Adalet ve Kalkınma Partisi belli bir süreçten geçiyor.
Bu süreç kolay bir süreç değildir.
Gezi olaylarından beri parti içinde bir yenileşme yapılıyor.
17-25 Aralıktan sonra bu biraz daha derinleşti.
Dün açıklandı tam 4 bin hakim ihraç edilmiş, onların etkisini bilebilir miyiz?
Bir hatırlatma yapayım,
İçişleri Bakanı iken Saadettin Tantan şu sözü söylemişti.
‘Türkiye’de etki ajanları var’ demişti.
Kimdi bunlar?
İstediği yerden istediği kararı çıkartan etki ajanları.
Fetö talimat veriyor onlar karar çıkarıyordu.
Sonra 15 Temmuz darbesi oldu.
AK Partinin yenileşmesi daha da elzem hale geldi.
Yerel seçimlerden önce farklı bir yola daha girildi.
Önce temayül yoklaması yapılmaycak dendi.
Temayül olmayacak dendiğinden müracatlar da az oldu. ‘Nasıl olsa Genel
Merkez bildiğini okuyacak’ diye.
Dün akşam itibariyle aday adaylığı müracatı süreci uzatıldı.
18 Kasım için de temayül tarihi kondu.
Diyeceğim şu,
Bu kez farklı bir uygulamaya gidilsin ve sandık konulduktan sonra sonuçları da açıklansın.
2014 yerel seçimlerinde çok tartışıldı.
Birinci kim çıktı?
Onun için AK Parti Genel Merkezi böyle bir tercih yapmalı.
Temayül geneli kapsamıyor.
Yani aday gösterilmede ‘temayülün yüzdesi’ belki 10-15.
Aday adayları ‘ben temayülde şunu almıştım neden gösterilmedim’ dememeliler.
Temayülün tarihinin belirlenmesi hem aday adaylarının sayısını artıracak, hem de yeni isimlerin gelmesine vesile olacaktır.
Genel Merkez Anadolu’yu süzüyor.
Hem de iyi süzüyor.
3 dönem kuralının biraz daha gevşetilebileceği de söyleniyor.
Sonuçta siyasetin malzemesi insan.
AK Parti kurulduğundan beri mübarek değirmen gibi öğütüyor!
Derler ya ‘O kadar kusur kadı kızında da vardır’
Önümüzdeki yerel seçimde defolu olanlar ayıklanırken kadı kızı misali bazı isimlerin harcanmamasına yönelik tercihler de olacaktır.
AK Partiyi ayakta tutan unsurlardan birisi vefa duygusudur.
Ancak son dönemde vefa duygusunun yerel veya anadolu’da gösterilmesi noktasında eksiklik var.
Herkes Genel Başkan Tayyip Erdoğan’ın ağzının içine bakıyor!
O kime tavır alıyorsa, partililerin tamamı da ona tavır alıyor.
Örneğin Abdullah Gül’e hain diyen milletvekili ile ilgili bir süreç işlemedi.
Fakat, Tayyip Erdoğan Melih Gökçek örneğinde ise ters köşe yaptığında herkes birbirine baktı.
1994’ten beri dava arkadaşımdır dedi.
Tayyip Erdoğan için siyasette iki önemli çizgi vardır.
Onlar İstanbul ve Ankara’dır.
Buraları kaybetmemek için gerekirse taviz verir.
Sayın Erdoğan teşkilatları uyarmalı.
Lideri izleyin ama her yaptığımı da yapmaya kalkmayın!