Her 10 yılda bir Tükiyeyi darbelerle sözde terbiye edip, yürümesini ve koşmasını engelleyeme çalışanlar Gezi olayları, 17-25 Aralık saldırısı ve son olarak da 15 Temmuz 2016  darbesi ile demokratik hükümeti yok etmek ve milleti bölüp parçalamak istediler.
1960 ihtilalini aileden dinleyebilmiştik. Babamız annemiz onun etkisini yıllarca taşıdılar.
Menderes’in devamı olarak gördü Adalet Partisi ile yola devam ettiler.
1980 sonrasında partiler kurulduğunda rahmetli annemi yönlendirmeye çalıştıysam da ölene kadar Menderes dedi kırattan vazgeçmedi.
12 Eylül darbesinden sonra rahmetli Mesut Mertcan’ın sesini kimse unutamamıştı.
15 Temmuz gecesi gördük ki, silahlı asker gelse, seni stüdyoya sokup zorla bildiri okutsa da okuyan unutulmuyor.
Tijen hanım TRT’de o bildiriyi okurken gözlerine baktınız mı?
Zorla okuyordu. Okudu ama bir daha da ekranda gözükmedi. 
15 Temmuz bildirisi okunmaya başladığında şunu dedim.
‘Bekleyin bakalım altında Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ın imzası var mı?’
Yoktu.
Fetöcülerin başarılı olamamalarının çok sebebi var ama önemlilerinden birisi de Genelkurmay Başkanının ‘ben bu işte yokum’ demesidir.
28 Şubat süreci yaşanırken oğlum küçüktü. 15 Temmuz akşamında ise Üniversite mezunu bir delikanlı.
28 Şubat sürecinin zorluklarını olan biteni anlatmıştık. 15 Temmuzun tedirginliği yüzüne yansıdı.
Saatler ilerliyor ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan bekleniyordu.
Ve Tayyip Erdoğan ekranlara yansıdı.
Allahın hikmeti. Zor da olsa bir bağlantı oldu.
Facetime’ı çok kişi kullanmıyordu. Oradan bağlanmış milleti sokağa davet ediyordu. Ve kabul gördü.
Trabzon meydanına indim Cumhurbaşkanı Başdanışmanı olarak Av. Şeref Malkoç aradı.
Darbe millet lehine çözülmeye başlamıştı, sesi rahattı.
Trabzon nasıl dedi?
Dinle diyerek telefonu alana uzattım. Kıyamet kopuyordu.
Darbe süreçlerini gözünüzün önüne getirin. Hiçbiri kolay bir süreç değildir.
Kuşkusuz ekonomi çok önemli; zenginlik önemli.
Ama en önemlisi vatandır. Vatanı olmayan millet yok olmaya mahkumdur.
15 Temmuz’da Türk halkı vatanını korumuştur.
Yurtta sulh cihanda sulh ilkemizdir. Fakat vatanı elde tutmak için cephane önemlidir. Bunları tedarik etmek ülkenin geleceğini koruyup kollamaktır.
S-400’lerin gelişinin canlı yayınla verilmesi ne kadar doğru bilemem ama S-400 hava savnuma sisteminin gün, gün gelmesi ve 1-2 ay içinde kurulacak olması tarihi olaydır.
15 Temmuz gecesi bir gözüm de mecliste idi. Mecliste olan milletvekilleri orada nasıl kenetlendiler.
Uzun süre de meclisin sığınağına inmediler. Kürsüden olsun yerinden olsun darbeye lanet okudular.
Türkiye zor günlerde birlik oluyor. Güzel günlerde de olabilmelidir.
Siyasette rekabet demokrasinin gereğidir. Bu rekabeti kin ve neftere dönüştürmemek gerekir.
Milli Savunma, Ticaret ve Ekonomik güç olarak öyle olalım ki,
15 Temmuz darbe gecesine ve yaşananlara İçerden veya dışardan
bir daha kimse cesaret edemesin.