Baba: Evladım seni çok özledik nerelerdesin?
Evlat: Çok işim var baba
Baba: Seni arıyoruz, ulaşamıyoruz yavrum.
Evlat: Toplantılarım var baba.
Aradan bir süre geçti.
Evlat babasını arar, telefonu komşusu açar.
Karşısındaki ses
“Evladım babanız vefat etti. Son sözleri de evladım toplantıdadır, rahatsız etmeyin, beni toprağa siz verin” demek oldu.

Dünyadaki hiç bir şey evlattan  daha can değildir.
Hiç bir şey ama hiç bir şey evlat kadar güzel değildir.
Hiç bir koku evlat kokusu kadar güzel değildir.
Evlat kokusu cennet kokusudur derler.
Evlat insanın gözünün bebeğidir
Meğer Can'dan öte bir Can daha varmış ve onun adı evlat'mış.
Evlat böyle bir şeydir işte.
Evlat candır
Yüreği yaşatan heyecandır
Evlat hayattır
Hayatın anlamıdır, manasıdır
Hayattaki tek en değerli ve en özel varlıktır o
Gözümüzden sakındığımız
Arkasından baktığımız
Geceleri uykusuz kaldığımız
Okşamaya doyamadığımız
Sevmeye kıyamadığımız
Bakarken özlediğimiz
Ağlamasına dayanamadığımız
Hasretinden yanıp tutuştuğumuz
İçimizden ve aklımızdan hiç ama hiç çıkaramadığımız
Evlat  işte böyle bir şeydir.
 
Sahi evlat neydi tam olarak
Korktuğun yer,
Canının en tatlı yeri
Baktığın gözün
Tuttuğun ellerin,
Yürüdüğün ayakların
Yemeğin, suyun, nefesin
Ona gelmesin bana gelsin tüm acılar dediğin tek varlık.

Bir babanın gözyaşını gördüm.
Ezilip derdini anlatı dinledim
Kendi genç ruhu yaşlanmış.
Saçları bembeyaz derdi dağ
Dedi yaktı canimi evlat hasreti.
Gururla büyütmüşüm evladımı
O gitti kaldım yetim ben
Evlat hasreti görmesin kimse
Baba olmak kolay değil yüreği böyle ayrılık kaldırmaz
Bahar gelir döner tekrar kışa
Baba gönlü ağlar gece gündüz kan
Kimseye evlat hasretinde kalmasın
Evlat acısına yürek dayanmaz
Koskoca ümitler yıkılmış kararmış yüreği yanıyor.
 
Evlat gülümsemesi, tıbbın henüz keşfedemediği en kıymetli ağrı kesicidir. Rabbim acılarını göstermesin.