Aralarında Yılmaz Güneyin eşi Fatoş Güney, Sürü filminde rol alan Levent İnanır, Kurtlar Vadisinin Zülfikar Ağası Halil İbrahim Kalaycıoğlu ve Sabah Gazetesi yazarı Ferhat Ünlünün bulunduğu grup, Kaymakam Musa Aydemir ve Belediye Başkanı Tayyar Özcan tarafından karşılandı.

İlçe Kaymakamı Musa Aydemir, ziyaretten duyduğu memnuniyeti ifade ederek, Pervari ilçesinin devlet-millet kucaklaşmasının yaşandığı huzur dolu şirin bir ilçe olduğunu belirterek, eğitim, sanat, kültür projelerine büyük bir önem verdiklerini belitti.

Belediye Başkanı Tayyar Özcan da ilçenin büyük bir değişim-dönüşüm yaşadığını, ilçenin tanıtımı açısından bu tür kültür sanat etkinliklerine her zaman destek vermeye hazır olduklarını söyledi.
Özcan, ilçenin terörle değil, kültürle, sanatla, edebiyatla anılması için büyük bir çaba harcadıklarını sözlerine ekledi.

Kaymakam Aydemir ve Başkan Özcan Fatoş Güney ve Levent İnanır’a plaket takdim ettiler.
Sanatçılar daha sonra filmin bir sahnesinde kullanılan Çınaraltına geçti. Burada filmde rol alan sanatçı Levent İnanır ile Pervarili Galip Eren filmle ilgili anılarını anlattılar.

Yılmaz Güneyin eşi Fatoş Güney, 41 yıl sonra Sürü Filminin çektiği mekânı gezmekten mutluluk duyduğunu belirterek “Sürü filmi dünyadauluslararası 10 ödül almış bir filmdir. Fakat Türkiye de yeteri kadar gösterilemedi. Umarım bu etkinlik Yılmaz Güneyin filmlerinin televizyonlarda gösterilmesini sağlar.” dedi.

Heyet daha sonra İlçe Emniyet Müdürlüğü ve İlçe Jandarma komutanlığını ziyaret ettiler.
Sanatçılar Pervariyi çok beğendiklerini ve çok güzel bir doğa ile çok sıcak insanlara sahip olduğunu belirterek kendilerine gösterilen mükemmel ev sahipliğinden dolayı teşekkür ettiler.

Sanatçılar adına konuşan Halil İbrahim Kalaycıoğlu “Pervari çok güzel bir ilçe. Hepimiz çok beğendik. Güzel bir doğası ve sıcak insanları var. Ancak yolu çok kötü. Bu yolun bir an önce yapılması gerekiyor. Sayın Cumhurbaşkanımız mutlaka bu konuda hassasiyet gösterecektir.” Dedi.
Sanatçı grubu Kaymakam Aydemir ve Başkan Özcan tarafından uğurlandı.
Mehmet Şükrü Uras
Editör: TE Bilisim