Yıllar önceydi.

1988 yılları

Türkiye ile Demirperde ülkesi SSCB ilearasındaki Sarp Sınır Kapımız açılmıştı.

Allah selametini versin Fahrettin Kurt’un Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığıve Enver Hızlan’ın Trabzon Valiliğidöneminde Batum’a ilk ziyareti gerçekleşmiş ve şimdi elektrik aldığımız komşumuza elektrik vermeye başlamıştık.

Sarp Sınır Kapısı’nın açılmasıyla birlikte Sovyet Rusya’nın her bölgesinden, Türkiye’ye insanlar akın etmeye başlamıştı.

Bavul ticareti kapsamında milyonlarca insan ülkemize akmaya başlamıştı.

Bavul ticaretiyle birlikte fuhuş sektörünün zirve yaptığı yıllarda çok yuvalar yıkılmış, aileler dağılmış.

Ahırındaki ineğini, eşinin kolundaki bileziğine kadar yüzlerce vatandaşımızın elde avuçtaki her şeyi bu sektöre gitti.

Aileler parçalanmış, intiharlar artmış ve bir ekonomik çöküntü haline gelmiştik.

Rusya’nın Sibirya’sından tutun da, Özbekistan, Kazakistan, Dağıstanlısına kadar binlerce insan bavul ticareti kapsamında ellerindeki malları tutup getirmişler, buradan alış veriş yapıp ülkelerine geri dönüp satmışlardı.

Nerede ise akıl başımızdan çıkmıştı.

Bir süre sonra gelen turistlere yolunacak kaz gibi baktık.

Fiyatlar bire, ikiye, üçe hatta 10 katına kadar çıkmış. Durumun farkına varan Rus turistler bölgeden kaçmaya başlamış.

Ne zaman yolunacak kaz konumuna düştüklerini hissettiklerinde güneye, hatta daha güneye kaçtılar.

Kendi elimizle kaçırdık.

Ardından yeniden yaşanan çöküntü ve iflaslar birçok esnafın batmasına, ailelerin dağılmasına sebep olmuş.

Yıllarca durup sinek avladık.

Gelen birkaç Avrupalı turistin 50 sentine muhtaç kaldık.

Elindeki içme suyunu bile ülkesinden getiren Avrupalı turistler maalesef o canlılığı bir daha yaşatamadılar.

Sonra Trabzon’a bir vali gelmiş.

Allah Mekânını cennet eylesin.

Vali Recep Kızılcık

Trabzon’a Arap turistleri getireceğim demiş.

Bugünkü Arap turistin mimarıdır desek yerinde olur.

Körfez ülkelerine açılan fuarlar, oradan Trabzon’da davet edilen gazeteciler Türkiye’nin Körfeze açılan kapısı olmuş.

Artık karşılıklı uçak seferlerinin konulmasıyla Körfezülkelerinden turistler Türkiye’yeakın akın gelmeye başlamış.

Dünyayı kasıp kavuran kovit salgını ve pandemi turizmin yeniden ölmesine, dünyanın durur hale gelmesine sebep olmuş.

2 yıllık bir süreden sonra virüsün kırılmasıyla birlikte Arap turistlerin Türkiye’ye gelmesiyle her taraf yeniden canlanmaya başlamış.

İğne atsanız yere değmez.

Trabzon’un, Karadeniz Bölgesi’nin hatta Türkiye’nin dört bir yanı Arap turistlerle kaynıyor. Özellikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Prens Selman ile görüşmesinden sonra günde Trabzon’a 7 uçak dolusu Suudi Arabistan vatandaşı geliyor.

Aman haaaa

Aman haaaa

Fahiş fiyat uygulamasıyla ilgili olarak çok şikâyetler ulaşıyor bize. Trabzon’dayan yana duran iki işletme bile farklı fiyat tarifesi uyguluyor.

Polisiye tedbirlerle ne kadar engellenir bilmiyorum ama yıllar önce Rus turistlerle düştüğümüz duruma düşmemek, iflas etmemek, ekonomiyi çökertmemek için akli selim hareket edelim.

Kaliteli hizmet verelim, fahiş fiyat uygulamayalım ama paralarını da alalım.