2009 yılında bizzat dönemin Başbakanı ve bugünün Devlet Başkanı Tayyip Erdoğan tarafından Trabzon Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak gösterilen Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu yine Atom karınca lakabını da Erdoğan’dan almıştı. Şimdi Gümrükçüoğlu ikinci dönemini de tamamlamak üzere. Trabzon’da yapılan ve yapılamayanlarla ilgili sohbet teklifim vardı. Bu teklifime cevap buldum ve Arsin’in hemen doğusunda güzel bir restorantta akşam saatlerinde başladığımız sohbet gece yarısını da geçti ve bitmedi.
Atom karıncada öyle bir enerji var ki.. Kısa süre önce Trabzon siyasetinde yaşanan tartışmaların ardından rahatlaması ve görevine dört elle sarılmasını da görüyoruz. Akabinde Botanik parkın açılışını gerçekleştirmesi. İşte tüm hizmetlerini konuştuk ve özetini yaptık:
Kaynak Sıkıntısını Mazeret Görmedik
Trabzon Belediye Başkanlığı gibi bir onurlu görevi bana nasip ettiği için evvela Allaha Hamd ediyorum. Tabi beni bu göreve layık gören Sayın Cumhurbaşkanımıza da teşekkür ediyorum. Bu görevi seçerek tevdi eden vefakar Trabzon halkına şükranlarımı sunuyorum.
Üzüldüğüm şu ki, Ekonomik girdilerimiz yeterli olsaydı, Hatta her fırsatta örnek gösteriyorum Erzurum bizimle aynı nüfusa sahip olmasına rağmen Büyükşehir Belediye olarak Erzurum 5 yılda Trabzon'dan yaklaşık 1 milyar lira fazla para almıştır.
Biz de o paraları alabilseydik Trabzon bu gün çok daha muhteşem olacaktı.
Biz Erzurum ilimizin aldığına karşı değiliz. Bizim ilimizin hak ettiğini alamadığını söylüyoruz. Bu adaletsiz maliye payı dağıtımının giderilmesi için büyük çabalar harcadım. Ama belirtmeliyim ki beklediğim desteği göremedim. Eski Başbakan Sayın Davutoğlu ile görüştüm ama olmadı.
Ardından sanırım 2017 yılıydı Antalya'da Eski ve son Başbakan Sayın Binali Bey ile hazırlıklarımızı yapmış bir şekilde görüştüm. "Düzeltiriz" ifadelerine rağmen yine de halledilemedi. Oysa bu söz konusu emsallerimizin aldığı ama bizim bir türlü alamadığımız o bir milyar lira Trabzon'a çok mesafe aldırırdı.
Kaldı ki Erzurum yol ağı bakımından Trabzon'un 3'de biri kadardır.
Evet, Erzurum'un 7 bin km. Trabzon'un ise, 21 bin km yol ağı vardır. Ortalama bir kilometrelik yolun 150- 200 bin liralık maliyeti vardır.
Bu yolların yapımı bir tarafa, bunların bakım giderleri de hayli yüksektir.
Ne yazık ki bu çarpıklık hala devam etmektedir. Bu sorunun giderilmesi için her makama gittim. Giderim de. Ancak bu konudaki düzensizliklerin yapılacak yasal değişikliklerle seçim sonrası kesinlikle çözüleceğini ve Trabzon'umuzun bundan hakkıyla çıkacağını düşünmekteyim.
Trabzon Her Güzelliği Hak Ediyor
Trabzon herhangi bir şehir değildir. Fatihin İstanbul'dan sonra fethettiği bir şehirdir. Trabzon insanı da bu gururu hassasiyetle taşır. Zira Trabzon hakkını aramada, gelişmişlikte, mütevazi olamaz. Trabzon insanı, Ülkesini canı pahasına seven; şehitlerin, gazilerin Evliyaların ve son olarak da genç şehidimiz Eren Bülbül'lerin şehridir. Trabzon insanı girişimcidir, cesurdur. İşte bu şehir bu meziyetleriyle gelişecektir. Dağlar ve denizler engel değildir. Aşar geçeriz. İçimizde bu sevda var iken bize zorluklar sorun teşkil edemez. Partim ve davam için çalışıyorum.
