Trabzon’un efsane Belediye Başkanlarından Hasan Melek ile Trabzon’a adanan bir ömrü, ticareti, belediye başkanlığı ve eğitimi konuştuk.
 
Trabzon’a  Adanan Bir Ömür

Melek, ömrünü verdiği Trabzon’un eski halini özlemle anlatırken, bu özlemin bitmeyeceğini söyledi. Belediye de yaptığı hizmetleri de aktaran Melek, “Trabzon’da bir çok yenilik benim zamanımda yapıldı. Sinyalizasyonu getirdiğim zaman ne gereği vardı dediler. At arabalarını şehirden kaldırdım. At arabaları bu şehre yakışmıyordu” diye konuştu. İşte Hasan Melek ile yaptığımız sohbetin özeti:

Çömlekçi Ve Değirmendere

TAKA: 1930’lardan 2020’lere Trabzon’u, eski  ve yeni Trabzon’u bize anlatırmısın?


HASAN MELEK:
Trabzon’da yaşayan biri olarak eski Trabzon’un özlemi benden hiç gitmedi. 1933 senelerinde çocuktum. O zamanlar Trabzon’da Çömlekçi ve Değirmendere’de 5-10 tane dükkan vardı. Başka da yerleşim yoktu. Hep tabyaydı. Trabzon’un Ticaret Merkezi Değirmendere’ydi. İran’dan deve kervanı ile oraya yük taşınırdı. Kervanlar oraya gelirdi. Kervanlarla gelenler orada develere de hamur yoğururlardı. Bizde onları seyrederdik. O zamanlar ticaret çok gelişmişti. Tamamen Avrupa ve Amerika’dan iş yapan firmalar vardı. İstanbul ile pek iş yapılmazdı. 12 tane konsolosluk vardı. Amerika’dan İtalya’dan gemilerle mallar gelirdi.

Sosyal Faaliyetlerde Hep Oldum

TAKA: Yaşamınızın her döneminde Sosyal faaliyetlerin içinde biri oldunuz, ne diyeceksiniz?

HASAN MELEK: Şimdi ki Ziraat Bankasının olduğu yerin içi çok amaçlı salon haline gelmişti. 1940’lı yıllarda Trabzon’da opera vardı. Trabzon halkından sahneye çıkanlar vardı. Çok güzel oyunlar oynanıyordu. Orada bir süre çalıştım. 1953 yılında Melek Ticaret olarak ticarete başladık. Ticaret hayatından önce sosyal faaliyetleri sürdürdüm. Bazı yerlerde çalıştım. Yapı olarak sosyal faaliyetleri seviyorum. Ağırlıklı eğitim üzerine yoğunlaştım.

Çok Partili Hayata Geçiş Sancılıydı

TAKA:Tek partili sistemi de yaşadın, çok partili sistemi de?

HASAN MELEK: Çok partili döneme 1946’da yapılan seçimle geçildi. Halk Partisi iktidarda kaldı. 1950’de yapılan seçimde Demokrat Parti iktidara geldi. Halk demokrasinin ne olduğunu bilmeden demokrasinin içine girdi. Her şeyin olduğu gibi demokrasinin de bir bedeli vardır. Toplum yararına koyulmuş kurallarda herkesin istediği gibi hareket edemezsin. Biz toplum olarak demokrasiye hazır değildik. NATO kurulduğu zaman bize şunu dediler; ‘tek parti olunmaz, çok partili döneme geçeceksiniz’ bizde mecburen çok partili döneme geçtik. 1950’de de Demokrat Parti iktidara geldi. Dış güçlerin bir ülkeyi parçalamak için şöyle bir metotları vardır. O ülkedeki etnik grupları çoğaltırlar. Onları birbirine düşürüp parçalarlar. Dış güçler hiçbir zaman bizi kendi halimize bırakmamışlardır, nitekim Menderes ve arkadaşları idam edildi.


Şehre Adapte Zordur

HASAN MELEK: Trabzon’a  dışarıdan gelen çok azdı. Eğitim ve kültür düzeyi de yüksekti. Zamanla işsizlik başlayınca yatırım da olmayınca insanlar Trabzon dışına kaçmaya başladı. Boşalan yeri de kırsal kesim ve yakın vilayetten gelenler oluşturdu. Şehre adapte hemen olunmaz. Şehre gelen insanlar birkaç kuşak geçecek ki ondan sonra şehir hayatına intibak etsin. Her şeyin bir bedeli olduğu gibi büyükşehirde yaşamanın da bir bedeli vardır. Buda nedir toplum yararına koyulmuş kurallara herkes uyacak. Kim uyduracak?  Yerel yönetimler. Yönetimlerde görev yapmayınca halkı kendi haline bırakınca halk istediği gibi hareket etti. Bugünkü bir çok işgaller şunlar bunlar tamamen yönetimlerin hatasıdır. Eskiden Trabzon, İstanbul’dan sonra gelen ikinci sıradaki şehirdi. Bu hem ticarette hem de eğitimde de böyleydi. Vatandaş her şeyi ister. Talepler modern şehircilik anlayışına göre olmalıdır.

