Evet bir gün ben parti kursam,
"Size, şu kadar yol yapacağım" diyemem.
*
Evet, yol yapacağım.
"Ama asla ve kata yolsuzluk yamayacağım. "
Diyebilirim.
*
"Kesinlikle Hak'tan ayrılmayacağım.
Dinin emirlerine ve ahlakın  esaslarına ters düşecek bir hadsizlik yapmayacağım.
Hukuktan da ayrılmayacağım."
Diyebilirim.
*
Evet, o koltuğa oturduğumda,
"Billahi de,
Tallahi de haksızı hak sahibi yapmayacağım"
Diyebilirim.
*
"Görevi ehline vereceğim.
Hatır gönül dinlemeyeceğim.
Diyebilirim...
*
Hak eden mutlaka hakkını alacak.
Okulda alacak.
Memuriyette alacak.
Makam/mevkide atamalarında alacak.
İş güç sahibi olurken alacak.
Diyebilirim.
*
Hatta,
"Hak ettiği ceza ise,
Vallahi de, billahi de,
Kişi neyim olursa olsun o cezayı alacaktır."
Diyebilirim.
*
Diyemez isem,
İşte bu büyük vebalin altına girmem,
Giremem.

ZARAB'A TECAVÜZ DAVASI

Hani bizim bir eniştemiz vardı ya,
Hani millisinden.
Yalısı bile vardı boğazda.
*
Hani, dediğine göre,
"Türk ekonomisinin yüzde 20'sini ben kotarıyorum."
*
Hani zamanın bazı Bakanlar bile sıra sıra önüne yatıyordu ya,
İşte o enişte Reza Zarrab aleyhinde,
Amerika'da Metropolitan Cezaevinde,
Kendisiyle aynı  koğuşu paylaşan,
Faozi  Jaber’e tecavüz etmiş.
Ve halen yargılanması devam ediyor...
*
Bu ahlaksız sapık.
Hatta sapık oğlu sapık.
Bu cinsel yavşak.
Babası yaşında  yaşlı ve hasta bir adama tecavüz edebilecek kadar iğrenç miş.
*
Ne diyelim;
Adam iyi ki gitmiş diyarlardan.
Gitmiş de biz de  kurtulduk yani.
Hatta önüne yatarım diyenler de kurtuldu...
Çok geçmiş olsun çook!

BUNCA OLAYDAN SONRA

Basında bir haber:
"Yıldırım sahada 4 futbolcuyu öldürdü!"
Şeklinde bir haber  okuduğumda,
Doğrusu mecazi de olsa o dört  futbolcunun Trabzonsporlu futbolcular olduğunu ve öldürenin de TFF’li Yıldırım olduğunu varsayalım bir an.
*
Sonra haberleri  detaylı okuyunca,
Muhterem  TFF Başkanımızın hafiften günahını aldığımı anladım.
Zira, ölüm gerçek.
Hatta  öldüren Yıldırım da gerçek.
Ama o Yıldırım  değil.
Bu bulutların elektriklediği yıldırım yapmış.
Ne yaparsın.
Bunca yaşanan linçlerden sonra,
Başımıza taş düşse,
Malum Yıldırım'dan sanıyoruz.

YAPMAYIN ALLAH AŞKINA!

Ak Partili eski bakanlardan İsmet Yılmaz,
Ak Parti Sivas Belediye Başkan adayına  Sivaslıları oy vermeye ikna itmek için bakın neler uydurmuş:  "Hilmi Bilgin’e desteğinizi bekliyorum.
İnanıyorum ki Hilmi Bey’e vereceğiniz destek,
Yarın ruzi mahşerde,
 Yine sizin berat belgelerinizden,
biri olacağını düşünüyorum" diyor.
*
Yani İsmet Bey diyor ki,
"Bu Ak Partili adayı destekleyin,
Öbür dünyada cennet-i alada köşkü kapın."
*
Şimdi sormak lazım,
Bay İsmet Bey!
Sen bu bilgiyi, bu ilhamı nereden aldın?
*
Başı sonu bir belediye seçimi.
İşi vardırdığın noktaya bak.
Yapmayın.
Allah'ı ve o kutsal değerleri bu ucuz  çıkarlarınıza alet etmeyin.
Eminim ki,
Allah bundan hoşnut olmaz.

BOZTEPE Mİ KALDI

CHP Ortahisar Belediye Başkan adayı Mehmet Salih Akyüz,
"Boztepe'yi korumalıyız" dedi.
Boztepe mi kaldı Sayın Akyüz.
Neyini koruyacağız bu saatten sonra?
Artık o dediğiniz yer,
Boztepe değil,
Beton Tepe olmuş ...

