Bir gazete haberinde Fatih Terim şöyle diyor: “Müfit’in karısı, insanlarda
İki beyin varsa Fatih’de dört beyin vardır.. “ilave ediyor: “Aklımdan belli olmuyor mu?”
İnsan beyninde zaten dört lob vardır. Konuşmacı daha bunu bilmiyor.
Primitif sinek beyinleri de dört lobludur. Acaba 4 loblu sinekler de insanlar kadar
akıllı mıdır? İkiye ayrılmış insan beyni de lob olarak değil hemisfer şeklinde ifade edilir.
Dünyada dört hemisferli insan tarif edilmemiştir. Yüzyılımızın dâhisi Einshtein bile dört
hemisferli değildi.

Türkiye’de nedense “çift beyinli, imparator, profesör, dahi deli” gibi yakıştırmalar
kolaycacık ifade ediliyor. İlköğretim mezunu olup da alimleşenlere çok rastlıyoruz.
Hatta orta Asya cumhuriyeti üniversitelerinden sempati yoluyla diploma alanlar, bu
sayede bürokrat olmaya çalışanlar profesörlüğünü ilan edenler, federasyon başkanı
olmak isteyenlere bile rastlıyoruz. Böyle insanlar önce bir IQ testinden, sonra da bilim
ve psikoloji testinden geçirilmelidir. Bilgi ve akıl olmadan çif beyinli alim olunmuyor.
Alimlik onların anladığı kadar ucuz bir nesne değildir; bilgelik ister, görgü ve hoşgörü
ister. İlköğretim mezunları alim ve imparator olabiliyor ise, üniversiter eğitime ne
lazım gelir ki! Bu anlayış, Hitler’in üniversite bitirmeden, çavuşluktan Alman Orduları
başkomutanı olması, imparatorluğunu ilan etmesi ile aynı paraleldedir. Atatürk layık
olduğu imparatorluk ünvanından hiç söz etmezken, kısa yoldan buna heveslenenleri
ormanlar kıralı aslana havale ediyorum.

“Müfit Hocanın karısı” şeklindeki ifade, “Müfit Hoca’nın eşi” veya” hanımı “sözcüğü ile
aynı anlamda değildir. Yoldan geçen bir hanımefendiye “karı” diye seslenirseniz hakaretten
mahkemeye gidersiniz. Hanımların sivil örgütleri Sn. Terim’in bu terminolojisini kabul
edebiliyorlar mı? Niçin tepki vermedilerini merak ediyorum. Bu sonuç gösteriyor ki
Türkiye’deki insanların yüzde doksanı Türkçeyi doğru konuşamıyor.
Zaten TV spikerlerinden anlaşılmıyor mu?

Hanzo davranışlar kültürümüze egemen olmuş. Basın yayın, TV, politika, spor, kültür,
üniversite hep aynı anlayışın kurbanı olmuş. Elit, erdemli vakur kişiler kenarda kalmış.
Ortalık kabzımallara kalmış! Hiç merak edilmesin; böyle naylon imparatorları bizim
halkımızı kendilerine milletvekili de seçerler. Biz de bu anlayıştaki imparatorların
yönetiminde sevgi dolu bir yaşam sürme hayaline kapılırız. Şayet ülkeye, böyle dört loplu
beyinlere sahip kişiler hakim olursa, diğer dört loplu beyinleri olan sinekler de dünyaya
egemen olabilirler.