Yaylanın çimeni nerede?

TAKA: Canını en çok sıkan nedir?


HASAN MELEK:
Sevgili Yusuf, çok güzel bir soru. En çok canımı sıkan ne biliyormusun? Değirmendere’nin etrafındaki yapılaşma. O dere kendimi bildim bileli kaç kez taştı ve yatağını temizledi. 1990 yılında yaşadığımız büyük felaket var. Bunları unutuyoruz. Değirmendere’nin etrafında bir kentsel dönüşüm şarttır. İkincisi ise yaylalarımız. O ne öyle? Yaylaların çimenini görmek mümkün değil. Hayvanların otlak alanlarına bile dükkan yaptık, ev yaptık. Betonlaştırdık. Beni en çok üzen iki konu budur.

Başarı Ekip İşidir

TAKA: Büyükşehir Belediye başkanına ne önerirsin?

HASAN MELEK: Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu’nu rahat bırakırlarsa, görevine müdahale etmezlerse bir çok sorunu çözeceğine inanıyorum. Başarı bir ekip işidir. Ekibini kursun gördüğü aksaklıkları düzeltsin. Başkan, müdahaleyi toplum adına yapıyor. Kimse sesini çıkarmasın. Hizmet daima topluma yapılır, kişiye hizmet olmaz.

Başkan Kararlı Olacak

TAKA: Trabzon şehirleşmeye çalışırken nerede yanlış yapıyor?

HASAN MELEK: Ben, belediye başkanlığına isteyerek gelmedim. Benim bir düzenim vardı. Şehrin geleceğini sana bıraktık dediler. Trabzon’da bir çok yenilikler benim zamanımda yapıldı. Sinyalizasyonu getirdiğim zaman ne gereği vardı dediler. At arabalarını şehirden kaldırdım. At arabaları bu şehre yakışmıyordu. O günleri yaşayanlar bilir. Kimsenin cesaret edemediklerini yaptım. En sonunda belediyeyi mahkemeye verdiler ama sonuç alamdılar. Türkiye’de bir ilk daha sigara izmaritini sokağa atanlara ceza yazdım. Sokaklar da her taraf sigara izmariti. Halkın sağlığını istiyorsak, toplumun sigara içmesini öğrenmesi lazım. Belediye işgaliye parası alacak diye her sokak kahve olmuş. Trabzon’a layık olmaya çalışmalıyız. Modern şehirlerde böyle her köşe başında kahve yok. Sokaklar sigara izmaritinden geçilmiyor.



Trabzon Betonlaştı

TAKA:Trabzon’u yeşil buluyormusunuz?

HASAN MELEK: Modern şehirylerde kişi başına düşen yeşil alan 15-20 metrekaredir. Trabzon’da 3 metrekareye kadar düştü. Trabzon hep betonlaştı.  Ben bir çok yere şehir parkı yapmıştım. Parkların içinde hayvanat bahçesi de vardı. Öğrencilerin gezip hayat bilgisi dersini yapacağı alan oluşturdum. Her şey küçükten başlar. Benim yaptığım yeşil alanlar Restaurant, bina, AVM oldu. Burada insana mı yatırım yapıldı yoksa para mı tatlı geldi. İnsana değer verilmedikten sonra paranın bir kıymeti yoktur. Bizim projelerimiz devam etseydi, Trabzon bugün fevkalede güzel olacaktı. Sayın Cumhurbaşkanının bugün yaptığı millet bahçelerini ben de daha önce yaptım.

Eğitim, Eğitim, Eğitim

TAKA: Türk Eğitim Vakfının Başkanlığını yaptınız; eserler bıraktınız?

HASAN MELEK: Her şeyin başı eğitim. Eğitime ömrümü verdim. Trabzon’un bir çok sosyal faaliyetlerinin içinde bulundum. Toplumda eğitim eksikliğini gördüm. 1990 yılında Vehbi Koç’a bir mektup yazdım. Türk Eğitim Vakfı’nın Trabzon’da kurulmasını sağladık. Maddi imkanı olmayan çalışkan çocukları okutarak topluma kazandırdık. Bunu siz yapmazsanız başka güçler başka amaç için yapıyordu. TEV Türkiye’de çok güzel faaliyetler yaptı. 90’dan 92’ye kadar bu işleri kendi iş yerimde kendi personelimle yaptık. Sonra TEV’e bir yer tuttuk. Bağış olarak bir araç aldım. 3 personelle eğitime destek vermeye başladık. Başarıyı görünce genel merkez bize de destek oldu. Samsun’dan Kars’a kadar bize görev verdi. Sonrasında Trabzon’da TEV’e bir bina ve bir yurt kazandırdık. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum.