CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun görevlendirmesi ile, 40 kişilik milletvekili, Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu üyelerinden oluşan ekip Trabzon’a geldi.

Giresun ve Ordu’da temaslarda bulunan heyet bugün de Trabzon’a temaslarda bulunmaya devam edecek.

Çalışmalarına başlamadan önce basın toplantısı düzenleyen heyet şu açıklamayı yaptı:

Sayın Genel Başkanımızın görevlendirmesiyle; milletvekili, Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu üyelerimizden oluşan 40 kişilik heyetle başladığımız Karadeniz turunun üçüncü gününde, Trabzon’dayız. Önceki gün Ordumuzun 19 ilçesinde, dün Giresunumuzun 16 ilçesinde vatandaşlarımızın ayağına gittik, sorunlarını dinledik. Bugün ise Trabzonumuzun tüm ilçelerinde, ulaşabildiğimiz tüm vatandaşlarımızla bir arada olacağız. Her gittiğimiz yerde bir dokunup, bin ah işitiyoruz. Vatandaşımız artık, “Nerede bu ülkeyi yönetenler, nerede bu iktidarın milletvekilleri, nerede bu bakanlar. Benim sorunumu kim çözecek?” diye feryat ediyor.  Evet bu iktidar 19 yılın sonunda kendini saraya çıkarmış, ama  illetimizi sorunlarıyla baş başa bırakmıştır. Bu iktidar, kendisine oy veren milletimize sırtını dönmüştür. Artık milletimiz kimin ne olduğunu görmektedir. Ve bu karanlık girdaptan bir çıkış yolu aramaktadır. İşte o çıkışın adresi Cumhuriyet Halk Partisi’dir.

Kaderine terk edilen milletimiz asla yalnız değildir. Bizim tarihi sorumluluğumuz, ülkemizi karanlıktan kurtarıp aydınlığa çıkarmaktır. Değerli Arkadaşlar. Rize’de meydana gelen sel felaketi içimizi yaktı.

Şu ana kadar 6 vatandaşımızı kaybettik, 2 vatandaşımızın ise arama çalışmaları devam ediyor. Dün Sayın Genel Başkanımızın talimatıyla; Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı, Artvin Milletvekilimiz Uğur Bayraktutan ve Trabzon Milletvekilimiz Ahmet Kaya ile birlikte bölgeye giderek incelemelerde bulunduk. Vatandaşımız artık, “bu acılar bizim kaderimiz mi” diye soruyor.

Son 20 yılda sadece Rize’de 70’in üstünde vatandaşımız sel ve heyelan felaketi nedeniyle hayatını kaybetti. İktidara bir kez daha sesleniyoruz: Sel felaketleri bu coğrafyanın kaderi olmaktan çıkarılmalıdır. Bunun tedbirini alacak olan ülkeyi 19 yıldır yöneten siyasi iktidardır. Kuru lafla peynir gemisi yürümez. Kağıt üzerindeki planlarla bu sorun çözülmez. Artık bir an önce eyleme geçilmelidir. Cumhuriyet Halk Partisi olarak, bu sorunun kalıcı çözümü için atılacak her adımı sonuna kadar destekleriz.

Gelin ne gerekiyorsa yapalım ve bu milleti bu acılardan kurtaralım. 

Değerli Arkadaşlar Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Erdoğan bir konuşmasında şöyle demişti: “Milletle inatlaşılmaz, millete rağmen iş yapılmaz” Evet milletle inatlaşmanın sonu hüsrandır. Boğaziçi Üniversitesi’ne Melih Bulu diye bir rektör atadılar.

Öğrenciler istemedi, akademisyenler istemedi ama onlar inatlaştılar. Kayyum rektör “Bu sorun 6 ayda çözülür” demişti, 6 ay dolmadan kendisi gitti, sorun çözüldü. Evet sayın Erdoğan, milletle inatlaşılmaz. Ama siz ders çıkarmıyorsunuz. Doğayla inatlaşıyorsunuz, esnafla, üreticiyle, işçiyle inatlaşıyorsunuz. Şimdi de Kanal İstanbul için inat ediyorsunuz. Milletimiz kuru ekmeğe muhtaç hale gelmişken, milletin parasını kanala gömmek istiyorsunuz. Ancak şunu unutmayın: Kanal İstanbul’un sonu da Melih Bulu’nun sonu gibi olacaktır.