Onurlu bir görev yapıyorum. Trabzon'u temsil ediyorum. Şunu iyi biliyorum ki bu görev benim için kutsaldır/Onurdur.
Sağlıkta Devrime İmza Atan Yönetici Ekipte Görev Yaptım
Trabzon Belediye Başkanı olduğumda, Belediyenin araç gereçleri neredeyse ekonomik ömürlerini doldurmuşlardı. Düşünün 1973 model otobüslerle halk taşınıyor. Yollar yetersiz. Seyyar satıcılar kenti adeta ele geçirmiş vaziyetteydi. Eş/dost sohbetlerinde Trabzon bu veya benzeri şekilde değerlendiriliyordu. Sorunlardan kaçma şansımız olamazdı, olduğumuz yerde sorunları çözmemiz gerekir. Ak Parti iktidara geldiği ilk yılda Sağlık bakanlığı Müsteşar yardımcısı olarak ilaç sorununu derhal çözdük.
Müsteşar yardımcısıydım. Ne ambulansı? Hastalar hastanelere kamyonetlerle taşınıyorlardı. İşte koşullar bu şekildeyken düzeltildi, ambulanslar 10 dakikada hastaneye yetişir hale getirildi. 2008 yılında Ak Partinin bir Kızılcahamam toplantısında Trabzon Belediye Başkanlığı için ismim Sayın Erdoğan'a öneriliyor. Kendileri de bu öneriye olumlu bakmasıyla Trabzon Belediye Başkanı adaylığım gerçekleşiyor.
Sayın Genel Başkanımız ve o zamanın başbakanı Tayyip Bey; beni sunumlarımdan tanıyor olmalıydı. Zamanın Milletvekilleri Faruk Özak, Kemalettin Göktaş, Asım Aykan, Cevdet Erdöl ve diğer vekillerimizle de yakinen tanışır, görüşürdük. Belli ki tümü de hakkımda olumlu referans vermişlerdi. Belediye Başkanı adayı olmam için Sayın Erdoğan'ın talimatı gereği istifa dilekçemi verdiğimde, Sağlık Bakanımız Sayın Recep Akdağ bundan üzüldü. Ama öngörü büyük yerdendi. 2009 Seçimlerini yüzde 48,5’la kazanırken, 2014 seçimlerini yüzde 59.5 oyla kazandım. Yani OFG’nin halkımız nezdindeki karşılığı, aşağıya değil yukarıya tırmanıyor.
Atom Karınca dedi Telefonla Aradı
Evet, bana "Atom Karınca" unvanını Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan yakıştırdı. Ben de doğrusu onur duydum. 2009 Mart mahalli seçimleri için geldiği Trabzon’da meydan mitinginde söyledi. Daha sonra da, Bakanlara kendi alanlarıyla ilgili şehrimin sorunları olması halinde gereğini yapmaları hususunda "Bu Atom Karınca Orhan Fevzi'ye katkı verin" dedi. Seçimleri büyük bir farkla kazanmamızın ardından Sayın Erdoğan telefonla arayarak, "Halka hizmetin Hak'ka hizmet" olduğunu belirterek, beni ve çalışma arkadaşlarımı tebrik etti ve "Çok mutlu oldum" dedi. Çünkü Trabzon onun için son derece önemliydi. Her zaman da önemli olmuştur.
Trabzon İnsanı Dünyanın En Fedakar İnsanıdır
Ben şehrimizin insanlarını bu dünyanın en vatansever, en fedakar insanları olarak görüyorum. Onlar asla nankör olamazlar ve olmamıştırlar. Ki, hemşerilerim vatanı, milleti ve mukaddes değerleri için binlerce şehit vermişlerdir.
Yapılan hizmeti de takdir etmek konusunda kadirşinastırlar. Belki çok çok az bir zümre bu değerlendirmelerin dışında kalır ama o da tabii ki önemli sayılmaz.
