Avrasya Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Doç. Dr. Fadime Eroğlu, toplumumuzda yaygın olarak görülen metabolik hastalıklarda diyet tedavisinin önemini vurgulamak için KTÜ Tıp Fakültesi Çocuk Gastroenteroloji Hepatoloji ve Beslenme Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Murat Çakır’ın konuşmacı olduğu bir konferans düzenledi.
 
Prof. Dr. Murat Çakır, Ülkemizde akraba evlilikleri nedeniyle metabolik hastalıkların görülme sıklığı fazla olduğunu, bu hastalıkların tanı ve tedavisinin toplum sağlığı için önemli olduğunu vurguladı. Metabolik hastalıklardan biri olan galatozemi, şeker galaktozunu metabolize etme özelliğinden kaynaklanmakta olup, galaktoz 1 fosfat uridil transefaz (GALT) enziminin ekliğinden ortaya çıkmaktadır. Galaktozemide galaktoz içeren anne sütü veya laktoz içeren herhangi bir formül içmeye başlandıktan sonra kişide hastalığın semptomları ortaya çıkmaktadır. Galaktozemi hastalığında tedavi diyettir. Hastanın beslenmesinde galaktoz kaynağı çıkartılır yani laktoz kaynağı olan anne sütü kesilir ve hastanın klinik bulguları 24 saat içinde düzelmeye başlar. Metabolik hastalıklardan biri olan Herediter trizonimeni tip 1 hastalığının tedavisinde de diyet çok önemlidir. Ancak bu hastalığın tedavisinde protein diyeti ile birlikte kişiye NTBC tedavisi de uygulanmalıdır.

 
Çakır, Çölyak Hastalığını Anlattı
 
Prof. Dr. Murat Çakır, konuşmasına metabolik hastalıklardan biri olan Çölyak hastalığı ise bir ömür boyu süren tek gıda alerjisidir diyerek devam etti. Çölyak hastalığı buğday, arpa ve çavdarda bulunan gluten proteine karşı anormal immun yanıt sonucu gelişen ince bağırsak hastalığıdır. Çölyak hastalarının beslenmelerinde makarna, pasta, baklava, gofret, simit, gevrek, boyoz vb yemeleri yasaktır. Teknolojik gelişmeler ışığında dahi çölyak hastalığının tek tedavisi diyettir. Hastanın ömür boyu, sıfır toleranslı, glutensiz diyet yapması gerekmektedir. Çapraz bulaşma riskine karşı evde ekmek yapılırken ekmek kırıntıları sıçramamalı, yiyecekler unlu gıdaların kızartıldığı yağda pişirilmemelidir, unlu bir yemekte kullanılan aynı kaşık/bıçak yıkanmadan kullanılmamalıdır. Konuşmacı, çölyak hastalarına tuzlu kuruyemişler glutenle yapıştırıldığını, bu nedenle açıkta satılmayan, teyid veren firmaların tuzsuz kuruyemişlerini yemeleri gerektiği önerisinde bulundu. Ayrıca konuşmacı kenarları kıvırık karton bardakların kıvrık kısımlarında bile gluten olduğunu, kenarları yapışkan mektup zarflarında da glüten olduğundan yalanmamaları gerektiğini belirtti.

Konuşmanın sonunda Doç. Dr. Fadime Eroğlu değerli bilgi paylaşımından ötürü Prof. Dr. Murat Çakır’a teşekkür plaketi ve çiçek verdi.
 
Editör: TE Bilisim