Trabzon’un değerli sanatçısı Apolas Lermi ile sanat, Trabzonspor ve yaşanmışlıklar adına hoş bir sohbet gerçekleştirdik.
 
Kendisi bilindiği üzere başarılı bir söz yazarı, bestekâr ve Karadeniz’e değer katan bir sanatçı. Son zamanlarda kendisine sosyal medya üzerinden yapılan Pontusçu adı altındaki linç girişimlerinden bahsettik. Her ne kadar bu tür eylemler Trabzon halkını yansıtmasa da maalesef belli bir kesim bu fikir üzerinden yola çıkarak insanların milli duyguları ile oynayabiliyorlar. Kendisi daha Rumca bile bilmezken nasıl Pontusçu damgası yer ya da nasıl olabilir? Aynı zamanda Lermi, başarısına başarı katarak Trabzonspor Kulübünün Resmi 50. Yıl Marşı’nı hazırlayıp seslendirmiştir. Keyifli söyleşimizi siz okuyucularımız ile buluşturduk.
 
Her Şey İstanbul’a Göç Etmemizle Başladı
 
TAKA: Müzik hayatınız nasıl başladı?
 
APOLAS LERMİ: İstanbul’a göç ettikten sonra taşındığımız mahallede bir arkadaşım vardı ve bağlama kursuna gidiyordu. Ben de onunla birlikte bağlama kursuna gitmeye başladım. Bu şekilde bir başlangıç oldu fakat hızlı ilerledim. Daha sonra lisede okulun müzik grubu olduk. Orada gitar çalmaya başladım ve kültürel bilinç oluştukça bu durum gelişti. Bir kemençe aldım ve kemençe ile ilgilendim. Daha sonra elektrogitar gibi farklı enstrümanlarla da ilgilendim.
 
Herkesten Bir Şeyler Öğreniyorum
 
TAKA: O zamanlar örnek aldığınız bir sanatçı var mıydı?
 
APOLAS LERMİ: O dönemlerde birçok sanatçı büyüğümüzden çok şey aldım ve öğrendim. Hepsinin bazı yönlerini örnek aldım. Tamamıyla bir kişiyi bütün olarak örnek almadım. O dönemlerde en çok Efkan Şeşen dinliyordum. O da gitar çalıyordu ve çok güzel besteleri vardı. Hala benim için çok değerli birisidir.
 
Özgün Karadeniz Müziği Yapıyorum
 
TAKA: Hangi tarz müzik yapıyorsun denildiği zaman, yaptığınız müzik tarzını nasıl yorumluyorsunuz?
 
APOLAS LERMİ: Aslında insanlar bize, yani bana ve benim kuşağımdaki müzisyen arkadaşların yaptığı müziğe Karadeniz Müziği diyor ama aslında çoğumuz tam anlamıyla Karadeniz Müziği yapmıyoruz. Çünkü geleneksel müziğin üzerine kendimizden de bir şeyler katıyoruz. Bu nedenle ben kendi müziğimi Özgün Karadeniz Müziği olarak nitelendiriyorum. Karadeniz Müziği sadece Doğu Karadeniz Bölgesi’nden oluşmuyor. Karadeniz’e kıyısı olan ve Türkiye’ye dahil olmayan kuzey ve batı ülkeler var. Onların da gelenekler ve müzikleri var. Karadeniz geniş bir coğrafya olduğu için farklı dilleri ve kültürleri içerisinde barındırıyor. Ama biz Türkiye’nin doğu bölgesinde belli bir dilde ve tarzda müzik yapıyorsak buna Karadeniz Müziği diyebilir miyiz tartışmalıdır.
 
Ben Pontusçu Değilim
 
TAKA: Son zamanlarda size karşı bir karalama kampanyası başlatıldı. Bunun sebebinden biraz bahseder misiniz?
 
APOLAS LERMİ: Müzik camiasına girdiğimden beri birçok başarılarım oldu. Zor zamanlar geçirdim ama insanlar bizi sevdiler ve duygu dünyalarında bir yere koydular. Bizi seven insanlar çoğaldıkça, kıskanıp sevmeyenler de çoğaldı. Hakkımızda yalan haberler yapıldı ve sosyal medyanın etkisiyle bu haberler yayıldı. Bu tarz yalan haberler zaman zaman diğer sanatçı arkadaşlarımız için de yapılıyor. Örneğin Volkan Konak. Kendisini bugün hala sosyal medyada ve gazetelerde linç etmeye çalışıyorlar. Söylediği şeyler çarpıtılıp haber yapılıyor. Kötü niyetli bazı kesimler bizi halkın gözünden düşürmeye çalışıyorlar. Ama tabi bu haberlerin aslı yok. Bizim bütün müzik çalışmalarımız Kültür Bakanlığı’ndan onaylı bir şekilde yayınlanıyor. Yasalara uymayan ya da açıklayamayacağımız bir çalışmamız yoktur. Yani ben Pontusçu falan değilim.
 
