Turizme büyük darbe geldi ve suç kimde?
 
Avrupa Birliği (AB), seyahat kısıtlamalarını kaldırırken;  ülkelerin son 2 haftada tespit ettiği korona virüsü vaka sayısının AB ortalaması olan 100 binde 16’dan az olmasına dikkat edip, salgınla mücadele başarısını  baz alıyor ki, 10 gün kadar önce Finlandiya hükümeti de bazı AB ülkelerine seyahat kısıtlamalarında son bir haftada 100 binde 8’i esas almıştı.
 
AB’nin 1 Temmuz itibariyle kısıtlamaların kaldırıldığı bazı ülkeler arasında; Türkiye, ABD, Rusya, Brezilya, Meksika gibi ülkeler yoklar.
 
Fotoğraftaki ECDC (European Centre for Disease Prevention and Control)‘nin hazırladığı dünya haritasına baktığımızda; korona virüsünde son iki hafta verilerine göre sarı renkli ülkeler 100 binde 20’nin altında vaka sayısındalar ki; bunda  Almanya yaklaşık 9’da ve benim yaşadığım ülke Finlandiya ise; 1,85’te.
 
Haritada Türkiye’nin rengi grubundakiler ise; son iki hafta verilerine göre 20 - 59 vaka sayısı aralığındalar ki Türkiye yaklaşık 22 vakada ve İngiltere ise 21,3’te.
 
Haritada AB ülkesi olarak en kötü durumda olan ve ‘Sürü Bağışıklığı Yöntemi’ni uygulayıp, mahvolan İsveç ise; son iki hafta verilerine göre 100 binde 150 gibi rekorda ki; maalesef buradan gelenler karatinasız Türkiye’ye girebiliyorlar. İsveç’e komşu ülkeleri ise sınırlarını kapatmışlar..
 
Eğer 1 Haziran yerine 1 Temmuz itibari ile Türkiye önlemleri gevşetseydi; şu anda vaka sayımız şimdikinden en az 4-5 kat daha az olacaktı ve AB’nin baz aldığı son iki haftadaki 100 bindeki vaka sayısının altında olacaktık.
 
Medyamızın AB seyahat kısıtlaması listesinde görüp, eleştirdiği ülkelerin verilerine bakmadan yazması ilginç ki; Ruanda’da son iki haftada 100 binde yaklaşık 3, Uruguay’da 2,5, Cezayir’de ise 6,3 vaka var.
 
AB’nin seyahat kısıtlamalarını kaldırdığı ülkeler,  son iki hafta içindeki 100 bindeki vaka sayısı verilerine  uyuyorlar.
 
Finlandiya hükümeti, son bir haftada 100 binde 8 vaka sayısını esas alıp; 13 Temmuz itibari ile Almanya, Avusturya, Macaristan gibi 12 AB ülkesine seyahat serbestliği ve karantinayı kaldırmayı planlıyor. Ancak 10 Temmuz günü son rakamlara bakıp, yeniden gözden geçirecek ve bu ülkeler hakkında karar verecekler. Ama komşu İsveç dahil, Fransa, İspanya, Hollanda, Belçika, İngiltere, Polonya, Portekiz gibi birçok ülkeye ise seyahat kısıtlaması devam edecek ve bu ülkelerden gelenlere 14 gün ev karantinası uygulanacak ki kararın İngilizce belgesini de paylaşıyorum.
 
AB içindeki ülkeler de birbirlerine seyahat kısıtlaması uyguluyorlar ve  AB’nın kararlarını da takmıyırlar.
 
İsveç ise; öyle bir sıkışmış ki gidecek yerleri yok!
 
Aynen bizim AB’ye hayıflanmamız gibi; İsveç’te kendine sınırlarını kapatan ve seyahat sınırlaması koyan komşularına ile diğer bazı AB ülkelerine hayıflanıyor. Danimarka’da ise; komşu İsveç’e tatile gideceklerin işten atılacakları bile konuşuldu. Finliler ise; “Aman İsveçliler gelmesin!”, diyorlar!
 
Sonuç olarak şunu söyleyeyim; AB ülkeleri bize gıcıklıklarından seyahat kısıtlamasını kaldırmıyor değiller.
 
Biz, maalesef korona önlemlerinde iyi giderken, sabredemeyip ve erken gevşedik. İyi giderken kötüye doğru bir gidiş başladı.
 
Biz de, bazı ülkelere seyahat kısıtlamasını kaldırırken, o ülkelerin korona ile mücadeledeki son durumuna bakmalıyız.
 
İsveçli birinin ülkeye seyahatinde hiçbir engel olmayan bir ülkede ise; korona virüsünde ikinci büyük dalga kaçınılmaz olur.
 
Tedbir kuldan, takdir Allah’tan.