Trabzon toprakları lider yetiştirmeye müsaittir.

Ekrem İmamoğlu hem babadan hem de rahmetli amcasından siyasetçi.

Pazarkapı mahallesinde büyümüş ve okumak için gittiği İstanbul’da tutunmuş merkez sağ kökenli Başkan.

Yakın çevresi, kuruluşundan hemen sonra AK Partiye önermiş, ancak olmamış.

İmamoğlu’nun Gümüşhane ve Bayburt ziyaretleri öncesinde Trabzon’da bir basın buluşması organize edildi. Ramada oteldeki buluşmaya gelişi ve girişteki hediye takdimi dikkat çekici idi.

Basın toplantısına geçildi. Muhtemelen Trabzon örgütü organize etmiş. U şeklindeki masa ve içinde basın mensupları, dışında ise partililer konuşlandı. Bölgenin dört bir yanından Başkanlar geldiğini de söyleyebiliriz.

Oturma düzeninde Ekrem İmamoğlu’nun yanında il başkanı Ömer Hacısalihoğlu ile Milletvekili Ahmet Kaya vardı.  Ortahisar gibi büyük bir ilçenin CHP Başkanı Fatih Suat Oyman’ın da oraya alınması gerekirdi.

Bunlar ilk buluşmalarda yaşanan olası eksiklikler.

Trabzon basını ağırlıklıTrabzonpor’un 2000 kongresi ve sonrasındaki süreçten tanıdığı Ekrem İmamoğlu’na sorularını yönetti.

İstanbul Belediye Başkanı konuşmasının girişinde yaptığı değerlendirmede ‘Trabzon hassasiyetlerini her zaman önde tutarım’ dedi.

-‘HDP ile sıcak ilişkileriniz var. Trabzon'un HDP ile ilişkileri sıcak değil. İl örgütü kuramadığı tek yer. Bu ilişkinizi Trabzon sosyolojisi ile nasıl bağlaştırabiliyorsunuz?’ şeklindeki sorusu üzerine İmamoğlu şu cevabı verdi: ‘Kurduğum ya da kuracağım her ilişkiyi ki, derecesini de ben bilirim, ben planlarım. Kurumsal ilişkilerin tek şartı vardır. Vatanımızın ve milletimizin birliği, beraberliği, bütünlüğü bayrağımızın dimdik ayakta duruşu. 84 milyon insanımız duruşu tek bir tanesinin bile hukuksuzluğa uğramayacağı bir ülke var etme konusuna katkı sunmakla alakalıdır. Bugüne kadar popülizm ile siyaset yapmadım. Birilerinin suyuna giderek de siyaset yapmadım. İnandığım doğrudan da vazgeçmedim. Bu yönümle bilinmemi isterim. Kanunen ülkenin siyasi partisi olan ve TBMM’yi dahi yöneten, bireyi olan bir siyasi parti ile yaptığım makul siyasi görüşmelerin Trabzon kentinde vatanını milletini bayrağını sevenlerin garibine gitmeyeceğini düşünüyorum.’

Cumhurbaşkanı adaylığı sorusu da geldi.

Bu soruyu yine yuvarladı, İstanbul’a hizmet dedi, adaylığının adresi olarak da iki Genel Başkanı gösterdi.

Bu dönem ama başka bir dönem kesinlikle Ekrem İmamoğlu Cumhurbaşkanı ve CHP Genel başkanlığına adaydır. Hem etrafı bunu söylüyor hem de kendi vücut dili. Halen adaylığın Kemal Kılıçdaroğlu’nda sekerek kendine geleceğini düşünüyor. Kılıçdaroğlu ve Meral Akşehner’in birlikte kendisini çıkarmasını bekliyor.

İmamoğlu’nun İstanbul’u kaybetme pahasına o koltuktan bir ilerisini planladığını görmek mümkün. Basın toplantısında Trabzon Lisesinden, Trabzon eski Belediye Başkanı Orhan Karaklulukçu’dan bahsetti ve uzun vadeli bir lider adayı, profili çizdi.

Boztepe tünellerine eleştiri getirdi. Başkan Trabzon’da yaşamadığı için söylemiştir diyorum. Boztepe tünellerinden geçecek olan yol kentin trafik problemini çözecek.

Metropol kentlerde yollar nerede ise  binaların içinden geçiyor.

Evet Viyadüklerin görüntüsü hoş değil. Ama Çömlekçi dönüşümü ve viyadüklerin bulunduğu bölgeye yönelik yeşillendirme çalışmaları bittiğinde görüntü kirliliği ortadan kalkacaktır

Doğa önemli. Ama insan yaşamını törpüleyen sorunları çözmek için yollar da önemli.

Siyasette vefa vardır.

Ekrem İmamoğlu, Özkan Sümer’in mezarını kısmen anıtmezara dönüştürdü.

Ve ‘cenaze merasimini becerip yapamadık’ dedi, hayıflandı.

Sevgili okurlar,

Nereli olursa olsun oy peşinden giden herkesin tavrı aynı! Ekrem İmamoğlu da öyle. İstanbul ve İstanbul takımlarının dengesini de tutuyor!

Duayen yazar İhsan Öksüz’ün kendisine takdim ettiği 3 kitap oldu.

İkisi Kenan İskender ve  Özkan Sümer’in hayatı. Birisi de 2011 şike sürecini anlatan kitabı. İmamoğlu, 3 kitabı aldı ve şike kitabını iki kitabın arasına sıkıştırdı, açmadı.

Bütün liderler ve lider adayları aynı: ‘Denge siyaseti!’