Karadeniz Türkülerini Rumca Seslendirdim
 
APOLAS LERMİ: Bu saldırıların benimle ilgili olan kısmı şu; ben daha evvel Karadeniz Müziğinde çok fazla yapılmayan bir şeyi yaptım. Trabzon’da konuşulan ancak kaderine terkedilmiş bir dilde, Rumca Karadeniz türküleri seslendirdim. Tıpkı Lazca, Gürcüce, Hemşince, Çerkezce seslendirenler gibi. Bunu yörenin yetiştirdiği bir müzisyen olarak ve sanatçı sorumluluğuyla yaptım. Bir müzisyenin böyle şeylerle ilgilenmesi gayet normal. Rumca, benimle birlikte Türkiye’nin gündeminde farklı yerlere ulaştı ve bazı tartışmalar başladı. Çalışmalarımızı siyasi malzeme haline getirmek isteyenler oldu. Türkiye’nin kültürel zenginliğinden rahatsız olan bir kesim yalan haberler yaptı. Bizim yapmadığımız açıklamaları yapmışız gibi gösterdiler. Dediğim gibi bunların doğruluk payı yoktur. Ben ülkemizin kültür mirasına katkı sunuyorum.
 
50. Yıl Marşını Askerdeyken Yazdım
 
TAKA: Trabzonspor Kulübü ve taraftarı sizi çok seviyor. Hatta takımın Resmi 50. Yıl Marşını siz yaptınız. Trabzonspor hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?
 
APOLAS LERMİ: Trabzonspor’un Resmi 50. Yıl Marşını yapmak benim için büyük bir gurur ve başarı. Türkiye’de onlarca müzisyen içinden bu görevin bana verilmesi ayrı bir onur. Sözlerini askerdeyken yazdığım ve müziğini bestelediğim bir marş. Sevgili abim Turgay Şen’in desteğiyle kulübe sunduk ve beğenildi. Daha sonra Resmi marş olarak kabul ettiler. Trabzon halkına ve Trabzonspor camiasına hediyemizdir.
 
Trabzon’un Tek Yumruk Olmasını İstemiyorlar
 
APOLAS LERMİ: Bu başarıyı çekemeyen bazı siyasi çıkar grupları bu durumu da baltalamak için çeşitli haberler çıkardılar. Bence bunlar Trabzon adının büyüklüğünden korkuyorlar. Tek yumruk olmamızı istemiyorlar. Maalesef bazı Karadenizli sanatçılar (bence çoğu sanatçı değil tüccarlar) bu haberleri körüklüyorlar.
 
Mahkemeye Veriyoruz
 
APOLAS LERMİ: Biz yasa dışı bir şey yapmıyoruz. Ben vatanımı ve milletimi seviyorum. Bu ülkenin emniyet güçleri ve istihbaratı var. Yasadışı işlere karşı onların hepsi görevinin başındadır. Kimsenin kendini emniyetin ve istihbaratın yerine koyup bizim vatan sevgimizi sorgulama hakkı yoktur. Elbette müziğimizi herkes sevmek zorunda değil. Ancak insanlar bizi sevdiler ve ben Apolas Lermi olduysam bu insanlar sayesinde oldum. İnsanları yapmadıkları şeyler üzerinden suçlamak ya da hedef göstermek bir suçtur. Bize karşı bu suçu işleyenleri mahkemeye veriyoruz.
 
Trabzonspor’a Da Vuruldu
 
TAKA: Size vurulan Pontusçu damgasını neye bağlıyorsunuz?

APOLAS LERMİ: Bu sadece aslında bana yapılan bir suçlama değil. Mesela Trabzonspor her başarılı olduğunda rakip takım taraftarları ‘Pontusçular, Pontus Kulübü, pis Rumlar’ gibi söylemlerle Trabzon halkına ve Trabzonspor taraftarına bu şekilde saldırılarda bulunmuşlardır. Aynı şekilde ben de Trabzonlu ve Trabzonsporlu bir müzisyenim. Kulübümün ve şehrimin yanındayım. Belli bir kesim başarılarımızın önünü kesmek için bu tarz söylemlerde bulunuyorlar.
 