Ha kayyum rektör ha Kanal İstanbul, siyaseten ikisinin de birbirinden farkı yoktur. 

Değerli Arkadaşlar Tüm ülkemizin olduğu gibi Trabzonumuzun da büyük sorunları var. En büyük sorunlarda biri, bu iktidarın bir türlü düzelmeyen fındık politikasıdır. Ordu’da söyledik, Giresun’da söyledik şimdi Trabzon’dan bir kez daha söylüyoruz. Her yıl “Ne olacak bu fındığın hali” demek, üreticinin kaderi midir? Sürekli yerli ve milli olmaktan bahsediyorlar. Kusura bakmayın, üreticiyi yabancı şirketlerin insafına terk etmek, ne yerlilik ne de milliliktir? Türkiye’nin ulusal fındık politikası bir an önce belirlenmeli, bu sorun milletin gündeminden çıkarılmalıdır. Her yerde söylüyoruz: Bu yıl neredeyse yeni hasat mevsimi gelmiş ama hala taban fiyatlar açıklanmamıştır. Trabzon’dan bir kez daha çağrıda bulunuyoruz: Üretici bahçeye girmeden, fındık fiyatı 35 lira olarak açıklanmalıdır.

Bir diğer sorun Karadeniz’in birçok ilinde olduğu gibi, trafik sorunudur. Bu sorunun çözümünde tek çare Çevre Yolu’nun bir an önce yapılmasıdır. Trabzon halkı artık bıkmış, canından bezmiştir. Ordu’da aynı, Giresun’da aynı, Trabzon’da aynı sorun. 21’inci yüzyılda yol çilesi çekmek insanımıza reva mıdır? Trabzon aynı zamanda çok önemli bir ticaret kentidir. Ancak bu iktidar bu şehrin önünü açmamak için adeta inat etmektedir. Ticaretin artırılması için Trabzon Limanı’nın etkin kullanılması konusunda talepler karşılanmalıdır. Ayrıca, Trabzon raylı sistemle Harran Ovası’na bağlanmalı ve ticaretin önü açılmalıdır.

Değerli Arkadaşlar Bugün 40 kişilik heyetimizle Trabzon’dayız. Cumhuriyet Halk Partisi olarak, ülkemizin dört bir tarafında, milletimizle birlikteyiz. Siyasi iktidarın kaderine terk ettiği halkımızın yanındayız. Nerede bir sorun varsa, biz çözüm önerilerimizle oradayız.

Sorunlarımız olabilir ama asla umutsuz olmayacağız. Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları, cumhuriyeti kurarken umutsuz olmamışsa, bizim asla umutsuz olmaya hakkımız yoktur. Bu milletin kaderi yine bu milletin elindedir. Ve bu millet artık bu siyasi iktidarla yollarını ayırmaktadır. Milletimize bir kez daha sesleniyoruz: Sizin hayalleriniz bizim hedeflerimizidir. İlk seçimde inşallah halkımızla birlikte iktidar olacağız. Onlar millete dert oldu inşallah biz derman olacağız. Son olarak bir konunun altını çizmek isterim. Önümüzdeki hafta mübarek kurban Bayramı’nı idrak edeceğiz.  Cumhuriyet Halk Partisi heyeti olarak, şimdiden milletimizin Kurban Bayramı’nı kutluyoruz. Tatil için yola çıkacak tüm vatandaşlarımızdan trafik kurallarına uymasını bekliyor, kazasız belasız yolculuklar diliyoruz. Bunun yanında, vatandaşlarımızdan Covid-19 tehdidine karşı rehavete kapılmamalarını ve tedbirlere uymaya devam etmelerini bekliyoruz. (Haber61)

Editör: TE Bilisim