Ortaokulda öğrenim gördüğü sırada dersleri dışında hayvanları otlatan Uzun, bu sırada, ağaç parçalarından, başkalarından üretimini gördüğü kemençeyi yapmaya karar verdi.
Derslerinden geri kalacağı düşüncesiyle babası karşı çıktığı Uzun, gizli bir şekilde bahçede keser, bıçak, testere gibi aletlerle kemençe yapmaya başladı.
Bir süre üretimini yaptığı kemençenin ardından ailesiyle Almanya'ya giden Uzun, yıllar sonra döndüğü memleketi Perşembe'de market açtı. 3 çocuk babası Uzun, çocuklarının evlenmesiyle işini bıraktı ve çocukluk hayali olan kemençe yapımına devam etti. Uzun 10 senedir evinde üretimini yaptığı kemençeleri akort ederken çalmasını da öğrendi.
Kiraz ve dut ağacından yaptığı kemençeler için şehir dışından da sipariş alan Uzun, kentte müzik aletleri satışı yapan iş yeri ile kendisini duyup evine gelenlere satış yapıyor.
Uzun, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çocukluk hayali olan kemençe üretimini gerçekleştirdiği için mutlu olduğunu söyledi.
Küçük yaşlarda gittiği düğünlerde gördüğü kemençeleri çok sevdiğini anlatan Uzun, o dönemlerde çevresinde kemençe üretimi yapan bir ustayı da dikkatlice izlediğini dile getirdi.
Uzun, okuduğu dönemde kendilerine ait hayvanları bahçede otlattığını belirterek, "Kemençe işine başladığımda 14 yaşındaydım. Hayvanları bahçeye götürüyordum. Kızılağaçtan kemençe yapmayı öğrendim. O zamanlarda çok verimli olmasa da üretim yapıyordum. Takım aletleri çok fazla yoktu. Ben de ne varsa testere, keser, bıçak yardımıyla bu şekilde başladım." dedi.
Babasının okulu aksattığı düşüncesiyle kendisine kızdığını aktaran Uzun, "O dönemde ortaokula gidiyordum. Bahçeye giderken de evde hangi aletler varsa yanımda götürüyordum. Kestiğim kızılağaçlarla kemençe yapmaya başladım. Babam bana kızıyordu, 'Okula gidiyorsun, okumuyorsun' diye söyleniyordu. Ben de ondan gizli bir şekilde bahçede kemençeyi yapıyordum. Çocukluk haliydi, gizli gizli yaptım." diye konuştu.
Bir kemençenin imalatını gördüğünü ifade eden Uzun, hep kemençe yapmaya önem verdiğini ama çalmaya aynı önemi göstermediğini belirtti.
Kemençenin akordunu ayarlarken çalmasını da öğrendiğini vurgulayan Uzun, kiraz ve dut ağacının yanı sıra fındık ağacı dalından da kemençe yaptığını anlattı.
İlerleyen yaşına rağmen kemençe yapımını severek sürdürdüğünü dile getiren Uzun, "Yaş oldu 70. Bu zamana kadar kemençe yapımını devam ettirdik. Kemençeyi üretmek bana zarar vermiyor, tam tersine bana zevk veriyor. Bir de yapımında her şey yolunda gidince daha zevkli oluyor." dedi.
Yaptığı kemençelerin hemen satıldığını kaydeden Uzun, kemençeye merakı olanın kendisini bulduğunu söyledi.
"Bu mesleği bırakabileceğim kimse yok"
El sanatlarının birçoğunun yok olmaya başladığına işaret eden Uzun, şöyle konuştu:
"Çocukluk dönemimde kemençe çok meşhurdu. Yine sevenler için meşhur bir çalgı aleti. Yeni bir kimse gelip de 'Ben de bunu öğreneyim' diye bir hevesi olması lazım ama hevesli gençler yok. Şimdiki müziklerde de hayat yok. Eski türküler güzeldi. Eski ihtiyar adamların ne türküleri vardı, dertli dertli. Benim de bu mesleği bırakabileceğim kimse yok. Benim uşaklarım da bu işe heves etmiyor. Şimdi teknoloji gelişti. Herkesin elinde bilgisayar, cep telefonu var ve gençler onlarla meşgul."
Uzun, hem süs hem de çalmak için yaptığı kemençelerin alıcısı bulunduğunu vurgulayarak, şehir içi ve şehir dışına 150 liradan satış yaptığını aktardı.
Editör: TE Bilisim
