Belma Satır, yaptığı konuşmada, kurumun, idarenin işleyişiyle ilgili konularda, bağımsız ve etkin şikayet mekanizması olarak önemli bir işlev üstlendiğini söyledi.

Komisyonlarının da ana konusu olan dilekçe hakkının kullanılmasına, KDK’nin ciddi katkı sağladığını belirten Satır, KDK’nin, faaliyet ve önerilerini içeren yıllık raporunu her yıl, TBMM Dilekçe ve İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu üyelerinden oluşan Karma Komisyona sunduğunu, 2016 yılı raporunun da bu çerçevede komisyona iletildiğini aktardı.

Satır, raporu görüşmek üzere gelecek hafta Karma Komisyonu toplayacaklarını, ardından da görüş ve önerilerini içeren raporlarını TBMM Genel Kuruluna sunacaklarını ifade etti.
Kamu Başdenetçisi Malkoç da KDK’nin işleyişi ve verdiği kararların önemli olduğunu vurguladı.

Bütün kurumların millete hizmet için var olduğunu dile getiren Malkoç, idarenin işlerinin daha kaliteli ve işleyişin daha düzenli olması için KDK’nin verdiği kararların önemli olduğunu söyledi.

Şeref Malkoç, geçen yılın aralık ayında bu göreve seçildiğini anımsatarak, belirtilen süre içerisinde raporlarını hazırlayarak sunduklarını bildirdi.

Meclisin anayasa değişikliğine ilişkin kanunu kanunu görüşme sürecini başarıyla tamamladığını belirten Malkoç, “Milletin kararına göre Anayasa şekillenecektir. Eğer Meclisten geçtiği şekilde millet de bunu onaylar kabul ederse, KDK’nin görev ve sorumlulukları daha da ağırlaşacaktır. Biz kurum olarak, Meclisten aldığımız güçle, inşallah bu görevi ifa edeceğiz.” diye konuştu.

KDK’nin yasal ve anayasal çerçevede gereken denetimi yapacağını ifade eden Malkoç, “Milletin gönlü rahat olsun. Türkiye, parlamenter sistemden cumhurbaşkanlığı sistemine geçtiğinde denetim azalmayacak, tam aksine artacak.” dedi.

Belma Satır ise kanunun bu şekliyle referandumdan geçmesi halinde, güçlü bir Meclis yapısı ve bu yapı içerisinde denetim faaliyeti yapan Dilekçe Komisyonun da daha etkin olacağını söyledi.
 
Editör: TE Bilisim