Cumhurbaşkanı Erdoğan,
Kaşıkçı cinayeti ile ilgili ses kayıtlarını dünya liderlerine dinletiyor.
Kimisi dinlediği halde "dinlemedim."
Kimisi de bu vahşi cinayetin ortağı olduğu halde,
"Çok korkunç bir kayıt, dinlemek istemiyorum" diyor.
*
Evet,
Amerika o kanlı ellerini özellikle 50 yıldır bu İslam coğrafyasından çekmedi gitti.
İşte,
Afganistan.
Ülkeyi kendi içinde düşman kamplara ayırdı.
İnsanları marjinalleştirdi ve silahlandırdı.
Birbirlerine vurdurdu,
Kırdırdı.
Şimdi  o topraklarda ot yok ocak yok.
Çünkü ortada devlet yok.
*
İşte Irak,
70'li yıllarda Saddam'ı Irak'ın başına kendileri darbeyle getirtti.
Sonra İran'la 8 yıl savaştırdı.
8 Yıl taşı taşa kırdırdı...
İki taraftan 3 milyon çıvarında Müslüman öldü...
Analar ağladı...
Kadınlar dul,
Çocuklar yetim kaldı...
Yüz milyarlarca dolar servetler heba oldu.
Ama bu durumda bile barışçı geçinen bu kalleş batı iki tarafa da,
Silah sattı.
Kan emdi,
Zengin oldu...
*
Bu 8 yıl süren savaş sonrası şımaran Saddam'ı bir bahaneyle Kuveyt'e sokan da Batı'dır.
Ardından,
Sen misin Kuveyt'e giren;
Diyerek Irak, türlü bahanelerle hedef alındı.
Yok efendim,
"Sende kimyasallar var." gerekçesiyle,
Toplamış etrafına silahlı çete devletlerini,
Irak'ı önce bir ay boyunca havadan bombaladılar.
Birkaç yıl sonra da karadan işgal ederek  perperişan ettiler...
Hatta Irak'a attıkları mermilerin parasını da yine o  Irak  halkından almaya başladılar...
Ve şimdi bu günkü  Irak devleti,
Başı ve beyni olmayan,
Gücü sıfırlanmış aciz bir solucan vaziyetindedir.
*
Ya o Kaddafi'nin ülkesi Libya.
Halkını sefaletten zenginliğe ulaştıran liderlerini,
Fitne fücur ile  kendi halkına linç ettirdiler.
Dünyanın gözü önünde gerçekleşen çok  zalim bir
Ayaklanma ve
Ayaklandırmaydı...
*
İşte bu vahşeti de,
Bu vahşi batı yaptı.
Hatırlayın iç  savaştan,
Bir kaç ay önce Roma'da,
Libya Lideri Kaddafi'nin elini öpen bu küstah batının,
Sapık İtalyano başbakanı  HYPERLINK "http://www.hurriyet.com.tr/haberleri/italya-basbakani-silvio-berlusconi" Silvio Berlusconi 
bile kaddafiy'i  linç ettiren aktörlerdendir.
*
Bitmedi ve şimdi de,
Suriye'nin kan revan  halleri...
Biliyoruz;
Suriye'de Türkiye karşıtı bir yönetimi var.
Ama halkı Türkiye dostudur.
Önce Arap Baharı adı altında Suriye'nin de düşmanlarını içeriden ürettiler.
Sonra yüz binlerce masum insanı öldürdüler.
Yaşama şansını bulanları ise perişan ettiler.
Sadece Türkiye'ye 3 milyondan fazla mülteci sığındı.
Zararın Türkiye'ye ekonomik faturası şimdilik 33 milyar dolar.
Tabi şimdilik.
İleride yaşanacak sosyal problemler hariç.
*
Bitmedi,
Bitmiyor...
Şimdi zalimler güruhu İran'ı yutmaya hazırlanırken,
Olacak savaşın faturasını Suudilerin karşılamasını istiyorlar.
Bu arada Türkiye'ye de, "Sen lider devlet değilsin.
Çünkü güvenilir değilsin.
Güvenilir olmayan bu coğrafyada lider devlet olamaz."
Demeye getirmek için,
Kaşıkçı cinayetini Türkiye'ye taşımışlardır.
*
Bu arada Amerika'nın bölgede "lider devlet" olarak hazırladığı ülke,
Her şeye boyun eğen.
İrsal'i pek çok seven.
Filistin zulmüne susan Mısırdır.
*
Cinayet çok korkunç bir kayıtmış.
O korkunç kayıt, işlettiğiniz cinayeti yansıtıyor.
Yani korkunç olan cinayetten çok sizin alçak planlarınızdır.
Evet, çok lanet bir eylem.
Yapan Suudi Arabistan,
Yaptıran Amerika'dır.
İşte bunlara rağmen,
Güya suç ortağı da "Türkiye'dir" demeye getiriyorlar...
*
Bu arada bizler de içeride,
Tabiri caizse birbirimizi yiyerek,
Sürekli tansiyon yükseltiyoruz devamlı  ayrışıyoruz...
İşte bu halimizle  bilerek ya da bilmeyerek bunların o rezil planlarına ortam hazırlıyoruz,
Ayağımıza değil,
Ne yazık ki başımıza sıkıyoruz...

