ne kadar sıklıkla gelsem de, gelemediğim günlerde buradaki dostlarımla sürekli istişare içerisindeyim. Trabzon’un ‘T’sini duymak istemiyor kimse. Neden? Trabzon halkı Araplara gerçekten doğru yanaşmıyor. Fahiş fiyatlar, fırsatçılık aldı başını gidiyor. Turist bir yere bir kere gidiyor. İkinci bir kez gitmiyor. Darbeyi yiyen uzaklaşıyor. İnsanları yatırım yapmaktan korkar hale getirdik. Villa daire, mal mülk almaktan korkuyorlar. Ben yıllardan beri inşaat sektörünün içerisindeyim.
 
ARAPLARA GÜVEN VERMELİYİZ
 
TAKA: Belediyenin fırsatçılık yapan esnafa karşı bir yaptırımı yok mu?
 

FAHRİ KOÇ: Sapanca belediye başkanı bölgedeki esnafla birebir görüştü. Esnafa yaptığı uyarıda, “Turistlerimizden fahiş fiyat uygulandı şikayeti bir kez bile gelirse o dükkanı kapatırım” dedi. İğne atsan artık yere düşmüyor. Trabzon’a bu yıl eskisi kadar çok Arap turistin geleceğini düşünmüyorum. Belki eski gelenlerin yüzde 10’u gelir. Ama önümüzdeki sene kimse gelmeyecek. Bizim bu insanlar dürüstlüğümüzü ispat etmemiz gerekiyor. 6 ay gelip gidici olarak bakmamalıyız. Sapanca’da biz bu güveni sağladık ama Karadeniz’de böyle değil. Bu güveni onlara aşılamalıyız. Yoksa Arap turistlerde artık bölgemize uğramayacak.
 
Trabzon Türkiye’nin Ana Sigortasıdır
 
TAKA: Trabzonspor’la nasıl bir bağınız var, maçlarını takip ediyor musunuz?
 

FAHRİ KOÇ: Trabzonspor bizim memleketimizin takımı. Her Trabzonlu gibi bizimde sevdamız. Trabzonlular her zaman ön planda, zirvede olmayı sever. Milliyetçiliğiyle, vatanseverliğiyle, yetiştirmiş olduğu bürokratlarıyla Trabzon Türkiye’nin ana sigortasıdır. Biz efsane Trabzonspor’u özlüyoruz. Şenol Güneş’in dönemlerini. O dönemlerde Trabzon rüzgarı başka türlü esiyordu. O havayı bir türlü yakalayamadık.
 
Bizi Çok Seviyorlar
 
TAKA: Sakarya Trabzonluların çok olduğu bölge. Ne kadar Trabzonlu bu topraklarda yaşıyor?
 
FAHRİ KOÇ: Bütün Sakarya ilinde 150 binin aşkın Trabzonlu olduğunu düşünüyorum. Şuan Geyve’de 4 bin oyumuz var bunların 2 bini Trabzonlu. Hendek ilçemizde çok Trabzonlu var. Hepsi yıllardan beri burada ikamet ediyor. Artık kendi memleketleri gibi burayı görüyorlar. Bölge insanı da bizlerin varlığına alıştı. Trabzonluları çok seviyorlar.
 
Onlar Açken Ben Tok Gezemem
 

TAKA: Buradaki insanları yapısı nasıl? Hepsi gayet uyumlu ve sağduyulu görünüyor…
 
FAHRİ KOÇ: Sakarya’da doğulu çok az var. Karadenizlilerin olduğu yerde onlar konuşmazlar. Bugün Sakarya’daki insanlardaki yakınlık derecesi çok fazla. Eğitim seviyesi yüksek bir toplum var. Sakarya’da 7 bin konut yaptım. Ben en küçük amelemden en büyük şantiye şefine varıncaya kadar yanımda çalışan işçilerimle arkadaş gibiyim. Hepsinin derdine derman olmaya çalışıyorum. Onlar açken ben hiçbir zaman tok gezemem.  
 
Üretmeyi Çok Seviyorum
 
TAKA: Trabzon’dan gelip burada 18 bin konut yaptınız. Holding kurdunuz 2.400 çalışanınız var. Bu başarınızın sırrı nedir?
 

FAHRİ KOÇ: En başta üretmek. Ben üretmeyi çok seviyorum. Üretemeyenlere de yardımcı oluyorum. Hangi dalda olursanız üretmelisiniz. Bir insan hedefi varsa ona ulaşmak için elinden geleni vermeli. Ben bu işe amelelikten başladım. Ben bugün Sakarya Üniversitesi İnşaat Fakültesi’nde ders vermiş bir insanım. Mühendislere benim yıkılmayan binalarımın nasıl yapıldığını anlattım. Ben işimi çok seviyorum. Benim bugüne kadar tek ortağım Allah oldu. Her başarılı insanın arkasında başarılı bir kadın vardır. İnsan tek başına bir şey yapamaz. Benim hiçbir zaman ayağıma taş değmedi. Herkesin hayırduasını aldım.
 
Koray Aydın’ın Hakkını kimse Ödeyemez
 

TAKA: Ekonomik sıkıntılar yaşadınız, iflası nasıl atlattınız?
 
FAHRİ KOÇ: Bir iflasın size geri dönüş çok yüksektir. Kaybınız büyüktür. Önemli olan yaşadıklarınızdan ders alabilmektir. Atalarımızın bir lafı var. Ayağınızı yorganınıza göre uzatacaksınız. Bugüne kadar devletten bir kuruş kredi kullanmadım.  Ben en çok faize karşıyım. Ve müşterilerimi de çok nadir kullandırıyorum. Ektiğimi biçtim, biçtiğimi harcıyorum. Yaptığım yatırımları bugün paraya çeviriyorum. Türkiye’de yapılan binalarda benim uyguladığı sistem en sağlam sistem. Daire alana araba hediye ettiğim oldu. Aldığım hiçbir işi yarım bırakmadım. İnsanlar bana güvendi, yavaş yavaş toparladım. Sakarya’da bir iş merkezi yaptım. Sakarya depremle yerle bir oldu. Dönemin bakanı Koray Aydın. Sakarya’da yıkılmayan binaları müteahhidini istedi. Bende yanına gittim. 7 bin konutu bana verdi.  Yalnız dedi bu 7 bin konut 2 senede bitecek. Bugün Koray Aydın’ın hakkını kimse ödeyemez. O adam her zaman bizi takip ederdi. Ben kendi rahatlığıma hiçbir zaman bakmadım. Önemli olan benim yanıma gelen insanın rahatlığıdır.