Kamu Denetçiliği Kurumuna gelen başvuruda, Türkiye’de 600 bin ailenin doğrudan, 1,5 milyon ailenin ise dolaylı geçim kaynağı olan fındığın, dünyada üretiminin yüzde 75’ini, ticaretinin de yüzde 85’ini Türkiye’nin karşıladığını, yüzde 90’ınının ihraç edildiğini ve dünya fiyatının belirleyicisi olduğunu bu nedenle Türkiye’nin petrolü olduğunu belirtti. 

Rekoltenin düşük olduğu yıllarda ihraç fiyatları 15-16 dolarlara kadar çıktığını döviz girdisinin 2,5 milyar doları bulduğunu ve üreticinin ürününü 22 TL seviyesine kadar satabildiğini belirten başvurucu, buna rağmen 2017 sezonunun başladığı bu günlerde ihraç fiyatları 5,5 dolara düştüğünü üreticinin satış fiyatının ise 9 TL’ye gerilediğini bu nedenle üreticinin mağdur olduğunu bildirerek zararın ve mağduriyetin giderilmesi talebiyle KDK’ya başvurdu. 

Fındığın alıcı pazarı olan Avrupa’da talep elastikiyeti olmadığını fiyatın düşük olduğunda Türkiye’nin daha çok mal satıyor anlamına gelmediğini belirten başvurucu, mevcut duruma süratle müdahale edilmediği takdirde milyonlarca kişinin mağdur olacağını, döviz girdimizin 1 milyar dolar azalarak 1,5 milyar doların altına ineceğini, ihraç miktarın ise artmayacağını ve kamunun da zarara uğrayacağını bildirdi.  

Başvurucu, devletin arz fazlası fındığı TMO veya başka bir kuruma aldırmasını ya da fiyatın arttırılmasını istedi.  Şikâyet başvurusunu kabul eden Kamu Denetçiliği Kurumu gerekli incelemenin yapılacağı bilgisini verdi.
 
Editör: TE Bilisim