Trabzonspor, 2-2’nin rövanşında rahat geçeceği turu son bölümlerde adeta sıkıntıya soktu.
Sparta Prag deplasmanında oyun anlamında keyif vermeyen Trabzonspor dün çok daha farklı bir görüntü verdi.
Özellikle 40 bini aşkın taraftarının desteği ile rakibi baskı altına aldı.
Sörloth ile Ekuban’ın çift forvet olarak görev yapması Sparta Prag savunmasının dengesini bozdu.
Ancak Trabzonspor orta sahada bir eksik oynayınca Sosa ile Abdülkadir Parmak’a çok daha fazla iş düştü.
Ekuban zaman zaman bu ikiliye destek olmaya çalışınca kaleden uzaklaştı.
Beklenen gol 11.dakikada Sosa’nın asistinde Sörloth’tan geldi.
Cardozo’dan sonra pivot forvet sıkıntısı yaşayan Fırtına, bu sorunu Sörloth ile çözmüşe benziyor.
İkinci maçında ikinci golünü kaydetti.
Biraz daha güçlendiğinde takıma çok faydası olacağı kanaatindeyim.
Sosa, ilk maça oranla çok daha etkiliydi.
Maestro gibi takımı yönetti. Sörloth’a yaptığı asist usta işiydi.
Yusuf Yazıcı’nın gidişinin Trabzonspor’u olumsuz etkilediği aşikar.
Teknik direktör Ünal Karaman, Yusuf’un rolünü üstlenecek yeni bir lider arayışında.
Abdülkadir Ömür bu anlamda ön plana çıkıyor.
Genç oyuncu dün akşam çok çalıştı. Belki gol atamadı ama Messi’den kesitler sundu.
Abdülkadir Ömür’ün 22.dakikada vurduğu kafa vuruşunu kaleci Nita tam köşeden çıkardı.
90.dakikada da kaleci Nita, Abdülkadir Ömür’e gol izni vermedi.
78.dakikada rakibin beraberlik golü gelince tribünlerden tedirginlik sesleri yükselmeye başladı.
Oyuncularda da yorgunluk belirtileri vardı.
Müsabakanın son dakikaları çılgınca geçti!
İnanılmaz bir heyecan yaşandı.
Uzatma bölümlerinde 3 net pozisyonun yanı sıra bir de Nwakaeme penaltı kaçırdı.
Nwakaeme, penaltı kaçırmasına rağmen son bölümde sihirbaz gibiydi.
Sparta Prag savunmasının adeta aklını aldı!
Taraftarların yüreklerinin ağza geldiği anlarda Novak sahneye çıktı.
90+7.dakikada gelişen kontrada takımını 2-1 öne geçiren Novak, herkesin yüreğine adeta su serpti.
Dediğim gibi Trabzonspor kolayı zora çevirdi ama turu sonuna kadar hak etti.
Tribünleri dolduran taraftarlar da muhteşemdi.