Salgın hastalık Covid’in her şeyi belirlediği gibi futbolu da belirleyen yine o oldu.

Futbolun seyircisiz nasıl bir anlam ifade etmediğine bütün dünya bir kere daha tanık oldu.

Böyle tadı tuzu olmayan bir mücadeleden kendine özgü bir sonuç çıkacağı kaçınılmazdı.

Nitekim şampiyonluk ve düşme son haftaya kalmış olmasına rağmen beklenildiği gibi sonuçlandı.

Bizim açımızdan Alanya ve Fener maçını kaybedince kaderimiz adeta dördüncülük olarak çizildi ve dördüncü olduk.

Ligin ilk haftalarına bakıldığında alınan büyük kupa ile dördüncülüğü başarısız sayamayız.

En azından benim için öyle.

Yine bizim açımızdan yıllar önce Gençlerbirliği’nin Trabzon’a gelip maça çıkmayarak hükmen yenilgisi averaj olarak bize yetmediği için o yıl lige biz değil Kayseri çıkmıştı.

Tarih bu kez Gençler’in kaderi bizim elimizden geçince kümeye düşen o kümede kalan Kayseri oldu. Atalarımız ne demiş bu dünya yapma bulma dünyasıdır eden aradan kırk yılın üstünden bir süre geçmiş olsa da mutlaka bir şekilde karşılığını bulur nitekim de buldu.

Sevgili okurlar bana göre önümüzdeki sezon bugünden bizim için başlamış olmalı.

Hoca avantajını da dikkate alırsak önümüzdeki sezon transfer çalışmalarını sezon başı çalışmalarına yetiştirmek üzere planlamamız şarttır.

Önümüzdeki sezon hedeflenen duruma göre eksik alanlar belli bir kalite ile takviye yapılıp takım hazır hale getirilmelidir.

Bu konuda yönetimin bunu hocası ile devre arası tecrübeyi de dikkate alarak rahatlıkla başaracaklar diye düşünüyorum.

Sonuç olarak pandeminin gölgesinde seyircinin takımına hiç katkı yapamadığı bir ortamda alınan sonucu (her ne kadar şampiyonluk dışındaki başarı sayılmasa da) başarılı bulanlardanım.

Bütün umudum devre arası transfer başarısını hoca ile tekrar başarabileceklerine olan güvenimdir.

Bu yapıldığı takdirde bu sezondan aldığımız dersleri de ilave edersek sezonun kayıp değil kazançlı bir sezon olduğunu rahatlıkla söyleyebileceğiz.

Beklentim budur.

İyi tatiller.