Sevgili okurlar bazı maçlar var ki hesaplarınız sahada beklenenden çok farklı gelişir. 

Bu durumda hoca bütün taktik hesaplarını önce yenilmeme daha sora galip gelmek üzerine yapar. 

Liderliği bırakmamak ve de Fener maçının anlam kazanabilmesi için mutlaka puan ve puanlar almak gerekiyordu. 

Cumartesi günü oynadığımız maçta da kısaca bu oldu.

Nitekim rakip takım hocası da şampiyonluk yaşamış biri olarak böyle maçları kazanan takım şampiyon olur demişti. 

Gördük ki kadro derinliğine rağmen bazı futbolcuların yeri doldurulamıyor. 
En formda iki futbolcunun yokluğu bayağı takımda kendini hissettirdi. 
Buna rağmen Abdülkadir Ömür’ün giderek güçlenmesi ve form tutması takıma yaptığı katkı gözle görünür hale geldi.

Sevgili okurlar her ne kadar lig sonu için bu köprünün altından çok daha sular geçecek olsa da belli ki takımımız hep başlarda yer alacaktır. 

Fener maçında kamuoyu oluşturmak için neler yaptıklarını gördük. 
Biz başta olduğumuz sürece yapacakları da cabası. 

Camia olarak bu konuda yeterince hatta çok daha fazla tecrübemiz vardır. 
Yapılacak atraksiyonlar karşısında oyuna gelmemek için birlik ve bütünlüğümüzü bütün gücümüzle takımın hocanın ve de yönetimin arkasına koyma zamanıdır. 

Yönetim de yapacağı her tasarrufta camiayı ve taraftarı bütünsel olarak arkasına alıp hareket etmesi kaçınılmaz ve de zorunluluktur.

Sonuç olarak rakibin taraftarını arkasına alarak oyunda kurduğu baskı onlara özellikle ilk devre bayağı pozisyonlar getirdi. 

Buna rağmen gol yemeden bu devreyi geçen takımımız ikinci devre dengeyi kurdu ve ardından Abdülkadir’in asisti ile öne geçmeyi bildik.
 
Daha sora rakibin baskıları doldur boşat şeklinde oluşunca maçta arzu ettiğimiz üç puanı zor da olsa aldık. 
Amaç da bu idi zaten. 
Tüm emeği geçenleri kutluyorum. 
İyi haftalar.