Japonya’ya her yolculuğumda uzun zaman geçirmeden yapamadığım, beni etkileyen, tarihte yolculuk yapmamı sağlayan, asil duruşunu hiç bozmadan günümüzde de varlığını koruyan bir şehirdir Hiroshima; Japonya’nın kalbini attığı yerdir.

İLK AKLA GELİR

Atom bombası denildiğinde akla ilk gelen diyardır; acı ve hüznün birbirine karıştığı, küllerinden yeniden doğmuş, dünyanın ilgi odağındaki şehirdirHiroshima. Kolay mı; nükleer saldırıya maruz kalmak ve bombalamanın bıraktığı radyasyonun etkilerini yıllarca taşıyanlara tanıklık etmek.

“Geniş Ada” anlamına gelen ve Seto İç Denizi’nde kıyısı olan bir liman ve sanayi şehri olan Hiroshima, her ne kadar atom bombası ile anılsa da Japonya için en önemli merkezlerden biridir; Japonya’nın gözbebeğidir.

O SABAH

O sabah herkes mutlu kalkmıştı yatağından Hiroshima’da; bir insanlık dramının yaşanacağını, gündüzün geceye mahkum edileceğini bilmeden. O gün, hayatın durduğu, Japonya’nın atardamarının kesildiği tarihtir; 6 Ağustos 1945 saat 08.15. Amerika Birleşik Devletleri tarafından “Little Boy” isimli atom bombasının atılmasıyla, on binlerce insanın yok olmasına ve hayatta kalanların ise yıllarca süren bir felaketin başlangıcıyla karşı karşıya kalmasına şahitlik eden talihsiz diyardır Hiroshima. Nara, Kyoto ve Osaka’ya yakın mesafede bulunmasına rağmen, Tokyo’dan kilometrelerce uzak olsa da, hızlı tren Shinkansen ile keyifli ve konforlu bir yolculuktan sonra varılır Japonya’nın Chuugoku Bölgesinin en büyük şehri Hiroshima’ya.

BARIŞ ANITI

Şehre vardığınızda gelişmiş bir sanayi şehri ile karşılaşırsınız; ta ki “Hiroshima Barış Anıtı Parkı” na gelene kadar. Yıllar geçmesine rağmen her yıl 6 Ağustos’ta tören yapılır bu parkta; savaşın izlerini silmeyerek, gelecek nesilleri bilinçlendirircesine. Parka girildiğinde, bombalamaya adeta direnmiş, zarar görmesine rağmen nehrin kenarında orijinal haliyle bırakılmış, şehrin adeta sembolü olan “Atom Bombası Kubbesi” karşılar sizi. Tarihe güçlü bir şekilde tanıklık edercesine dikkatleri üzerine çeker. Umudun bir simgesidir; acının direnişidir bu bina.Savaş mağdurları anısına, içerisinde sürekli olarak meşale yanar; hiç söndürülmeden.

“Barış Anıtı Parkı” adeta kucaklarcasına çevreler binayı. İçinden geçen nehir ile görsel bir şölen sunar ziyaretçilerine. Nükleer saldırıda hayatını kaybedenleri hatırlatan bu park, sonsuza kadar barış anlayışını simgeler.

Barış Parkı’nda bulunan,ilk yakıldığı andan itibaren kesintisiz olarak yanmaya devam eden Barış Meşalesi, çalındığında parkın her noktasından sesi duyulan Barış Çanı ve bombalamanın tüm etkisini derinden hissettiren Barış Anıtı Müzesi, tarihte yaşananların engüçlü ispatlarını sunar ziyaretçilerine. Eski fotoğraflar, yanık kıyafetler, bombalama anında nefesi kesilen saatler, kırık gözlükler; patlamanın derecesini ve etkisini gözler önüne serer bu müzede.

ÇOCUKLARIN ÖYKÜSÜ

Müzeden çıktıktan sonra elinde bir turna kuşu maketi tutan kız çocuğu figürü ile kendini gösteren “Çocuk Barış Anıtı,” bombalamada yaşamını yitiren tüm çocukların anısına inşa edilmiştir.Bombanın çevreye yaydığı radyasyon nedeniyle yaşamını yitiren ”SadakoSasaki” nin gerçek yaşam öyküsünü dillendirir bu anıt. Atom bombasının bıraktığı izlerden yürek burkan bir tanesidir Sadako’nunhikayesi.