TEŞEKKÜRLER HOCAM!

Bu gün cuma öncesi Trabzon Çarşı Camisinde,
Sevgi / hoşgörü tatlı dil üzerine muhteşem bir vaaz dinledim.
İnanın çok mutlu oldum...
Çünkü özlediğim bir konuşmaydı.
Zira Hocamız,
"Kendini haşa  ilah sanan ve ilahlığını ilan eden Firavun'a 2 pegamber gönderir.
Ve o 2 Peygambere Firavunla güzel konuşun.
Onu doğru yola davet edin derken,
Bizler de çocuklarımıza,
Kusurları her ne olursa olsun güzel konuşalım.
Onları kazanmaya çalışalım.
Kaldı ki onlar Firavun gibi de ilahlık taslamıyorlar" şeklinde ,
Ailelere sabrı, hoşgörüyü ve ahlaklı olmayı tavsiye etmişlerdir.
Dedim ya çok mutlu oldum.
Teşekkürler Hocam!

KTÜ İŞLETME VE EKONOMİ KULÜBÜ

Bu gün sizlere özet olarak,
KTÜ İşletme ve Ekonomi Kulübünü anlatmak istiyorum.
Bu gençler önce yol yordam konusunda çok iyiler.
Çok güzel diyaloglar kuruyorlar.
Mesela gazetemize gelerek bize kendilerini anlatan,
Ceren Karadeniz ve Ali Aydın.
İkisi de son sınıf öğrencisi.
Gelirken de,
Bir yıl boyunca yaptıklarını anlatan bir bülten bir de,
Mozaik isimli ve her yönüyle iyi hazırlanmış kalınca bir kitapla gelmişler.
Neler yapmışlar neler..
*
Bu kulüb 20 yıllık bir geçmişe sahip.
Yaptıkları etkinlikler ve bu etkinliklerin büyüklüğü ile Türkiye'de
4. En büyük kulüpler.
Adeta bir şirket gibi çalışmaktadırlar.
Değişmez kuraları var.
Mesela  din ve siyaset işlerine alet olarak kullanılamaz.
Mesela işlerinde  duygusal yaklaşımlara izin verilmez.
Danışman hocaları tarafından denetlenirler.
Yapacakları  etkinlikler için Rektörlüklerinin  izni mutlaka alınır.
Yılda rutin 12 etkinlik gerçekleştirmektedirler.
Bunların "5'i zirve " denilen büyük etkinliklerdir.
Zirve etkinliklerine  alanında uzman kişileri ve üstat mevkiine gelmiş kimseleri davet etmektedirler.
*
Daha pek çok güzel şeyler anlattı bu güzel yürekli gençlerimiz.
Kent olarak maddi ve manevi destekçileri olmamız halinde çok daha büyük projelere imza atacaklarını yaptıkları çalışmalardan anlıyoruz.
Tebrikler genler...

SERGİ

Onur Emre Sarısoy 1. Fotoğraf sergisini 41 eserle açtı.
Sergisinde,
Trabzon meydan mevkiini,
EYOF Parkı ve
Botanik görsellerine yer verdi.
Sergide Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu,
Yaptığı esprilerle katılımcılara keyifli anlar yaşattı.
İlk sergisi olmasına rağmen,
Onur Emre Sarısoy  fotoğraf  dünyasına "Ben de varım" demiş oldu.
Tebrikler ve nice sergiler Onur.

FIKRA

Öğretmen sınıfta uyuyakalmıştı.
Uyanınca hatasını örtbas etmek için,
"Rüyalar ülkesinin kralıyla randevum vardı" dedi.
Ertesi gün uyuyakalan bir öğrenciyi sopayla uyandırıp:
- Sınıfta nasıl uyursun, diye bağırdı.
Öğrenci de kendini savundu:
- Benim de rüyalar ülkesi kralıyla randevum vardı.
Öğretmen, kralın ne dediğini sordu.
Öğrenci cevapladı:
- Kral, ben sizin öğretmeninizi dün hiç görmedim, dedi!..

ŞENOL GÜNEŞ'İN  VEFASI

Trabzon'un gururu  Şenol Güneş,
Önceki gün Trabzon Lisesi 71 mezunları buluşması için onca işinin arasında atlayıp Trabzon'a geldi.
Okul arkadaşlarıyla yaklaşık yarım asır öncesine gittiler...
Geçmişi yad ettiler/hasret giderdiler...
Hayat bu işte.
Zaman içerisinde,
Şenol Güneş olmuş
Arkadaşları
Ay,
Yıldız.
Bulut oldular ve tekrar buluştular...
Dedim ya onca uğraşına rağmen,
Şenol Güneş'in bu dostlar ve kader arkadaşlarıyla buluşmaya gelmesini takdirle karşılıyorum.
Zira vefalı insan hakiki insandır.