Bir kere şunu söylemek lazım; Macar futbolu bir ekol olsa da Videoton, o ekolün çok uzağında. Bir Anadolu takımından daha fazlasını vaat etmiyor. Ligde kalma derdi olmayan, büyüklere kafa tutan bir görüntü içinde ve kendi halinde. Bir 28 numaraları vardı bir de teknik direktörleri Paulo Sousa. Takımın 10 numarası gibiydi desek abartmış olmayız; 1 saniye bile kenar çizgisinden ayrılmadı. Trabzonspor pek alışık olduğu maçlardan birine çıktı. Avni Aker’deki Avrupa maçlarının çoğu Orta Avrupa’nın orta takımlarıyladır. Birçoğu aklımızda. Videoton da onlardan biri. Ülkesi gibi kendini var etmeye çalıştı. Çok koşan, iyi kapanan. Trabzonspor maçın ilk yarısında pozisyon bulamaması da biraz bundandı. Bilekleri iyi iki adam Volkan ve Olcan kenarlardan etkili olamadılar. Etkiliymiş gibi gözükmelerine aldanmayın.  Kompozisyonun giriş-gelişme-sonuç bölümü belli. Topu Colman’a ver, o kanatlara dağıtsın, Halil, olmadı arkaya düşen toplara Sapara vursun. Atak yerseniz de Zokora halleder ki öyle oldu zaten, cılız atakları kesen isim o oldu. İkinci yarıda ilk yarıya göre daha istekli bir Trabzonspor vardı dememiz gerekiyorsa diyeceğiz; çünkü oyuna Alanzinho girdi. Her zamanki gibi fuleli ve ortadan. Sevindirici olan onun hareketliliğinin hem takımı hem de tribünleri etkilemesi. Bu kez Macarlar, ‘Bizde buradayız’ der gibi oldular. 60’dan sonra daha çok Trabzonspor yarı sahasında göründüler. Trabzonspor’un yapamadığını yapmak istediler. O eski Macarlara sihirbaz derlerdi. Bunlar Macar’ların saflarından. Azıcık uyanık olsalar, Avni Aker’den tura selam bile çakabilirlerdi. Gençler hatırlamaz; Puşkaş’ları, Kocsis’leri, sonra İngilizlere Wembley’de 6, Macaristan’da 7 atan Macarları. Gerçekten ekollerdi ama bu Videoton o tarihin çok uzağında. Trabzonspor derseniz, o zaten gücünün farkında değil. Oyunculara taktik değil, tarih öğretmek lazım. Ne diyordu şair, ne takımlar gördüm içinde oyuncu yok. Aynen ondan! Kosciç’i, Puşkaş’ı, Ali Kemal’i izleyenler ne şanslı! Allah’ım dünyaya ne geç geldik! Her şeye rağmen, Trabzonspor tura yakın. His değil, iki takımın kalite farkı bize bunu söyletiyor. Trabzonspor neyi niçin yaptığını anlamadan oynadı. Tribünlerin maç sonu yönetim istifa tezahüratı ise hiç anlaşılamadı. Neyin istifası ve neden? Bu kadar ayrıntı arasında Videoton’un baştan aşağı beyazlara bürünmesi bize sempatik geldi. Darısı temiz futbola karşı cephe oluşturanların başına!
Editör: TE Bilisim