Geçen haftaki yazımda Sayın Ağaoğlu’ndan söz ederken kulübün bulunduğu bu kriz halinde bulunabilecek en iyi aday demiştim.
 
İlave olarak halen sürdürdüğü Golf Federasyonu Başkanlığı’ndan edindiği spor yöneticiliği deneyimi ve de futbolda ulusal kanallarda yorumculuk yapacak kadar bilgili biri olduğuna vurgu yapmıştım. Daha önce Trabzonspor’da yaptığı yöneticilikleri ve de İş adamı kimliği sorunları çözmede artısıdır diye yazmıştım.
 
Seçimde bir rakibi olsa da beklenen oldu ve Trabzonspor kulübünün onyedinci başkanı olarak seçildi. Seçim öncesi yaptığı konuşmada çözüm önerileri hep tanıdıktı. (uygulanmalarını bekliyoruz.) Camianın bütünlüğüne ve de sorunların çözümünde ortak akla yaptığı vurgu takdir gördü. Sonuç olarak takımın 4-0 galip gelirken yarıştığımız diğer takım da yenilince Avrupa’nın ufukta ışığının görülmesi yeni yönetimin işe şanslı bir şekilde başladığını söyleyenler bir hayli fazla idi.
Bütün bu başlangıçta ki güzelliklerin artarak Trabzonspor adına devam etmesi gerekir. Bunun içinde top yekün yönetime destek verilmeli, yetmez gerektiğinde biz de taşın altına elimizi koymalıyız.
Sevgili okurlar; yıllarca Trabzonspor’la övündük ve gururlandık. Yanlış seçim ve uygulamalar ile kulübü batırma noktasına bizzat kendi ellerimizle getirdik.
 
Gelinen noktada ilk kez kulübümüz camia ve taraftar olarak bizlerden yardım isterken, ayağa kalktığımda sizi yine eski günlerde olduğu gibi başarılara taşıyacağım diyor.
 
Bu ağır yük ve sorumluluk tek başına yönetime bırakılmayacak kadar çok büyüktür.
 
Endişem odur ki kulübün durumunu bilerek geldiler gereğini yapsınlar deme sorumsuzluğunun gösterilmesidir.
 
Böyle bir durumda bu arkadaşları heder edeceğimiz gibi kulübümüzü içinden çıkılmaz bir noktaya getirmiş olacağız.
 
Dolayısıyla hiçbir karşılık beklemeden kulübümüze ve de takımımıza el verme zamanıdır. Yarından tezi yok Bismillah deyip başlayalım. İyi haftalar.
 
ÖZEL NOT:
Yönetime seçilen başta Başkan Ağaoğlu ve tüm yöneticileri tebrik ediyor Allah yardımcıları olsun diyorum.