Bayram namazı olsa camilerde kılınamayacak korona virüsü önlemleri nedeniyle ki cemaatle namaz kılmak yasak.
 
Fakat VIP Cuma Namazı ve VIP Koronalı Cenaze Namazı derken şimdi de, Kilise’de VIP Ayin de gördük.
 
Mardin’de Kırklar Kilisesi'nde Paskalya Bayramı Kutlaması yapılmış ve fotoğraflarla medyada.
 
Çok büyük bir hata bu sefer de Kilise’de de yapılmış.
 
Kilise’deki böyle bir kutlamaya korona virüsü önlemleri nedeniyleizin verilmemeliydi.
 
Çekilen fotoğraflara bakarak; “Nerde sosyal mesafe?” diye bir yetkili soramıyor mu? Kapalı ortam, maske bazılarında yok ve sosyal mesafe ise ihlal edilmiş. Başka şeyler de olmuştur içerde.
 
AB ülkelerinin birçoğunda ve dünyanın değişik ülkelerinde  korona önlemleri nedeniyle Kilise’de böyle ayinlere izin yok.
 
Önlemleri delen böyle VIP uygulamalara artık son vermeliyiz. İzin verilirken böyle ortamların oluşabileceği de öngörülmeli.
 
Bakalım bu Kilise’de ve diğerlerinde Paskalya kutlama ayinlerine katılanlardan korona virüsüne kaç kişi kurban verilecek?
 
Çoğu ülkede 2 kişi, 5 kişi veya 10 kişinin üzerinde insanın birarada bulunması yasak.
 
Toplanma ortamı korona virüsüne daha kolay yayılma imkanı sağlıyor.
 
Kuzey İtalya’ya Şubat ayında tatile giden tatilciler dönüşte virüsü ülkelerine yaydılar.
 
Fransa'da Şubat ayında Mulhouse kentindeki bir kilisede düzenlenen dini toplantının binlerce korona virüs vakasına neden olduğu yazıldı.
 
19 Şubat gecesi İtalya’da oynanan Atalanta - Valencia futbol maçına giden 3 000 İspanyol taraftar, oradan kaptıkları korona virüsünü İspanya’ya yaydılar.
 
Tebliğ Cemaati'nin Malezya'nın başkenti Kuala Lumpur'daki bir camide Mart ayında düzenlediği ve 10 binin üzerinde katılımcının 4 gün boyunca birarada bulunduğu uluslararası toplantının birçok ülkede korona virüsü yayılmasına neden olduğu yazıldı ki dünyanın değişik yerlerinden yurttaşlarımızdan da bu toplantıya katılanlar vardır.
 
Hindistan’da da, Sihler 6 gün boyunca festival yapıyorlar. Sonuçta 40 bin kişi karantinaya alınıyor.
 
İran’da virüsün yayılmasında yine dini toplantıların etkisi var.
 

Umre’yi zaten konuşup, duruyoruz.
 
Daha birçok böyle örnekler var.
 
Cami de kapalı Kilise’de! İbadethaneler dünyanın birçok ülkesinde kapalı. Yasaklar varsa herkes için geçerli.
 
Camide Cuma, Kandil namazları yoksa; Kilise’de de ayin olmaz bu koronalı ortamda.
 
Kilise’de özel VIP Ayin olmuş bu aynen Diyanet’in VIP Cuması gibi ki burada maske ve sosyal mesafe ihlali daha fazla.
 
“İçişleri Bakanımız göreve” diyeceğim ama yine çok geç!
 
Korona böyle ortamları çok seviyor ve kolayca  yayılıyor.
 
Böyle aktiviteler koronaya bir çeşit ‘kafa atma’ eylemleri ki atanların sonunu da, görüyoruz.
 
“Bana korona virüsten birşey olmaz!”, diyenler; hem kendi hem de insanların hayatları ile oynuyorlar.
 
Şunu da belirteyim; böyle ayinlere izin vermemekle bize laf gelmezdi AB’den veya başka bir yerden.
 
Cübbeli bile ‘Halidiye Kolu’na zebanilerin bile birşey yapmayacağını önceden söylüyordu ama korona virüsü için aynı şeyi söylemiyor ve “Dikkatli olun, devletin koyduğu yasaklara uyun!”, deyip duruyor. İlaveten Cübbeli, Cuma ve cemaatle kılınan namazların yasaklanmasının 2 hafta daha önce gerektiğini de belirtiyor ki o zamanlar en çok ben çırpındım bunun için.
 
Son sözüm; yasaklar herkes için hiç taviz verilmeden uygulanmalı.