Fransa Ve Almanya
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Fransız Finans Bakanı Bruno Le Maire ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Hazine ve Maliye Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Bakan Albayrak ile Le Maire'nin görüşmesinde, iki ülke arasındaki ekonomik işbirliği ve ABD'nin Türkiye'ye yönelik yaptırım adımları ele alındı. Bakanlar, ABD'nin söz konusu uygulamalarına karşı birlikte ve işbirliği içerisinde hareket etme kararı aldı. Albayrak, Fransa Cumhurbaşkanı EmmanuelMacron ve Sayın Le Maire'nin yaptığı Türkiye'ye destek açıklamalarından duyulan memnuniyeti dile getirdi ve teşekkür etti. Bakanlar, ülkeleri arasındaki işbirliğinin geliştirilmesi ve mutabık kalınan hususlarda daha yakın çalışma kararı alırken, ekiplerinin hızlı bir şekilde çalışmaya başlaması ve 27 Ağustos tarihinde Paris'te bir araya gelme konusunda mutabık kaldı. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Almanya Finans Bakanı OlafScholz ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. İki bakan 21 Eylül'de Berlin'de bir araya gelme konusunda mutabık kaldı.
O Önemli Toplantı
Bakan Albayrak, yabancı yatırımcılarla telekonferans yoluyla görüşme gerçekleştirdi. Bu gelişme ekonomik anlamda Türkiye için çok önemli ve anlamlıydı. 2 bine yakın yabancı yatırımcının katılması beklenen toplantı beklentinin üzerine çıktı ve 4 bin kişiyle dev bir yatırım toplantısı yapıldı. Bu ABD’ye karşı başlatılan ekonomik direnişin en önemli adımlarından biri olarak adlandırıldı. Bakan Albayrak süreci bu sözlerle değerlendirdi: “Bugün içinden geçtiğimiz süreçte yaşanan dalgalanmaların, karşılaştığımız zorlukların farkındayız. Ülkemizin potansiyelini de biliyoruz. Atacağımız adımlarla süreçten daha güçlü çıkacağız. IMF ile herhangi bir görüşmemiz yoktur.
Uluslar Arası
Bundan sonra da şimdiye kadar olduğu gibi yabancı para fonlamalarımızı uluslararası piyasalardan sağlamaya devam edeceğiz. Temel amacımız doğrudan yatırım çeken, bölgenin yatırım merkezi bir ülke olmaktır. Piyasalarda son dönemde yaşanan dalgalanmaların Türkiye ekonomisinin temel göstergeleri ile ilgisi yoktur. Bu durum tamamıyla politik gelişmeler ve yatırımcıların Türk Bankacılık sektörüyle ilgili algılarındaki bozulmayla ilgilidir. Türkiye hiçbir zaman piyasa dışı kuralları hayata geçirmemiştir. Sermaye kontrolleri hiçbir zaman gündemimizde olmadı ve olmayacak.
Destekleyeceğiz
Türk bankacılık sistemi sağlıklı ve güçlü, açık döviz pozisyonu yoktur. Bankacılık sektörü mevcut volatiliteyi yönetebilecek kapasitededir. Bankacılık sektörüne destek verme konusunda tereddüt etmeyeceğiz. Bankalardan son dönemde büyük bir mevduat çıkışı yaşanmamıştır. Enflasyonu düşürmek en önemli önceliğimiz. Mümkün olduğunca kısa sürede enflasyonu tek haneye indirmek istiyoruz. Enflasyonla mücadelede para politikaları tek başına yeterli değildir. Merkez Bankası'nı mali politikalarla destekleyeceğiz.
Asla Taviz Yok
Para politikaları ve mali politikaların koordineli ve dengeli olması gerekiyor. Mali disiplinden taviz vermeyeceğiz. Bu kapsamda yapısal reformları önceleyeceğiz. Mali disiplin ekonomimizin en temel çıpalarından biri olacak. Çok ciddi bir tasarruf politikasına gidiyoruz. Tüm bakanlıklara bu konuda hedefler verildi. Bunun yanında gelir tarafında da pozitif performans gözlemliyoruz. Yeni makro ihtiyati tedbirler, sıkı makro ve mali politikalarla daha sürdürülebilir bir büyümeyi yakalayacağız."
Furkan YİĞİT
Editör: TE Bilisim