Bugün Ramazan Bayramı.
Finlandiya'da 21 saat oruç tuttuk Helsinki'de ve kendimizi de şanslı hissettik.
Çünkü Finlandiya'da güneşin hiç batmadığı şehirleri var.
Bazıları 80 gün boyunca hep aydınlıklar.
Güneş, hiç batmıyor. 'Geçersiz geceler' var.
Güneş batmayınca iftar vakti, doğmayınca da imsak vakti girmiyor.
Orucun bir başlangıcı ve bitişi yok.
Normalde aralıksız 80 gün oruç tutmak gerek.
Ben, seyahatte olduğumdan bu yılda diğer yıllarda olduğu gibi bu şehirlerden birinde 23.5 saat oruç tuttum. Güneş saat 00:40'ta batmamasına rağmen iftar yaptım. Devamında akşam, yatsı ve sabah namazlarını yarım saat içinde kıldım. Sahur yapma imkanı ise yok.
Benim bu gözlem de yapıp, 23.5 saat oruç tuttuğum 66.enlem ve 29.boylama yakın yerde 1900'lü yıllarda ünlü Tatar İslam Alimi Musa Carullah Bigiyev (ö.1949) de gözlem yapmış Haziran ayında ve "burada oruç tutulmaz" diye fetva vermiş.
1870'li yıllardan bu yana Finlandiya'da yaşayan tatar Türkleri Musa Carullah Bigiyev'den yardım istemişler o zaman.
Buralarda nasıl oruç tutulacak?
2009 yılından bu yana her yıl bu konuyu dile getirir, yazılar yazar, gözlemler yaparım.
Birçok kişi yazılarından, videolarından ve paylaşımlarımdan yararlandı ama sonuçta bu konuda kesin bir fetva yok.
Diyanet, dahil birçok kişi Deccal Hadisi'ne sarılmış bu konuda oruç ile ilgili fikir yürütmek için.
Dünya kuruldu kurulalı yaz aylarında durum böyle. Güneş hiç batmıyor buralarda.
Deccal ve Mehdi deniyor da "Bu referans verdiğiniz Deccal Hadisi sahih mi?" diye sormak da gerek.
Bu arada birileri de bu konuda "rasat çalışması yapıyoruz!" diyorlar.
Güneş batmıyor. Bunun nasıl rasat çalışması olur?
Orucun başlaması Güneş doğmadan önce, bitmesi de battıktan sonra Kuran'a göre.
Ne orucun başlagıcı ve de ne bitişi var.
Buralarda 80 gün durum böyle ve 'Gecesiz geceler' var..
Kuran 610 yılında Eylül ayında inmeye başladı. İlk Kadir Gecesi, Eylül ayının 20'sinden sonra.
Hz.Ömer zamanında, Hicret'in 17. yılında Hicri Takvim kabul edildi ki 'Ay Takvimi' esas da alındı.
Eğer Antik Mısırlılar'ın hassas bir şekilde düzenledikleri 'Güneş Takvimi' esas alınsaydı, Ramazan ayı hep Eylül ayına sabitlenmiş olacaktı. Şimdi bizler, bu çileyi Kuzey Yarımkürede yaşamıyor da olabilirdik.
"İnsan yolcu olunca, hasta olunca orucunu erteliyor. Buralarda gün oluşumunda anormallik var. Gün olşumu normale dönene kadar, yani Eylül ayına oruç tutmayı bu yerlerde yaşayanlar ertleyebilrler mi?" diye bir fikir de yürütmüştüm 4 yıl önce.
Şimdi bu yıl da aklıma "Kuran ilk hangi ayda inmeye başladı?" sorusu geldi.
Ve "610 yılının Eylül ayında inmeye başladığı" cevabını buldum.
Yavaş yavaş bende ilerleme de var.
Namazları bu 80 gün aydınlık yerlerde kılmak zor değil.
Oruç ise farklı.
Güneş varken nasıl oruç açarız?
Kış aylarında da tersi. Hep karanlık buralar. Güneş doğmuyor.
Helsinki'de 10 adede yakın değişik imsakiyeler var.
Mekke ve İstanbul vakitlerine göre oruç tutanlar da var.
Ben, Helsinki'den Kuzeyde yaşayanlara Mekke ve İstanbul yerine Helsinki vakitlerine göre tutmanın daha mantıklı olduğunu söylüyorum ki kesin bir fetva verilene kadar Müslümanlar, oruca devam etmeliler.
Bu uzun oruç ve batmayan güneş nedeniyle birçok kişi oruç tutmuyor, tutamıyor.
2009 yılında bir gecede Helsinki için 01.25 olan imsak vaktini 04'lere çıkaran Diyanet imsakiyesini 8 yıldır kullanmıyorum ki tüm ülkelerde o yıl imsakiyelerle aniden oynandı.
Masabaşında olacak iş değil.
"Vebali günahı onların başına" demek de olmaz. Göz göre göre hata da yapınılmaz.
İslam alimleri bu konuda ortak fetva veremediler.
Fetva verecek kişinin bu yerlerde yaşaması Musa Carullah Bigiyev ve benim gibi gözlem yapması da gerek.
Finlandiya'da 1990 başlarında 2000 Müslüman varken bu sayı şimdilerde 80 binlerde.
Çaresizler bu oruç konusunda.
İsveç, Noırveç ve diğer Kuzey ülkelerinde de Müslümanlar aynı zorlukları yaşıyorlar.
Allah, Müslümanların yardımcısı olsun.
Finlandiya Müslümanlarından selamlar.
Yakup Yılmaz, Helsinki