Bakın Harun Bey; Biz Meydan parkına çağdaş bir görünüm kazandırdık. Ama işte bu kifayetsiz bir azınlık "Meydan parkı insansızlaştırıldı" şeklinde eleştirilerde bulunuyor. Oysa Meydan Parkı 24 saatin 20 saati insan kaynıyor.
Meydan Parkı Ve Tarihi Alan İnsan Kaynıyor
Hatırlanırsa, Meydan Parkı Plastik sandalyeler ve yamulmuş masalardan ibaret zavallı bir park konumundaydı ve yoğun araç trafiğinin işgali altındaydı.
Yaptığımız bu düzenlemeyle Meydan Parkının cehresi değişti ve 14 bin metrekarelik bir yaşam alanına dönüştürüldü. Bununla da yetinmedik; 2. Etap çalışmamızla tarihi Belediye Hizmet Binası ve Mola Oteli ile Sosyal Hizmet Binası restore edildi. Buna ilaveten de tarihi İskender Paşa Caminin etrafı tanzim edildi ve alt katta toplam 750 kişinin ibadet edebileceği alan elde edildi.
Bu düzenlemelerle meydan Parkı 14 binden 20 bin metrekareye çıkartıldı.
Bu gün bir gazeteci beni arayarak, gördüğü olumlu tablo karşısında, 'Meydan parkı insansızlaştırıldı’ diyenler bu sözlerinden mahcup olmuyorlar mı?' dedi. Bir başkası Atatürk Alanı düzenlemesi 5 yıla değer diyor. Dedim ya bu toplum vefalıdır. Çalışanı takdir eder. Nankör değildir.
Otopark Ve Seyir Terası Geliyor
Yine bitmedi, 3. Etap çalışmamızla İskender Paşa Camisinin doğusunda kalan otopark alanı yer altına alınarak 400 araçlık dev bir otopark kazanılırken, üst kısım muhteşem bir seyir terasına dönüştürülecek.
Evet, Kardeş şehir ilan ettiğimiz Almanya'nın Dortmund Belediye Başkanı, 'Bu park, bu şehir ne kadar da canlı yaşıyor.' Şeklindeki ifadesi de eleştirilere bir cevap olarak gelsin.
Gülcemal Devam Ediyor
Gülcemal dolgusu hakkında eleştirilerinize katılmıyorum. Durmadık, çalışmalarımız devam ediyor. Tahkimat güçlendirmesinin ardından sosyal donatı alanları ve turizme hizmet edecek yatırımlar ihale yoluyla gerçekleşecektir. Gülcemal şu an 300 dönümden ibaret olsa da, tamamı 800 dönüm olacaktır. Bittiğinde muhteşem olacaktır. Akyazı'dan Ganita'ya kadar uzayan koylardan oluşan bir kıyı olacaktır. Deniz yolculuğu güzeldir. Ama rantabl değil. Evvelce bu tür deniz yolculuğu vardı. Zaruretten vardı Şimdi karayolu daha hızlı ve ekonomik. Eğlence amaçlı deniz yolculuğu düşündük rağbet olmadı. Dediğiniz gibi, kıyılara olta balıkçılığını teşvik amacıyla iskeleler yapılabilir.
Zağnos, ayasofya tabakhane..
Dönüşüm projeleri bence hayli hızlı ilerliyor. Öyle patinaj falan yok.
Avrupa'da mesela yüz metre uzunluğunda 7 metre eninde bir sokağın dönüşüm hızı nedir biliyor musunuz? 20 yıl sürüyor ve bu da erkenden bitmiş sayılıyor.
Bizde 15- 20 yılda değil yüz metrelik bir sokak, tümüyle bir şehrin birkaç semtini yeniden inşa ediyoruz. Hatırlayın, Neydi o Ayasofya'nın çevresi. Adeta mezbelelikti. Arkeolojik SİT alanı olmasına rağmen başlandı ve bitirildi. Tertemiz oldu.