Bombanın atıldığı yere 2 km uzakta oturan ve o zaman 2 yaşında olan SadakoSasaki ve ailesi faciadan kurtulur. Fakat 10 yıl sonra radyasyonun etkisiyle Sadako hastalanır. Kağıttan, 1000 adet, sağlığı ve uzun yaşamı simgeleyen turna kuşu yaparsa iyileşebileceğini söyler insanlar Sadako’ya. Büyük bir umutla yapmaya çalışsa da sadece 644 adet tamamladıktan  sonra hayata veda eder Sadako. Bugün dünyadaki çocuklar, geri kalanını Sadako için tamamlamaya hala devam etmektedir. 1000 adet turna kuşu yıllarca defalarca hazırlanmakta ve anıtın etrafındaki camekanlarda sergilenmektedir.Tüm dünyayı derinden etkileyen Sadako, büyük bir trajedinin kahramanı ve direnişin sembolü olarak anılmakta tarih boyunca. O günden sonra da turna kuşu barışın ve nükleer silahsızlanmanın sembolü haline gelmiştir.

Parkın tam merkezinde, bombalamada hayatını kaybetmiş olanlar için yer alan bir anıt mezar ve üzerinde eyer biçimine sahip olan, Atom Bombası Kubbesi görülebilecek şekilde yapılanbir kemer yer almaktadır. Her yıl 6 Ağustos da burada görkemli bir tören yapılmakta ve her gün aynı yere taze çiçekler koyulmaktadır.

Tarih kokan sokakları yanında kendine özgü doğal güzellikleri, tarihi tapınakları, kalesi, adası  ve bahçeleri ile de bir sanat abidesidir Hiroshima.

Barış Anıtı Parkı’ndan sonra görülmesi gereken en önemli yerlerden birisidir “Hiroshima Kalesi.”

1620 yılında Edo Dönemi’nde yapılan “Shukkeien Bahçesi,” endemik ağaçları, taş köprüsü ile cennetten bir köşedir.

DÜNYA MİRASI ADADAYIM

1996 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınan “Miyajima Adası,” Hiroshima’ya feribotla 10 dakika mesafede yer alır. Japonya’nın en güzel manzarasına sahip üç yerinden biri olan ve adeta kutsanmış bir ada olan Miyajima Adası, Hiroshima’nın batısında bulunan bir iç deniz olan SetoInland Denizi’nde yer alır.

Yanımda tripodum,üzerinde fotoğraf makinam ilekağıt ve kumaş yemeyi seven değerli ada sakinleri “geyik” arkadaşlarla bütünleşmiş bir şekilde huzur içinde deklanşöre basarken, o kadar konsantre olmuşum ki,  bir geyik arkadan sessizce yaklaşıp, tam pantolonumu ısırırken son anda farkına varıp bağırmamla, tüm ziyaretçilerin dikkatini üzerime toplayıp zıplamamın bir olduğunu asla unutamam. Bu bağlamda ara sıra tedirgin olsanız da geyiklerle iç içe huzur dolu bir atmosfer sunar size bu ada.

“Tapınak Adası” olan Miyajima Adası’ndaki en önemli tapınak olan “ItsukushimaShinto Tapınağı,”en büyük kapısı O-Torii ile birlikte tüm görkemiyle karşılar sizi. 60 ton ağırlığındaki kapı, kendi ağırlığıyla ayakta durarak denize meydan okumakta ve tüm heybetiyle tapınağı temsil etmektedir. Miyajima Adası, Gel-Git olayının yaşandığı nadir yerlerdendir ve bundan dolayı, büyüleyici mimarisiyle tapınak, “Yüzen Tapınak” olarak da anılır. Sular çekildiğinde kapının ayaklarından daha ileriye gidebilmek mümkündür; sular geldiğinde ise suyun üzerinde yüzüyormuş gibi görünen kapı, adanın simgesi haline gelmiştir.

HAYATI ANLAMAK İÇİN HİROŞİMA

MitakiDera Tapınağı,  Fudoin Tapınağı, Daiganji Tapınağı,Daishoin Tapınağı, Toyokuni Tapınağı, Goju-no-to (5 katlı Pagoda), Tahoto Pagoda, Misen Dağı, Momijidani Park, Hiroshima’nınMiyajima Adası’ndaki görülmesi gereken diğer yerlerdendir.

Barış içinde yaşamanın önemini anlamak, manevi atmosferi ile ruhunuz dinlendirmek, sanatın tarihle bütünleşmesine tanıklık etmek için Hiroshima’ya gitmenizi tavsiye ederim.

Yazı ve fotoğraflar: Prof. Dr. Zerrin Şentürk

Editör: TE Bilisim