KTÜ Farabi Hastanesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi alanında yapmış oldukları ile yurt içi ve yurt dışında pek çok kez gündeme gelmişti. Sağlık turizmi alanında en çok başvurulan bölümlerden biri Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahisidir. Bölümün vermiş olduğu hizmetlerden birisi de Meme Cerrahisi. KTÜ Farabi Hastanesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ümit Naci Karaçal ve ekibi bu alanda önemli cerrahi tedavilere imza atmaya devam ediyor. Prof. Dr. Karaçal “Meme dokusu kadınlar için vücut hatlarını oluşturan estetik bir ünite olmanın yanı sıra bir annenin çocuğunu beslemesinin en önemli aracıdır. Memenin kadınlar için hem fonksiyonel hem de estetik olarak kabul edilebilir nitelikte olması istenmektedir. Bizler Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahlar olarak memenin hem estetik hem de rekonstrüktif işlemlerini uygulamaktayız. Meme büyütme, meme küçültme ve meme dikleştirme gibi estetik işlemlerin yanı sıra meme kanseri sonrası yeniden meme formu oluşturma, içe dönük meme ucunu düzeltme gibi rekonstrüktif uygulamalar da tarafımızca uygulanmaktadır “dedi. Prof. Karaçal, kamuoyunun KTÜ Farabi Hastanesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı’nda yapılan tedaviler hakkında bilgilendirilmesinin önemli olduğunun altını çizdi.
GÜNÜMÜZ DÜNYASINDA HASSASİYET ARTTI
Prof. Dr. Karaçal, Rekonstrüktif Cerrahi işlemler için ise “Günümüzde her 7-8 kadının birinde görülen meme kanseri nedeniyle meme dokusunun çıkartılma işlemi genel cerrahi uzmanları tarafından yapılmaktadır. Meme dokusunun olmaması kadın hastalarımızda estetik kaygılara yol açmaktadır. Bu da ilerleyen dönemlerde psikolojik olarak hastaları etkilemektedir. Alınan meme dokusunun yeniden oluşturulma işlemi birkaç yöntem ile yapılmaktadır. Bu işlemler kanser cerrahisi sonrası aynı seansta uygulanabileceği gibi ileri bir zamanda da uygulanabilmektedir. Meme dokusunun yeniden oluşturulması farklı teknikler ile yapılabilmektedir. Sırt bölgesinden doku getirme işleminin yanı sıra son yıllarda mikro cerrahi tekniklerinin gelişmesiyle özellikle karın dokusu fazla olan hastalarda karın dokusundan meme oluşturulması işlemi de tarafımızca başarıyla uygulanmaktadır. Yapılacak cerrahi işlemin seçimi hastadan hastaya değişmekle birlikte hastaya özel teknikler uygulanmaktadır” diyerek sözlerine devam etti. Vücut estetiği konusunda günümüz dünyasında hassasiyetlerin arttığına dikkati çeken Prof. Dr. Karaçal “Erkek hastalarda meme dokusunun fazlalığı olumsuz karşılanabilmektedir. Hastalar bol giysiler giymeyi tercih edip belirgin meme dokularını gizlemeye çalışmaktadırlar. Jinekomasti denilen bu durum hormonal bozuklukların bir göstergesi olabileceği gibi aşırı kilo alımı sonrası da ortaya çıkabilmektedir. Jinekomasti şikâyeti olan hastalarımızda fazlalık yağ dokusunu liposuction ile azaltabilmekteyiz. Yeterli küçültmeyi sağlayamadığımız bazı hastalarımızda ise meme başı etrafından yapılan küçük kesilerle fazlalık yağ ve gland dokularını çıkartmaktayız” dedi.
