Zamanımın Çoğunu Yazarak Geçiriyorum
 
TAKA: Öncelikle sizi okurlarınıza tanıtmak isteriz. Kısaca kendinizden bahseder misiniz?
NERMİN KILIÇMAN: 1970 Yılında Ankara’da doğdum. Eğitim hayatımı orada tamamladım. 3 çocuğum var. Bir süre İzmir’de yaşadım bir süre de İstanbul’da daha sonra buraya yerleştim. Yaklaşık sekiz on yıldır yazıyorum. Zamanımın çoğunu yazarak geçiriyorum.  Bu kitap benim dördüncü kitabımın.  Bir tane de sosyal sorumluluk projemiz vardı ona da bir hikaye göndermiştim.
 
İl Kitabımı 16 Yaşında Yazdım

 
TAKA: Yazmaya ilk olarak ne zaman başladınız?
 
NERMİN KILIÇMAN: Aslında ben çocukluğumdan beri yazıyorum. Sürekli günlük tutarım. Günlük tuttuğum için yazma alışkanlığım var zaten. 16 yaşında bir tane kitap denemem oldu. Sonra çok saçma gelmişti bana yırttım. Ama keşke yırtmasaydım ama onları yırttım sonradan. Çok saçma çok basit geldiği için bana. Sekiz, on yıl önce çocuklarım hikâyeni anlatsana anne demeye başladılar sonra bunları kitap haline getirelim bastıralım diye bir konu çıktı. İlk öyle başladım sonra yayın evi arama macerası ile yayın dünyasının içinde buldum kendimi.
 
Kitabı Yazabilmek İçin Çok Fazla Erkekle Konuştum

 
TAKA: Peki bu kitabın yazım sürecinde neler yaşadınız? Nasıl bir aşamadan geçtin?
 
NERMİN KILIÇMAN: ‘Erkekler Başka Sever’ iki cilt aslında. Bu ilk kitap. Bu kitabı ben yazabilmek için çok fazla erkekle konuştum. İnternet sitelerinden arkadaşlık sitelerine, oyun sitelerine kadar hepsine giriyordum yani. Orada erkeklerle sohbet ediyordum. Ortak bir hikaye ortak bir noktada buluşmak gerekiyordu. İçinde bazı hikayeler var o hikayeler gerçek. Erkelerin hoşlarına gidiyor aslında. İlginç geliyor. Bir kitaba konu olmak çok hoşlarına gidiyor. Hiç kötü tepki veren olmadı. Zaten öyle kimsenin izin almadan hikâyesini falan yazmam. İzin alabildiklerimin hikâyesi var. İçinde 4-5 tane hikâye var. Bunların 4’ü gerçek bir tanesi benim kurguladığım hikaye.
 
Erkeklere Yönelik Bir Kitap Oldu
 
TAKA: Kitabınızda neyi anlatmak istediniz. Erkelere yönelik mi yoksa kadınlara yönelik mi bir kitap oldu?
 
NERMİN KILIÇMAN: Aslında erkekler sevdiklerini gösteremiyorlar. Severler mi yoksa gösteremezler mi bilmiyorum. Aslında erkek okuyucuya ithaf ederek kitabı yazdım. Erkek dilinden anlatıyor. Romanın baş kahramanı bir erkek onun ağzından dinliyoruz hikayeyi. Sevebildiklerini göstermeye çalıştım kendimce. Yavaş yavaş tepkiler gelemeye başladı. Okuyanlar yavaş yavaş dile getirmeye başladı düşüncelerini. Şuana kadar olumsuz bir eleştiri almadım gayet güzel olduğunu çok akıcı olduğunu söylüyorlar. İçinde ki hikâyeleri çok beğendiklerini ifade ettiler. Hikâyelerden kendilerine bir şeyler bulduklarını söylediler. Benim amacım aslında erkek okuyucu kitlesini artırmak. O amaçla bu kitap yazılmış. İnşallah öylede olur.
 
Çok Güzel Tepkiler Geliyor
 
Hatta bir arkadaşımın eşinin eline geçmiş önce ben okuyacağım demiş. O çok beğenmiş yani. Diyor ki elimde onlarca kitap var eline hiçbir tanesine sürmedi ama bunun ismi dikkatini çekti. İsmi dikkatini çekiyor insanların o yüzden okumak istemiş ve çok beğenmiş. Çok güzel tepkiler geliyor. Arkadaşlarım kitabı yazarken erkekler ne bilir sevmeyi dediler. Şairlerin hepsi erkek.  Demek ki aslında sevebiliyorlar ama gösteremiyorlar. Aslında kitapta tam olarak anlatılmak istenen bu değil. Hikâyelerde o anlatılıyor ama kitabın ana kahramanı Akın çok uçarı bir tip aşka inanmayan bir tip.
 
Yayın Evleri Konusunda Bazen Sıkıntı Yaşıyoruz

 
TAKA: Önümüzde ki süreçte başka projeleriniz var mı? Birde yayın evleri ile yaşadığınız süreci anlatır mısınız?
 
NERMİN KILIÇMAN:  Bunun ikincisi var. Son bir tane yazdım onu bitirdim o dinlenme ve demlenme aşamasında. İlkinin durumuna göre ikincisinin çıkıp çıkmayacağına karar vereceğiz. Yayın evleri konusunda sıkıntı yaşıyoruz. Bu benim dördüncü kitabımın dördüncü yayın evim. Her kitabım da değişmek zorunda kalıyorum. Çünkü anlaşmazlık yaşıyoruz. Mesela ilkinde benim tecrübesizliğime denk geldi. Sonrasında ben çok sıkıntısını çektim. İlk kitabını nerden çıktı diyorlardı Sokak Kitapları’ndan deyince o zaman biz sizin kitaplarınızı kolay kolay bir yere sokamayız sizinle çalışmak istemiyoruz diyorlardı. Yayın evi bulmakta çok zorlandım. Sonra ikinci kitabım için yayın evi aramaya başladım. Onlarla gayet iyiydi onlar kitabın satışını da yaptı. Güzel de sattılar onlarla da bir tane sosyal sorumluluk projesi yüzünden ters düştük. Başka bir kitap için yazı yazmamı istemediler. Onlarla da o yüzden ayrılmak zorunda kaldım sonra üçüncü yayın evimi buldum ve Asya’yı çıkardım. Asya benim en çok güvendiğim kitabımdı. Çünkü bir buçuk yıl araştırma yaptım. Lösemiden, Kan kanserinden, öğretmenlerden ve birçok şeyden bahsediliyor bundan dolayı araştırma yapmak zorunda kaldım. Ama yayın evi Ankara’da idi Ankara’nın dışına çıkamadı. Benim için büyük bir hayal kırıklığı oldu. Bu kitabım çok yeni bakalım ne olur.
 
Bol Bol Kitap Okumalıyız

 
TAKA: Okuyucularınıza bir mesajınız var mı? Ne söylemek istersiniz?
 
NERMİN KILIÇMAN: Bol bol okusunlar herkes okusun. Mesele bir yarışma programı izliyoruz. Orada ki yarışmacı birinci olsun diye SMS gönderiyoruz. Tanesi 2 lira bunların. Bir kitap ta 15-20 lira. Ya da kahveye gidip orada saatler geçireceğimize günde 10-15 sayfa kitap okuyabiliriz. Kitap okumak için okuyamıyorum benim vaktim yok bahanesi bana çok uydurma bir bahane geliyor. Çünkü insanın çok zamanı oluyor.
SONAY ÇALUK
 
Editör: TE Bilisim