Kaşüstü’nde yapılan Dal-Çık projesi’ni A’dan A’ye masaya yatırdık… neden aksadı, neden uzadı… yeni firma yetkilisi Ekrem Can Taka’ya konuştu…

Kaşüstü’nde yapılan DAL-ÇIK projesi tüm sıkıntılara rağmen sona doğru yaklaştı. Kurban bayramından sonra projede çalışan 125 işçi yeraltına iniyor. Yüzeyde, ‘çalışmaya’ dair hiçbir iz kalmıyor, bölge trafiği ‘nefes’ alıyor…  
                      
Trabzon’un Yomra ilçesi Kaşüstü mevkiinde yapımına başlanan DAL-ÇIK projesi son zamanlarda yaşanan trafik sıkıntısı ve aksaklıklar nedeniyle gündeme düşmüştü. Projenin çok uzadığı ve bitirilemediği ve ‘yılan hikayesine döndü’ gibi sözlerin sarf edildiği bugünlerde, müteahhit firmanın yetkilisi Ekrem Can’a ulaştık. Projenin neden aksadığını, sürecin normal olup olmadığını sorduk… Yaşanan sıkıntıları bir bir sıralayan yeni firma yetkilisi Can, trafik çilesinin kurban bayramından sonraya kalmayacağını ifade etti. Can, “Kurban bayramına kadar işimiz yol üzerinde bitiyor, 125 personelimizle birlikte yer altında çalışmaya başlayacağız. Böylelikle trafik normal seyrine dönecek” dedi.

İşte o röportaj:

DAL-ÇIK projesinin en başta, başka bir müteahhidi olduğunu biliyoruz… Önce ki süreci ve sizin 2018’in yılbaşından itibaren işe başladıktan sonra yaşadıklarınızı anlatır mısınız? Neden süreç uzadı, uzaması normal mi?


Neler Yaşanmıştı
 
Ekrem Can: 2016’nın sonunda bu proje, ihale edildi. Projeyi de alan arkadaşımız ihaleyi alıyor, burada yaşanan kamulaştırma problemlerinden dolayı buradaki çalışmaları ağır aksak yapıyor. (Kadastro yenilemesi denir) O süreçte bir türlü hukuki sorunlar aşılamamış. Tabii, bu yaşanan kamulaştırma sorunu sadece Karadeniz’e has bir durum değil. Türkiye genelinde yaşanan bir sorun olduğunu da belirtmek isterim. Askı süreçleri, itiraz süreçleri, mahkemeler, tebligatlar derken süre 3 yılını bulur.
 
Maliyeti Düşük Olduğu Halde…
 
Böyle olunca şuan ki DAL-ÇIK’ın yapıldığı yerde başka bir proje daha var. Yomra kavşağı projesi… Aslın da bu projeye (DAL-ÇIK) dahil değil direklerle tamamlanacak bir proje. Daha sonra proje yeraltına çekiliyor. Türkiye’de şuan Kaşüstü’ne yapılan kapalı tünel kadar bir tünel daha Türkiye’de yok. DAL-ÇIK’ın kapalı (tünel) kısmı 750, açığa çıktığı andan itibaren toplam uzunlu bin 200 metre. İşin ana mantığı şu, deniyor ki arkadaşlara, ‘Madem ki siz burada çalışamıyorsunuz, başka bir firmaya verelim’ deniyor. Tabii ihale ediliyor fakat süreçte zaman geçiyor ihale süreci dediğimi süreç toplam da 1 yıl. Ve bizden önceki arkadaşlar işi alıyor, maliyeti düşük olduğu halde.
 