Zağanos vadisi 2005-2009 arasında tamamlanmış o mezbelelik yerini 359 konutluk modern binalara terk etmiş, kalan muhteşem yaşam alanları kentin akciğerleri olmuştur. Bu çalışmalarımız 4. etap sonunda Pazarkapı semtini de kapsayarak sona erecektir. Ayrıca Tapakhane Semti dönüşüm ihalesi yapıldı. Fazla konut olmayacak, daha çok yeşil alan ve sosyal donatı alanları olacaktır. Güney kısmında ise, "Kadınlar Hali" ihalesi yapıldı.
Projesi Mimarlar odasıyla birlikte hazırlandı. 24 ay içerisinde hizmete sunulacaktır. Ortahisar Trabzon'un özüdür. Bu bölgenin aslına uygun hale getirilmesi Koruma amaçlı imar planıyla olacaktır ve bununla ilgili karar kesinleşmiştir. Bu kararı Bakanlar Kurulu’ndan aldık. Böylece Ortahisar tarihi dokusuna kavuşacaktır. Çömlekçi'de 1. Etap paraları ödendi. 2. Etap ödemeleri bir yandan devam ediyor, bir yandan da itiraz edenlerin davaları devam ediyor.
Caminin Adını Erdoğan Koyacak
Birkaç hayalimden biri de, Artık yeşil Zağanos vadisinin Camoba ile birleşmesidir. Bu benim 30 yıllık hayalimdir. Yeşil Tabakhane Vadisi Ortahisar tarihi dokusuyla bütünleşmesi ve aşağıda Pazarkapı'nın, kent pazarına dönüşmesidir. Pazarkapı adı üstünde piyasa meydanıdır..Başka illerden ülkelerden Trabzon'a gelenlerin Pazarkapı'da buluşması olacaktır. Aziz hemşerilerimin şehri bu alan 7 bin 700 kişilik bir cami ve külliyesi ve çarşısı ve yeşil alanlarıyla şehrin hayat merkezi olacaktır. Bazı aklı evveller bu cami için "protokol cami" diyorlar. Camide protokol mü olur? O nasıl bir yakıştırma? O şehrin camisidir. O halkın camisidir ve onun adını Kendileriyle konuştum, Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan koyacaktır.
Botanik 2014-2019 Dönemine Nasip Oldu
Botanik Park 30 yıldır her belediye başkanının rüyasıydı. Ben Cumhurbaşkanımdan orayı talep ederek, onun tensibiyle bu hizmeti şehrime hatta ülkeme ve dahası dünyaya kazandırmaya
çalıştım. Allah muvaffak etti. Buranın değeri yıllar sonra çok daha iyi anlaşılacaktır. Cumhurbaşkanımız 2 yerde yetki kullanarak tahsisat yapmıştır. Birincisi Florya'da diğeri ise Trabzon/çamoba'da. Bu kendilerinin müsaadesiyle kazanılmış bir başarıdır. Şehrim adına kendilerine minnettarım.Kentte Yaşamanın Bedeli
Trafik çilesi bitmez bundan gayrı. Ne kadar yol yapsanız da bitmez.
Raylı sistem devreye girse de bitmez. Kanuni Bulvarı, Çevre yolu, hatta demir yolu da devreye girse de bitmez. O itibarla toplu taşımacılık özendirilmelidir. Hatta alışkanlığa dönüştürülmelidir. Şehir içinde zorunlu olmadıkça özel araç kullanılmamalıdır. Zira Trabzon’da her yıl trafiğe 5000 yeni araç katılıyor. Bu bilince ihtiyacımız var. Kentte yaşamanın bir bedeli olacaktır. Aracınızı rast gele park etmek yerine otoparka çekeceksiniz. Bu böyledir. Ancak kaldırımların araçlar tarafından işgali ve benzeri durumlarda trafik polislerimizin gereğini yapması bizi memnun eder.
Dev Bir Filo Kurduk
Güney Çevre yolunu derhal Ulaştırma Bakanımız Sayın Cahit Turhan’a arz ettim. Çok mutluyum, zira kendileri konuyu bizden daha da iyi biliyor. Harun Bey, Başkan seçildim ve bindiğim 1972 model bir otobüste bir bayan bana, "Bizleri bu tabutluk gibi araçlarla taşımaktan mahcup olmuyor musunuz?" demesini hiç unutamam. O günden günümüze, 130 Adeti sıfır olmak üzere toplam 190 otobüslük dev bir filo kurduk. Lakin bu bile yeterli değildir. Benim hemşerilerim daha mükemmeline layıktır.
