Rizespor, evdeki hesabı çarşıya, çarşıdaki hesabını eve bir türlü uyduramıyor.

Hesap uymayınca da maç kazanamıyor.

Böyle bir görüntüsüyle de maç kazanması mucizelere kalmış.

Teknik direktör Hamza Hamzaoğlu’nun bir oyun sistemi, oyun düzeni, oyun anlayışı yok.

Takım adeta doğaçlama oynuyor.

Bunlar olmadığı gibi rakibi analiz de yok.

Olmayınca da sonuç bu oluyor.

Hamza hoca hep mazeretler üretiyor ama çare bulamıyor.

Hiçbir takım sürprizler, buluşlar ve mucizelerle bir yere gelmemiştir.

Hamza hoca da haftalardır sürpriz peşinde koşuyor

Takım defansta, orta sahada ve forvette de sıkıntılı.

Bu sıkıntıları çözmek zorunda olan teknik kadro da çözüm yerine sıkıntı yaratıyor.

Ligin ilk yarısında kendi sahasında seri galibiyetler alan bir takım, ikinci yarıda  bunca transferlerle birlikte maç kazanamamasının nedeni elbette ki bir oyun anlayışının olmamasından kaynaklanıyor.

Yeni transferlerden Yusuf Sarı ve Fernandes her şeylerini ortaya koyarak oynadılar.

Ama onlara ayak uyduran oyuncu yoktu sahada.

Yusuf ve Fernandes ile birkaç isim dışında mağlubiyete isyan eden oyuncu yok.

Bu haliyle de skoru değiştirme ihtimali kalmadı.

Hocanın yaptığı hamleler de sonuçsuz kaldı.

Hamza hoca hep formsuz oyuncularda ısrar etti.

Adana Demir maçında taraftarlar Alper Potuk’u ıslıkladı dün de Erik Sabo’yu.

Formsuz oyunculara bu kadar şans verirsen olacağı da buydu.

Elbette taraftarın maç oynanırken aleyhte tezahürat yapması oyuncuların gardını düşürüyor.

Bu olmamalıydı ama taraftarın gördüğünü belli ki göremeyen bir teknik kadro var.

Teknik olarak hata üstüne hata, yanlış üzerine yanlış yaparsan olacağı budur.

Olanın da sonucuna katlanılır.

Rizepor bu mağlubiyetle oldukça sıkıntılı bir sürece girdi.

Bundan sonra nelerin değişeceği bilinmez ama acilen radikal kararların alınması şart.

Hani bu ne olduğu anlaşılamayan futbolla bundan öteye gitmek oldukça zor olur.

Yine de ligde 12 hafta var. Kalan bu haftalarda her şey olabilir.

Ama takımın da kendini toparlaması gerekiyor.

Maçın hakemine gelince;

İdare etmeye çalıştı, yanlış kararlar da verdi.

Maçın ilk yarısında Fernandes’in ceza sahasında basılması penaltıydı. Ancak VAR’a bile gidilmedi.

Rizespor’un aleyhine hakem hataları olanca hızıyla yapılmaya devam ediyor.

Bunun önüne de geçilemiyor.

Koca bir şehrin kaderiyle oynamak böyle kolay olmamalı.

Şimdi kalan süreçte teknik kadro ve futbolcuların da şapkalarını önlerine koyup düşünmeleri gerekiyor.

Forması için savaşmayan futbolcu görmek istemiyoruz.