Her seçimin bir hikâyesi vardır... Sadece Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimleri değil. Bu seçim, aynı zamanda bir referandumdur..

Akif Bey’e Bakanlık Yakışır

1950’lı yıllarında CHP’ nin meşhur Genel Sekreteri Kasım Gülek’e, muhalifleri ” Sünnetsiz”  demişlerdi.

Hazır cevaplılığı ile tanınan, Gülek ise  “Eşleriniz ne kadar dedikoducu” diye cevap vermişti.

FETÖ’cülerin en sevdiği eylemdir bel altına inmek. Bayılırlar bel altına inmeyi. Bunun için sağa sola kamera yerleştirirler. Kaset biriktirirler. Kayıt alırlar. Buradan yürürler. Seçimin bununla kazanılacağına inanırlar.

FETÖ’nün bu kalleş yöntemlerinin denendiği geçmiş seçimlerin sonuçlarını şöyle bir inceleyin. Sinsiliğin, bel altına çalışmanın, kalleşliğin, şirretliğin seçimde hiçbir işe yaramadığını göreceksiniz.Kasetler..Şantajlar..İftiralar. Komplolar..

Akif Bey… Tam 15 yıl önce. Büyük bir ihale yolsuzluğunu, Parlamento zeminine taşımıştı. Bu ahlak yoksunu ekip ,hemen kalleşliklere operasyon   çekmeye çalışmışlardı. Seçmen "polemiği sever."Ama "bel altıyı sevmez. “Seçmen "kavgayı seyreder. "Ama kalleşlere "aferin" demez.

Önce “Kasetle tuzak kurdular” , başaramadılar. Sonra “ montaj yapıp, servis ettiler”, inandıramadılar. Ardından” Çamur attılar ” becermediler. Bu ahlak yoksunları, yine işbaşındalar..

Seçim yaklaşıyor "Gerilim" şimdiden böylesine tırmandırılırsa... Yarın "belden aşağı siyaset tavan yapar."

*

CHP İstanbul milletvekili Akif Hamzaçebi,2000 yılından beri yeteneklerini, insani ve siyasi etkinliklerini derinliğine tanıma fırsatı bulduğum bir olgun ve yüksek değerli siyasi şahsiyettir.  

Trabzon  ve Türkiye sevdalısıdır.. Bürokrasinin en önemli kademelerinde görev yaptı. Devleti yakından tanıyor ve biliyor, Trabzon ve İstanbul Milletvekili olarak parlamentoya tecrübe ve birikimlerini aktarıyor. Siyasal derinliği yüksek olan bir parlamenter..

CHP Grup Başkanvekili olarak, TBMM’de denge görevini yürüttü, başarılara imza attı. Kavgacı değil, uzlaşmacı kimliği ile ön plana çıktı.

Meclis Başkanvekili olarak, TBMM’nin onurunu her daim korudu. CHP Genel Sekreteri olarak, partide “ikinci adam” saygınlığını zirveye çıkardı.

İstanbul milletvekili; Hamzaçebi, bu bakımdan önemli bir isimdi. Önemli başarılara imza attı. Millet ittifakının Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu’na gönülden bağlıdır.. Ayrıca geçmişten gelen hem dostlukları, hem de  “maliye ekibi” olarak 40 yıllık birliktelikleri, vardır...

Akif Bey sadece CHP’ de değil, Türkiye’nin takdirini topladı. Devlet ve Siyaset adamı olarak, bu başarılarını bu makamda da gösterdi, çok başarılı bir devlet adamı profilini çiziyor. Karadeniz’de markadır. İstanbul’da Karadenizlileri temsil eden, az bulunur değerdir.

Akif beyin uğradığı, gittiği yerlerde, yer yerinden oynuyor. Hamzaçebi, dengedir, itibardır, saygıdır, uzlaşmadır. Türkiye’dir, bir anlamda. Böylesi önemli devlet ve siyaset adamlarımızın nesli tükeniyor Türkiye’de..

Hamzaçebi, çalışkan, mütevazı yaşantısı, Türk ekonomisini iyi bilen, saygılı, ölçülü, siyasete seviye getiren, diploması, nazik dil kullanan, eleştirilerini incitmeden yapabilen, siyasette kalitenin ve bilginin adresidir.

Olayların yorumlanmasında makul olmanın disiplinini kullanır. Ve o makul noktanın önemine işaret eden tasnif ve tarif mahareti ekler.

Siyasetteki üstün akıl kullanma yeteneği, bu iki meziyeti mezceden isabetten kaynaklanır Karadeniz’in önemli isimlerindendir. Kişiliğinin olgunlaşmasında kırk yıllık dürüst ve hakşinas bir siyasi mesleğinin gururlu tablosunu getiriyordu.

Hamzaçebi’yi; devletteki tüm görevlerinde; yakından tanıdığımız, aile yapısını bildiğimiz, yüksek niteliklere sahip, donanımlı, Karadeniz’in tüm özelliklerini bünyesinde toplamış; Türkiye’de, iz bırakan bir siyasetçidir.

 Bürokrasi ve siyasette, adı hiçbir şaibeye karışmamış, itibar gören danışılan, her görüştekilere; saygı uyandıran güzel özelliklere sahiptir.

Hamzaçebi, çalışkan, mütevazı yaşantısı, Türk ekonomisini iyi bilen, saygılı, ölçülü, siyasete seviye getiren, diploması, nazik dil kullanan, eleştirilerini incitmeden yapabilen, siyasette kalitenin ve bilginin adresidir.

Siyasi entrikalara bulaşmayan, siyasi gelecek uğruna ‘çamur at izi kalsın’ anlayışından uzak duran, ucuz politikaların peşinden koşmayan, doğruya doğru, yanlışa yanlış diyebilen  her  görevi başarıyla yürüten, doğrucu Davut’tur.

Türkiye, böyle devlet ve siyaset adamlarımızın sayesinde çağdaş medeniyet seviyesine ulaşır. Ne yazık ki böylesi siyasal derinlikleri yüksek olan, devlet adamlarımızın sayıları her gün azalıyor..

Böylesine bir değere, önümüzdeki süreçte yakışacak en önemli görev TBMM başkanlığı idi. Milletvekili aday gösterilmediği için Türkiye bu şansı kaçırmış oldu... Karadenizliler başta olmak üzere, Türkiye ; Akif Bey’i, bakan olarak görmek istiyor…