Merkeze bağlı Esenyurt köyünde 100 yıldan fazla bir süredir köstere taşı çıkarılan ocaklarda yıllardır kavurucu sıcakta balyoz sallayıp ekmek parası kazanan, 2 çocuğunu büyüten Memişoğlu mesleğinin son ustası.
Bir zamanlar köyde bu işi yapan 150’nin üzerinde ustanın bulunduğu ocağa şimdilerde tek başına giden 53 yaşındaki Memişoğlu, balta, bıçak, nacak gibi kesici aletleri bilemeye yarayan köstere taşını çıkarmak önce toprak yüzeyi kazıyor.

Makineye geçmeden önce çiviler yardımıyla çıkardıkları taşları şimdilerde karot makinesiyle kesen Memişoğlu, kesim işi bittikten sonra eline aldığı balyozla vurarak taşları yerinden çıkarıyor.
Her birin ortalama ağırlığı 50 kilogram olan taşları aracına yükleyip köyündeki atölyesine götüren Memişoğlu, burada belirlenen genişlikte yeniden kestiği taşın gönyesini ayarlayıp ortasını delerek kullanıma hazır hale getiriyor.



“Bu taş iyi bileme yapar”

Şuan bileme taşı çıkardığı ocağın 100 yıldan fazla bir süredir çalıştığını ve bir zamanlar 150’nin üzerinde ustanın çalıştığı alanda şimdilerde tek başına çalıştığını anlatan Memişoğlu, “Tek başıma bu işi götürüyorum. Son usta benim. 150 kişinin yüzde sekseni gitti, yüzde yirmisi var, birkaç kişi de bıraktı en son usta benim. 2 çocuğum var onları da okuttum ikisi de memur. Kazancımı tamamen bu taşla sağladım. Bu taş iyi bileme yapar. Pazarlamasını genelde Karadeniz ve doğu bölgesindeki illerimize gönderiyoruz. Balta, bıçak, nacak gibi kesici aletleri biler bu taş. Bunun yanı sıra yandaki ocakta tırpan ve orak bileme taşlarından da çıkardı” dedi.



“Çok zahmetli ama yine de yapıyoruz”

Makineleşmeden önce taşın üstünü kazma kürekle açıp hafriyatını aldıktan sonra taştaki katlara göre çivileri dizip onlara 1-2 saat balyozla vurup kestiklerini, taşı aldıktan sonra burada terbiyelerini yapıp hayvanlara yükleyip köye götürdüklerini anlatan Memişoğlu, “Karot makinesiyle bu işi yapabilir miyim dedim ve deneyince olduğunu gördüm. Karot makinesiyle kesip, alttan çivisini koyup alıp arabaya yüklüyoruz. Buradan alıp 6-7 kilometre uzaklıktaki köye götürüyorum. Oradaki makineyle tesviyesini, tornasını yapıp hazır hale getirip satıyorum. Çok zahmetli ama yine de yapıyoruz” diye konuştu.



“Talep bitme noktasına geldi”

Baba mesleği olan köstere taşına talebin bitme noktasına geldiğini aktaran Memişoğlu, “Bir günde işte 200 kilogram üzerinde taş çıkarıyoruz. Bu çıkan taşı da terbiye edince 100 kilograma düşer. Bir ustanın günde yapabileceği 100 kilo taş. Bunun fazlası mümkün değil. Kimse yapamaz. Baba mesleğimdir. Babamdan öğrendim ben bu mesleği. Babam yaklaşık 60 sene bu işle uğraştı bende ondan öğrendim. Bu zamana kadar getirdik. Bundan sonra da ben bırakırsam kapandı. Başka yerde yapanda var mı bilmiyorum” ifadelerini kullandı.



“Eşref ustadan sonra daha yapacak usta yok”

Son köstere taşı ustası Memişoğlu’na yardım eden köylüsü 59 yaşındaki Tayyar Bal ise “Burada çok usta çalışıyordu ama zamanla ustalar azaldı. Kimisi öldü, kimisi bıraktı gurbete gitti. Bu iş zahmetli olduğundan dolayı herkes çekip çıktı. Başka yerlerde nasip aramaya başladılar. Zor bir iş. Eskiden bilek gücüyle çalışılırdı. Sabah erken saatlerde yola çıkılırdı. Eşref ustadan sonra daha yapacak usta yok. Bunu bilen usta da zaten çok yok. Bilenler hep gittiler. Bilmeden körü körüne yapılacak bir iş değil bu” şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilisim