Geçtiğimiz hafta alınan Beşiktaş galibiyeti Abdullah Avcı’yı alanında zirveye taşıdı.

Onun dönemiyle birlikte ligde en çok puan toplayan takım Trabzonspor oldu.

O gelmeden önce vasat altı denilen futbolcular bugün makinenin önemli parçaları oldu. Piyasa değerleri arttı.

Süper Kupa zaferi ve ardından formda lider Beşiktaş’ı devirmek camiaya baharı getirdi. Ligin seyrini değiştirdi.  Avcı’yla başlangıç ve gelinen nokta arasında orta çağ ile yeni çağ kadar fark var.

Ara transfer döneminde takım kalitesini arttıran takviyeler yapıldı.

İhtiyaç noktasında 5-6 oyuncu gereksinimi vardı ancak fayda sağlama ihtimali oldukça yüksek olan 3 nokta transfer yapıldı.

Trabzonspor tarihinin en iyi kadrolarına sahip olduğu dönemlerde bile kadrosunun belli noktalarında zaafiyetler yaşamıştır. Kaleci iyiyse stoper iyi değil, stoperi iyiyse forveti iyi olmuyordu. Önümüzdeki dönemde maçlarda zaafiyet yaşanacaksa bek bölgelerinde yaşanır. Serkan Asan ya Trabzonspor’un vazgeçilemezi olur. Ya da vazgeçtiği ilk isim olur. Takımda hata yapma kredisi en az olan isim Serkan Asan. Hata yapma kredisi herkes gibi olmalı.

Marlon’un saha içi ve saha dışı enerjisi çok iyi, çalışkan ve iyi niyetli. Zaman zaman aksadığı ve yerini kaybettiği anlar oluyor.

Takım oyunu ve bireysel performanslar gelişiyor. Trabzonspor’un marka değeri yeniden yükseliyor. Camia içinde barış, bütünlük sağlanmaya devam ediyor. Kasketliler güçlü dönüyor.

Avcı camianın değerlilerini her fırsatta sahipleniyor. Saha dışında duygularıyla hareket ediyor. Saha içinde bildiği doğrularla hareket ediyor. Kullandığı cümleler ve dil inanılmaz değerli.

Avcı’yı iyi giderken değil! puan ve maç kaybettiğinde de desteklemek, yanında olduğunu hissettirmek gerek. Bu dönemlerde yaşanacaklar kırılma noktası olur. Hatalı tercihlerde yapacaktır. Sistemine güvenmek, ona fazlasıyla inanmak gerek. Başarı gelecekse Avcı’yla gelecek.