Seyyar Sorununu Bu Kardeşin Çözdü
Herkesin, "Yaklaşmayın, pişman olursunuz "dediği seyyar sorununu seyyarları da mağdur etmeden bir çırpıda hallettik ve bu gün o sorun tarihe karışıp gitmiştir. Bitmiştir.
Büyükşehir olduğumuzdan beri, yani 4 yılda bir milyon 300 bin ton asfalt serdik. Bu yıl da 400 bin ton asfalt hedefiyle yollarımızı halkımıza layık hale getireceğiz.
Tüm Trabzon’u Köyleri Beton Ve Asfaltla Ördük
885 bin metreküp beton yolu, bir milyon metreküpe çıkartmaya çalışmaktayız. Büyük şehir olduğumuzdan beri su kanalizasyonunda, ki bu görülmeyen yatırımdır ve de çok önemli bir hizmettir. Planladığımız bir milyar 773 milyonluk projelerin 650 milyonluk kısmının 2018 sonunda bitirilecek olmasından son derece mutluyum.
İşte Yaptıklarımızdan Bazıları
Dediğim gibi, 30 yıllık bir rüya olan botanik parkını açan bir başkan olarak sevinçli ve huzurluyuz. 2001 yılında açılması vaat edilen kent müzesini gerçekleştirmekten, Gülcemal gibi dev bir projeye imza atmaktan, Tarihi Karagöz meydanı, Cudi Bey Orta Okulu ve Öğretmen Evi, Yavuz Selimdeki katlı otoparkı, Olimpiyat parkını, Sera Gölü tesislerini halkımın hizmetine sunmaktan gururluyum. Büyük Şehir imar demektir, prensibiyle şehrimizi 18 ilçesiyle, 1/5000’e kadar imar planıyla hazır hale getirdiğim için huzurluyum.
Doğalgazın 2018 yılı sonunda yüzde 80 kullanım düzeyinde olacak olmasından memnunum. Türkiye'nin en büyük Sokak Hayvanları Bakım merkezini hizmete açmaktan büyük haz duymaktayım. Sümela teleferik ihalesinin hazır hale getirmekten, Çal mağarasının ihalesini gerçekleştirmekten, Uzungöl Macera Parkının yanısıra 40 çocuk parkının da çocuklarımızın oyun alanına ilave edilmesinden keyifliyim.
Söz verdiğimiz Yüksek Öğrenim Yurdunu şehrimize kazandırmaktan,
Uyuşturucuyla mücadele Merkezini tamamlamaktan,
2. El Oto galericileri alan ve tesislerini yapıp hizmete açmaktan,
Kızlar Manastırının restorasyonun bitirmekten,
75 milyon liralık araç ve iş makineleri parkımızı kurmaktan,
Ahi Evren cami ve otoparkını yapmaktan ,
Boztepe ve Yomra Kuran kurslarını yaparak hizmete sunmaktan, manevi bir huzur bulduğumu hemşerilerine saygıyla arz etmek istiyorum...
Cenaze hizmetlerini 2009'dan beri en acı günlerimizde şehrimizden yurdun her köşesine,
Her köşesinden şehrimize hiç bir bedel ödemeden vazife olarak yaptığımız da arz etmek isterim. Ve 2015 yılında Trabzon'umuzu ülkenin en yaşanabilir kenti olduğunu da hatırlatmak isterim.
Son olarak; Hizmet bitmez ve bitmeyecektir. Toplumlar geliştikçe sorunlar olacak. Sorunlar oldukça çözüm çabaları devam edecektir. Bu güne kadar ibadet anlayışıyla şehrimize ve halkımıza hizmet vermeye çalıştık. Bundan sonra da çalışmaya devam edeceğiz.
Geleceği kimse bilemez. Bakalım Mevlam neyler, Neylerse güzel eyler. Tüm hemşerilerine sevgi ve saygılar sunuyorum...
HARUN YAVRUOĞLU
