Selin vurduğu Esmahanım köyünde DSİ ekipleri, yolları traktörlerin kullanabileceği hale getirdi. Köyün Aşağı Mahalle denilen bölgesine önceki gün ilk kez karadan ulaşım sağlandı. Yolun açılmasıyla vatandaşlar traktörlerle bölgede mahsur kalan vatandaşlara erzak götürdü. AK Parti Düzce Milletvekili Ayşe Keşir de traktörle dereden geçerek köylülerin yanına gitti.
İlk kez girilen Aşağı Mahalle'de selin yarattığı tahribat gözler önüne serildi. Çok sayıda ev yıkılırken, vatandaşların bir bölümünün evinde olmaması ve güvenli bölgeye geçmesi faciayı önledi. Selle birlikte ters dönen traktörlerin çamura saplandığı, bazı evlerin sürüklenerek Melen Nehri'nin ortasına kadar geldiği görüldü. Esmahanım köyüne ait mezarlıklarda da büyük tahribat oluştu.
Bölgede Jandarma Arama-Kurtarma (JAK), AKUT, AFAD, Düzce Arama ve Kurtarma Ekibi (DAKE), İHH Arama- Kurtarma, Ulusal Keşif, Arama ve Kurtarma (UKSAR), Sakarya Arama Kurtarma ve Yangın Timi (SAKTİM) ile diğer ekipler, selden en fazla etkilenen Esmahanım ve Uğurlu ile merkeze bağlı Melenağzı köylerinde toplandı. 226 personel, 34 araç, 16 bot, 8 köpek ve helikopterler görev yapıyor. İş makineleri de köpeklerin işaret ettiği yerlere odaklanarak çalışıyor.
Bölgede, Türk Kızılayı, Düzce İl Sağlık Müdürlüğü gezici sağlık aracı ve diğer STK'ların selzedelere yardımları sürüyor. Köye mobil sağlık merkezi kuruldu. Aile hekimi Dr. Nazmi Kadir Akayoğlu "Burası afet bölgesi ilan edildi. Bu vesileyle geldik, tansiyon hastları, şeker hastaları var onlara yardım sağlıyoruz. İlaç yazıyoruz, damar yolu serum hizmetleri veriyoruz" dedi.
Selde 160 bin 500 tavuk, 59 büyükbaş ve 160 adet küçükbaş hayvan telef oldu. Sel sonrası 24 köyde ilaçlama çalışmaları devam ediyor.
Esmahanım köyünün aşağı tarafında çiflik sahibi olan Abdurrahim Kap: Buraya ilk kez bağlantı sağlandı bugün sizlerle birlikte iş makineleri girdi. Ben afet geldiğinde, evdeydim ikinci katta yatıyordum. Seslere uyandım tomruklar evin duvarına çarpıyordu. Ada gibi ortada kaldım dışarı çıkıpağaca tırmandım. 3.5 saat ağaçta kaldım.
Meral Kap: Biz 4 kuşaktır bu topraklardayız. Buralar bizim yerlerimiz. Böyle afet 1957'de oldu. Bu kadar değildi, bu bambaşka. Dünya ile bağlantımız kesildi. 3 gün sonra gelen ilk insanlarsınız.
Sezer Kap: Allah vekilimizden bin kere razı olsun. Gören onu işçi zanneder traktör tepesinde buralara kadar geldi. Allah ondan devletimizden razı olsun. Onların yanımızda olduğunu bilmek bizim için çok önemli.
Evi tamamen suya kapılan Bayram Dağgül: Burada evim vardı benim. Çocukluğum ömrüm buralarda geçti. Şimdi kocaman dere oldu. Kurbanlık hayvanım vardı kayboldu. Bu çok büyük bir afet.Böyle sel 1950'lerde olmuş. Yaşlılar öyle söylüyor. O zaman da mezarlık gitti ondan sonra yaptılar. Şimdi yine gitti. Mezarlar yok. Allah verdi Allah aldı diyoruz. Kendimizi öyle avutuyoruz.
Editör: TE Bilisim