Bazı Yöneticileri Kandırıyorlar
 
APOLAS LERMİ: Bu olaylardan etkilenen bazı belediyeler ve organizatörler tepki almaktan korktukları için bize etkinliklere davet etmiyorlar. Bu durum bizi hem maddi hem de manevi anlamda etkiliyor. Bazı genç arkadaşlarımız araştırmadan bu tarz şeylere inanıyorlar ve bize sosyal medyadan küfür ediyorlar. Bu tarz saldırılarında çoğunu biz kayıt altına aldık. Dosyalayıp savcılığa sunduk.
 
Asıl Adım Abdurrahman Lermi
 
TAKA: İsminizin hikâyesini anlatır mısınız?
 
APOLAS LERMİ: Benim asıl adım Abdurrahman Lermi’dir. Abdurrahman dedemin adıdır. Bu isimle gurur duyuyorum. Bütün albümlerimde ve röportajlarımda bunu belirtiyorum. Bunu saklamak gibi bir düşüncem yok. Ancak Apolas da benim sahne adımdır. Sanatsal anlamda emeğimin, alın terimin adıdır. Buna saygı duyulması gerekir. Kelime yapısıyla Rumcayı anımsatıyor. Hem Rumca da olabilir; bu da suç değil ki. Çünkü Türkiye’deki diğer isimlerin çoğu Türkçe değil. Mesela bir insanın adının Arapça olması o insanın Arap olduğu anlamına gelmez. İnsanlar etnik kökenini kendileri seçmezler. Irkçılık tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır.
 
Yeni Albüm Kendi Tarzımda 2018’de
 
TAKA: Yeni projeleriniz ve albüm çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
 
APOLAS LERMİ: 3 tane albüm yaptım ve albümlerden sonra single şeklinde bazı çalışmalarım oldu. Şimdi 4.albümümüz için çalışmalara başladık. Yeni albüm 2018 yılında dinleyicilerimizle buluşturmayı düşünüyoruz. Yine kendi tarzımda bir albüm olacak. Tamamı Türkçe 13 şarkıdan oluşacak. Single çalışmalarında farklı tarzlarda çalışmalar yaptık. İnsanların beklentilerine cevap vermeye çalıştık. Bu albümde düet yapmayı düşünmüyorum ama belli de olmaz. Konserlerimiz yurtiçi ve yurtdışı şeklinde devam ediyor. Daha önce birçok sinema filminde, dizilerde ve belgesellerde müziklerim kullanıldı. Bu anlamda çalıştığım dizi film projem şu anlık yok. Böyle bir teklif gelirse tabi ki değerlendiririz.
 
Kendimi Şarkının Müziğine Bırakıyorum
 
TAKA: Rumca mı, Türkçe mi şarkı söylerken daha çok duygulanıyorsunuz?
 
APOLAS LERMİ: Aslında benim için şarkıların Türkçe veya Rumca olması fark etmiyor. Çünkü kendimi şarkıların müziğine bırakıyorum. İlk önce benim duygularımı belirleyen unsur şarkının müziği oluyor. Dil aslında ikinci planda kalıyor. Ama her dil müziğe farklı bir lezzet katıyor. Belki ilerde geleneksel tavırda İngilizce bir Karadeniz türküsü okuyabilirim. Biraz tepki alır belki ama bu düşünülebilir.
 
Her Şarkıda Bir Yaşanmışlık Vardır
 
TAKA: Yazdığınız şarkılarda bir yaşanmışlık var mıdır?
 
APOLAS LERMİ: Bundan önceki çalışmalarımda ve insanların bildiği şarkılarımın çoğunda bir yaşanmışlık var. Öyle olmazsa kalıcı ve samimi olmuyorlar zaten.  Mektup, Felek, Ağapo Se, Yağmur, Eski Yar gibi duygusal şarkılar öyle. Eski Yar aslında ilk albümde yayınlanan ‘Yağmur’ şarkısının devamı niteliğinde. Yine Seçim Zamanı, Tonton, Karadeniz yaşanmışlıkların ürünüdür.
 
Herkes Kendi Aşk Tanımını Yaşıyor
 
TAKA: Bir söz yazarı ve bestekâr olarak aşkın tanımını sizden alabilir miyiz?
 
APOLAS LERMİ: Bence herkes kendi tanımını oluşturur ve kendi tanımını yaşar. İnsanlar aşka kendileri anlam yüklerler. Kendileri bu yükledikleri anlamlarla hayal kırıklıkları yaşar ya da mutlu olurlar. Bütün bunlar insanların aşka kendi yükledikleri anlamlarla alakalıdır. Bu soru aslında herkesin kendisinin cevap verebileceği bir soru. Herkes için geçerli evrensel bir aşk tanımı yoktur. Bir insanın 15 yaşındaki aşkıyla 30 yaşındaki aşkı farklıdır.
Elif ÇELİK