Sevgili okurlar,
Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarının halk nezlinde en fazla itibaren gören 3 önemli başlığı vardı.
Bunlardan birincisi Sağlık Hizmetleri idi.
Diğeri TOKİ yatırımları ve insanlara sunulan sıcak yuvalar.
Bir diğeri de yapılan duble yollar, Karayolları.
Bu üç önemli yatırımların ana gövdesinde de Trabzonlular vardı.
Karayolları Genel Müdürlüğünde Cahit Turhan,
TOKİ Başkanlığında Erdoğan Bayraktar.
Sağlıkta, Müsteşar Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, Müsteşar Yardımcısı ve sonraki Müsteşar Prof. Dr. Nihat Tosun ve Sağlık Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Cevdet Erdöl.
Hem devasa hastaneler bu dönemde yapıldı, hem de vatandaşlara üniversite hastanelerinin kapıları açıldı.
Yine bir kimlikte herkes istediği hastaneden sağlık hizmeti alabildi.
Zaman içinde özel hastaneler açılmaya başlandı.
Öyle hastaneler açıldı ki 5 yıldızlı otel ayarında.
Bu özel hastaneler devletin elindeki en kaliteli hekimleri aldılar.
Ve sonrasında vatandaşlar da bu hastanelere akın etti.
Özel hastanelerin SGK’ya kestiği faturalar kabardı.
Ve altından çıkılamaz hale geldi.
Türkiye’nin en büyük açığı sağlık hizmetinde oldu.
Şimdi AK Parti iktidarını yıllarca ayakta tutan sağlık hizmetinde sıkıntı yaşanmaya başlandı.
Üniversite hastaneleri piyasaya ödeme zorluğuna düştü.
Bir yıl sonralara ödemeler attılar.
Yine birkaç ay önce Üniversite hastanelerine mal verenlerle pazarlık yapıldı.
Herkes yüzde 10 indirim yapıp parasını alabildi.
Üniversite hastaneleri ve Devlet hastanelerinde sıkıntı farklı bir boyuta evrilmiş.
Örneğin Tıp Fakültesinde hemşirelerin eldivenleri bile hasta sahiplerine aldırılmış.
Yine Ahi Evren’de kalp hastanesinde ithal bazı cihazlar hasta yakınlarına aldırılmak için teklif götürülüyor.
Ve bazı medikal firmaları da mal vermemeye başlıyor.
Türkiye zor bir süreçten geçiyor. Doğru herkesin fedakarlık yapması gerek.
Burada, en büyük maliyet Özel hastanelerden geliyor.
Özel hastanelere giden vatandaşların devlet hastanelerinde alabileceği sağlık hizmetini özelden  almaması  uygulamasına geçilebilir.
Belli tasarruflar yapılabilir.
KTÜ’de ameliyata giren hekimlerin aldığı döner ücretleri kesilmiş.
Bu uygulama doğru bir uygulamadır.
Bir hekimin maaşının  aylık 20 bin TL olması kabul edilebilir de 50 bin TL aylık maaş alanlara sınırlama doğrudur.
Son olarak söyleyeceğim şu,
Sağlık önemli ve bu sağlık hizmetinin sürdürülebilir olması için hasta ve hasta yakınlarının sorumlu davanması şarttır.
Aksine sistem çöker.
O zaman hepimiz altında kalırız.
Bir de Ağustos ortasından beri kemer sıkma var.
Yani sıkı para politikası.
Sağlığa da bir can suyu verilmeli.