Başlama Süreci Minimum…
 
İhale edildikten sonra ki süreci anlatıyorum… Bu kavşağın başlama zamanı minimum 1 yıldır. Başlayamazsınız… Esas sıkıntılar oradan kaynaklanıyor. Başlayabilmeniz için, sizin buradaki depreseleri yapmanız gerekir. Yer altından geçen bütün hatları, kurumları, yazışmaları tamamlamanız gerekir. Bu süreç, ‘Haydi alalım şu boruyu kenara’ demekle olmuyor, olmazda. Buradaki teknik konuları izah etmek istiyorum;
 

Yüzde 80’i Tamamlandı
 
Biz bu projede bin 200 metre boyunca ‘3 sıra’ yerin altında bir duvar oluşturuyoruz. Burada yerin altına dikine giden (53 metre) ve kayaya soketlemek zorunda olduğunuz kazıklar var. Kot deniz seviyesinin 6 metre altından gidiyor, doğal olarak sızdırmaz bir fore kazıktır bu. Bu proje mükemmel bir proje, çok düzgün yapılması gereken hassas bir proje… Mesele zaten bu kazıkları yapmakta. Bu kazıklardan sonrası iş değil. Bizde bu kazıkların yüzde 80’ini yaptık.
 
Kaya Zemine Soketlemek Gerekiyor
 
Fakat bu gözüken bir imalat değil. Az öncede belirttiğim gibi 53 metre gelip, alttaki kaya zemine soketlenmek zorunda kazıklar ve her duvarda bu kazıklardan bulunuyor toplamda bin 200 adet fore (Diyafram bere kazık) kazığı soketliyoruz. Bu işlem yapılıyor..Kaşüstü’nde dal-çık ilerlemiyor, denmesinin sebebi aslında bütün imalat ve iş yer altında yapılıyor. Burada projeyi yılbaşında ele aldığımızdan bu yana 7 ay geçti ve işin yüzde 80’i tamamlandı.
 
Ne Kadar Malzeme Varsa…
 
Siz bu kazıkları hava geçmeyecek, su geçmeyecek şekilde çakmak için yerin altında bir kazı işlemi yapılıyor. Bu kazı işlemi bölgede bulunan zil deresinden başlıyor. Trabzon’un neyi varsa; 100 yıldır, 50 yıldır ne kadar yer altında malzeme varsa buradan çıktı. Bu işin metodu şöyledir; yanlara alırsınız trafiği, 2 gidiş sağdan 2 gidiş soldan orta alanı boşa çıkartıp hızlı bir şekilde başlarsanız bu projenin yapım süresi 6 ayı geçmez.
 
Yasal Süreç Uzayınca…
 
Trafiği yanlara alamıyorsunuz, kamulaştırma problemleriyle karşılaşıyorsunuz. Bu kavşak projesine dönüldükten sonra birde kamulaştırma işlemlerine start verildi. Oradaki vatandaşların arsalarına para ödenmesi için bir kamulaştırma başlatıldı. Bu kamulaştırma 3 ayda, 4’üncü ayda ve hatta yeni ödenenlerde var… Dolayısıyla proje genişlediği için kamulaştırma yani yasal süreç uzadı. Bizde alanımızı projedeki gibi normal standartlara çekemediğimiz için o alanda çalışmak için mücadele ediyoruz.
 
Üstü Düzey Bir Proje
 
Diyorlar ki Ankara’da 60 günde kavşak yapılıyor. O yapılan kavşaklar bir battı-çıktı… Kaşüstü’nde yapılan kavşağın tüm alt yapısı diyafram duvarlar dahil üst düzey bir proje olduğu için Türkiye’deki diğer projelerle karıştırılmaması gerektiğini düşünüyorum. Yaşanan hukuki süreçlerde Türkiye’nin her yerinde yaşanıyor, kamulaştırma yazıların yazılması, cevap gelmesi derken zaten normal bir süreç yaşanıyor. Kaşüstü’nde yaşananda bunlardan biridir.
 
