İslam İşbirliği Teşkilatı Ombudsmanlar Birliği Başkanı ve Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, işgalci İsrail güvenlik güçlerinin Mescid-i Aksa’da ibadet eden Filistinlilere yönelik gerçekleştirdiği insanlık dışı saldırılara tepki gösterdi.

Ramazan ayının sonuna yaklaştığımız bu günlerde, insanlığın ortak değeri, Müslümanların ilk kıblesi, üç dinin kutsal şehri Kudüs'te işgalci İsrail güvenlik güçlerinin sivil ve savunmasız Filistin halkına yönelik yapılan insanlık dışı saldırılarını şiddetle kınıyoruz.

İsrail’in insan haklarına aykırı eylemleri sonucunda ibadet eden masum sivil Müslüman Filistin halkı yaralanmıştır. Gazze’ye düzenlenen hava saldırısında çoğu çocuk ve kadın 21 Filistinli şehit olmuştur.

Malkoç: “Kudüs, İnsanlığın Başkentidir.”

Mescid-i Aksa başta olmak üzere Kudüs'teki ibadethanelere yönelik yapılan saldırı tüm insanlığa yapılmış bir saldırıdır. Çünkü; Kudüs İsrail’in değil; insanlığın başkentidir. Kudüs insanlığın kalbidir. Mescid-i Aksa, Filistinlilerindir, bütün Müslümanlarındır.

İşgalci İsrail bu şekilde davranarak sadece uluslararası hukuku ihlal etmekle kalmıyor aynı zamanda insan haklarını din ve ibadet özgürlüğünü de ihlal etmektedir.

Mescid-i Aksa’nın statüsünün korunması, Filistinlilerin uluslararası hukuktan doğan en temel haklarıdır. Buradan geri adım atılması söz konusu olamaz. Filistin halkı yalnız değildir, Mescid-i Aksa yalnız değildir. Müslümanların, hür bir şekilde, hiçbir kısıtlamaya tabii olmaksızın, kutsal mekanları olan Mescid-i Aksa’da ibadet etmeleri en doğal hakkıdır.

“MASUM İNSANLARA YÖNELİK YAPILAN KATLİAMA, ULUSLARARASI TOPLUM NET BİR TAVIR ALMALIDIR. BU, İNSANİ BİR SORUMLULUKTUR.”

İnsanlığın ortak değeri olan Kudüs’te bugün İsrail’in masum insanlara yönelik yaptığı katliam ve hukuksuzluk karşısında, uluslararası toplum vakit kaybetmeden net bir tavır almalıdır. Bu, insani bir sorumluluktur.

Unutulmamalıdır ki, dünya barışının yolu Ortadoğu’dan, Ortadoğu barışının yolu ise Kudüs’ten geçmektedir. Barış ancak toplumsal vicdan, adalet, eşitlik ve hoşgörüyle gelecektir.

İnsan hakları kurumu olan Kamu Denetçiliği Kurumu olarak, geçtiğimiz yıllarda Kudüs’ün statüsüne ilişkin alınan karara tepki göstermiş, dünya ombudsmanlarına ve insan hakları örgütlerine bu kararı protesto eden ve insan hakları örgütlerinin bu durum karşısında tavır almaya teşvik edecek bir mektup göndermiştik.

Türkiye olarak biz her zaman olduğu gibi bugün de masum Filistin halkının yanındayız. İsrail'in, bütün dünyanın gözü önünde uyguladığı insanlık dışı bu katliamı kınıyor, şehit Filistinli kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz.

Dünyada, Ortadoğu’da ve Kudüs’te zulüm yapanlar güçlü görünse de eninde sonunda kazanan hukuk olacaktır, adalet olacaktır, hakkaniyet olacaktır.

Editör: TE Bilisim