MUHALİFİM AMA HERŞEYE DEĞİL

Sinema sanatçısı Mehmet Aslantuğ,
kendisiyle yapılan bir söyleşide:
"Muhalif biriyim.
Sadece yanlışların muhalifiyim.
Dolayısıyla muhalif partili değilim, muhalifim!
Partizanlık üzerinden muhalefet benim işim değil.
Herhangi bir partiye tutunan iktidar arayışıyla doğrudan ya da dolaylı beklentim yoktur!
Bu ülkenin vatandaşı olan herhangi bir siyasal ya da ideolojik blokun, diğer bloku dökeceği bir denizi de yok!
Olmayacak da!
Denize dökülmesi gerekenleri birlikte döktük.
Hatırlatacağımız,
çözeceğimiz,
Hesap göreceğimiz ne varsa zemini hukuktur,
Seçimdir,
Sandıktır.
Yani demokrasidir. "
*
Bu konuşmasından ötürü sanatçı Aslantuğ'u tebrik ediyorum.
Doğrusu benzer ifadeleri ben de sık sık yaparım.
Dedim ki,
"Bir karikatürist olarak muhalifim.
Ama illa da iktidarlara muhalif değilim.
Seçimle gelmiş bir iktidarın nesine muhalif olunur ki?
Ancak iktidarların yanlışlarına muhalifim.
Hatta her türlü yanlışa muhalifim..."
*
Evet, gördüm ki,
Bakış açılarımız aynı noktadan,
Aynı fikri kapıya çıkıyor.
Bu arada Ahmet Hakan da Mehmet Aslantuğ için,
"Aynı ben" demesi de bir başka güzel yaklaşım.
İşte bu yaklaşımlar bizi biz yapar.
*
Zira bir tarafın yok edeceği,
Edebileceği bir öteki taraf yok.
Ve olmayacaktır.

SOYLU HAKLI

Bakan soylu,
"Metruk binalara dozeri vuracağız" dedi.
Evet, uyuşturucunun her türü metruk mekanları sever.
İzbe ve terk edilmiş,
Gözden uzak  ve karanlık yerlerde barınır bu bağımlılar.
Onun için bir an önce bu alanların temizlenmesi gerekmektedir.
*
Özellikle kentsel dönüşüm projesi ile terk edilen mekanlar,
Maalesef bu gibi amaçlara hizmet etmektedir.
Ne yazık ki,
Trabzon'da böyle yüzlerce dozer bekleyen mezbelelik halinde binalar mevcut.
Bir an önce gereği yapılmalı,
Zira bu durum fena halde şehri tehdit ediyor.
Süleyman Soylu haklı...

10 YIL GEÇTİ ARADAN

Dağcılar bu dağların gerçek sahibidirler.
Dağcılar yürekli doğa tutkunudurlar.
Dağcılar meşakkatlere dayanıklı sporculardır aynı zamanda...

Varmak için;
Yürümek ,
Aramak ve sormak için illa da yol ve mazeret aramazlar.
Çeker gider/çıkar gelirler  lüzumu halinde...
*
İşte bu dost İnsanlar,
Bundan 10 yıl önce, 
Üstünde yürüdükleri karların altında kalarak 10 şehit verdiler...
*
Acıları,
Trabzon'u,
Bölgeyi,
Ülkeyi sardı...
*
Hatta ben de bu aziz şehitlerimiz için,
Detak' Kulübünde bir sergi açmıştım.
Zigana'nın merhametsizliğini haykırmıştım çizgilerimle...
*
İşte ardan on yıl geçti.
Acıları unutulmadı,
Tam aksine,
Hasretleri kocaman bir anıt oldu.
*
Onlara Allahtan Rahmet diliyorum.
10. yılın ardından onları yad etmek için,
Ülkenin çeşitli yerlerinden gelerek bu beyaz acıları paylaşan dağcılara da,
Sağlıklı ve tehlikesiz bir spor yaşamı diliyorum...

FIKRA

TİP Genel Başkanı Behice Boran, Aşkale’de bir kahvehanede konuşma yapar.
Behice Boran:
 “Herkese eşitlik, ağalığa son” gibi şeylerden bahseder.
Bu sırada toplantıyı izleyen Mutahhar Ağa bağırır:
 “Hanım kızım, hanım kızım! Sen ağa, ben ağa. Ya bizim inekleri kim sağa”