Yeni Büyükşehir Olduğu İçin…
 
Şimdi ilginç bir şey söylemek istiyorum; Trabzon Büyükşehir Belediyesi’ne yer altından geçen hatlarla ilgili bir çok yazı yazdık. Büyükşehir, yeni büyükşehir statüsüne geçtiği için yolun altından geçen hatları o arkadaşlar da bilmiyor. Burada kablolar çıkıyor, hatlar çıkıyor, Kaşüstü bölgesi tabiri caizse yerin atlı bir mayın tarlası. Bütün yukardaki dereler, kanalizasyon, yağmur suyu ve tüm hatlar yoldan denize doğru dikine geçilen hatlar var. Bunları keserek yolumuzu yapmaya devam ettik.

Hatların Nereden Geçtiği…

Bu süreçler bizim için çok zor geçti. Fakat şunu söyleyebilirim, çoğu gitti azı kaldı. Kurban bayramına geldiğinizde diyeceksiniz ki ‘Burada bir şey kalmamış, nereye gitti bu çalışanlar’ işte biz o zaman yerin üzerindeki işimizi tamamlamış, yerin altında çalışıyor olacağız. Burada gördüğümüz şu yerel yönetimler açısından bazı sorunlar var. Mesela belediye yeni kurumsallaşmış ve yol altındaki hatlara müdahale edecek bir eleman yok. Biz kesip alamıyoruz, yada nerede olduğunu bilmiyoruz. Kessek, hangi mahallenin yada hangi sokağın suyunu keseceğimizi bilmiyoruz. Bize bu durum trafik sıkıntısından daha çok sorun yarattığını söyleyebilirim.
 

TAKA: DAL-ÇIK projesinde çalışan kaç personel var? Kaşüstü’nde trafiğin önümüzdeki günlerde rahatlayacağı en yakın tarihi bize söyleyebilir misiniz?      

Ekrem Can:Bizde şuanda 125 personel çalışıyor ve şunu söyleyebilirim kurban bayramından sonra 125 personelimizle birlikte yerin altında çalışmalarımıza devam edeceğiz. Böylelikle trafik de rahatlamış olacak. Yolun üzerinde geçici kavşak oluşturulmuş, bizim çalışmalarımız yer altında olacak.
Kavşak Yıl Sonuna…
 
TAKA: Yılbaşına kadar proje tamamlanır mı?

Ekrem Can: Şimdi orada yine bazı kamulaştırma problemleriyle karşı karşıyayız. Bazı eski hatlar var ve bu hatları biz mahkeme sürecinde olduğundan dolayı kaldıramadık. Bunu da kısa zamanda giderdiğimiz durumda büyük ihtimalle kavşak bu yıl sonunda açılır. Ama trafik çilesi kurbandan sonraya kalmaz. Önceden bu yol ne kadardı… 25 metrelik… 2 gidiş, 2 geliş. Şimdi bu projede sadece 60 metrelik bir koridor açıldı, 60 metre genişliğinde bin 200 metre uzunluğunda… Biz ona Trabzon’un Marmaray’ı diyoruz.

Kimseyi Mağdur Etmeden…
 
60 metrelik bir koridor açabilmeniz için hem altyapıyı açacaksın kenarlara hem kamulaştırılması gereken alanları açacaksın kenara hem de çalışırken dikine geçişleri çözeceksin hem de trafiğe geçit vereceksin. Burada da bunları yaparken hiç kimseyi de mağdur etmeden yapacaksın. Biz şimdi ister istemez mağdur ettiğimiz insanlar oldu. Yanlışlıkla kablosunu kestiğimiz evin kablosunu hemen gidip yapıyoruz, bunun parayla bir karşılığı yok. TİSKİ yeterli değil, elemanlar gelip müdahale edemiyor, buradan aspes borular geçiyor, Arsin tarafına doğru gidiyor.
 
Hatlar Derinlere Gömülmüş
 
Bir de şunu söylemek istiyorum… Arsin tarafında doğru giden bir eğim vardır Yomra’da daha sonra düzlenir aşağıda. Düzlendikten sonra ilk kanalizasyon hatları, 40 yıl önce 30 yıl önce döşenen cazibeli hatlar, evlerin bodrumlarını da alabilmek için derine gömülmüş. Şimdi biz duvar ördüğümüzde karşımıza çıkıyor, bunu atlama şansımız yok… Aralardan geçitler bırakarak bu sorunu halletmeye çalışıyoruz.
 
Çok Meşakkatli Bir İş…

Kısaca anlatmak gerekirse, Kaşüstü’ne yaptığımız DAL-ÇIK o kadar meşakkatli bir iş ki, Ovit Tüneli’nden de zor, Ankara’daki köprülü kavşaklardan da zor, İstanbul Maslak’tan da zor. Burada en büyük sorun, bu projeye hemen başlanmaması gerekirdi. Çok acele edildiğini söylemek istiyorum, planlı bir şekilde başlansaydı, daha faydalı ve daha kısa süren bir çalışma ortaya çıkabilirdi.
 
İşte Başlıca Nedenler…

Bu işin neden uzadığını yada aksadığını gruplandırırsak; Kamulaştırma deriz, altyapıdaki sorunlar, belediyenin depreselerin (hatların) yerini bilmemesi var. Ancak bunların arasından en önemli sorun ve bu gecikmede en büyük pay sahibi olan kurum TEDAŞ’tır. Altyapı sorunlarının yüzde 70’ini elektrik kapsıyor. Sıkıntının ana kaynağı altyapı da AKSA. Bunların da özelleştirmeyle ilgili aldıkları yasa gereği bunlar burada işin önüne hep engel oldular.
 
Karayolları Problem Yaşadı
 
Siz daha önce 25 metreden giden trafiği 60 metreye açmak demek oradaki her şeyi dışarlara atmak demek. AKSA’nın ortada direği var, yetkililerine diyoruz ki ‘direği çekin’ defalarca resmi yazı yazmamıza rağmen AKSA’da bize diyor ki, ‘hayır o direği çekemem o direği çekmem için siz bütün bu elektrik ve direk hatlarını taahhüt verin, yerin altına siz parasıyla alın’ diyor karayollarına… ‘Çünkü benim bunu yapacak param yok’ diyor. O konu şuan çözüm aşamasında.Burada karayolları sıkıntı yaşıyor. Sadece direkten dolayı Kaşüstü kavşağı yapımı 10 gün durdu.
 
Operatörlerimiz bıraktı gitti..

Almaya kalkamıyorsunuz alttan 35 bin volt elektrik geçiyor. Biz onu kesemeyiz çünkü insan ölür. Bakın burada operatörler işi bıraktı gitti. Bir iki tane patladı, aracın lastiğine geldi, operatörlerimiz işi bıraktı gitti. Hukuki olarak bizde diyoruz ki, ‘bu direği karayollarının içerisinden geçirmeye hakkın yok, getir bize resmi belgeni’  ‘eskiden geçirilmiştir, araştıracağız, bakacağız’ diyor. Ama biz çalışmak zorundayız ve önümüze çıkıyor. Bir direği alamıyoruz, oradan direkleri kaldırabilseydik trafik bir o kadar daha rahatlayacaktı.
 
Canla Başla Çalışıyoruz

Orada biz bir direği almaya kalksak, sadece bir ileti hattı değil direkteki o direkten sokaklara giden hat. Bizim karayolları olarak, firma olarak bu hattı koparmamız demek orada infial çıkması demek, dolayısıyla kopartamıyoruz. Tüm bu yaşananlara rağmen bizim burada yaptığımız çalışmayı açık söylüyorum hiçbir büyük firma yapmaz, hemen şantiyesini kapatır ve gider. Hiçbir firma bu saydığımız sorunları çözmeden burada çalışmaz. Ama biz, insan üstü bir gayretle çocuklarla çalışıyoruz. 
Furkan YİĞİT