Piyano sanatçısı Nazlı Hacıalioğlu ve Opera sanatçısı Defne Aydın’ı geçtiğimiz sezon Trabzonspor için besteledikleri marş ile tanıdık. Kendi tarzlarında yarattıkları marş ile gördüğümüz iki sanatçıyı, Trabzonspor Dergisi’nin bu ayki sayısında konuk olarak daha da yakından tanıyoruz.

Öncelikle bizlere kendinizi tanıtır mısınız?

Nazlı Hacıalioğlu: Ben Nazli Hacialioğlu. Piyano sanatçısıyım. Üniversiteye kadar eğitimimi Bilkent Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi‘nde tamamladim. Sonrasında eğitimimin devamı için Avusturya‘ya Viyana’ya geldim. Burada kaldım. Viyana‘da yaşıyorum. Avrupa‘da konserlerime devam ediyorum.

Defne Aydın: Opera sanatçısıyım. Trabzon Sürmeneliyim. İstanbul ve Ankara’da büyüdüm. Ankara Üniversitesi Devlet konservatuvarında Opera okuduktan sonra Master’ımı Avusturya Eisenstadt şehrinde J. Haydn Konservatuvarında tamamladım. Yaklaşık 6 yıldır Viyana’da yaşıyorum. Avrupa’nın çok önemli salonlarında temsiller ve konserler yaptım. Viyana’nın en önemli salonlarında konserler vermeye devam ederken yeni projelerle seyircilerle buluşmaya hazırlanıyorum.

Şu an stüdyo kayıt çalışmalarının devam ettiği “klasik albüm” hazırlıklarımı dünyanın en önde gelen isimlerinden birisi olan aynı zamanda “Wien Staatsoper” piyanisti olan James Pearson ile sürdürmekteyiz. Aynı zamanda Viyana’da “Academia Musica” da öğrencilerimle stil ve şan tekniği üzerine çalışıyorum. Yeni dönemde yeni proje ve etkinliklerle sanatseverlerle çok yakında buluşmak için sabırsızlanıyorum.

Sanatçı olmak çocukluk hayaliniz miydi? Yeteneklerinizi keşfetmeniz ve devamında ilerletme serüveniniz nasıl gerçekleşti?

Nazlı Hacıalioğlu: Altı yaşımda annemin yönlendirmesiyle piyano çalmaya başladım. Çok iyi hocalarla çalıştım. Fazıl Say’ında hocası olan Kamuran Gündemir ile iki yıl çalışmalarıma devam ettim. Kamuran Gündemir benim absolut kulak olduğumu keşfetti.

(Absolut Kulak: Kulağın müzik frekanslarının alt ve üst sınırları tanıması, hatırlanması ve tekrarlaması demektir. Serüvenim bu şekilde başladı diyebilirim.)

Defne Aydın: Evet çocukluk hayalimdi! Yeteneklerimi ailem fark etti. Çok küçük yaşta şarkılar söyler, besteler yapardım. Tiyatrolar yazar ve okul arkadaşlarımla bu hayal ürünü piyesleri ailelerimize oynardık. Her öğretmenimin bana şarkı söylettiğini hatırlıyorum. Sonra müzik dersleri ve konservatuvara hazırlık serüveni başladı.

Aileniz bu konuda sizlere destek oldu mu?

Nazlı Hacıalioğlu: Ailem bu konuda çok destek oldu. Lise son sınıfta okurken Azeri devlet sanatçısı Zöhrab Adigüzelzade hocadan ders almak için annem ile birlikte her hafta sonu Eskişehir’e gidiyorduk. Aileme minnettarım beni sanata yönlendirdikleri için.

Defne Aydın: Ailem bu konuda daima beni destekledi ve yanımda durdu. Çok şanslıyım!

Birbirinizle tanışma hikâyenizi bizlere anlatır mısınız?

Nazlı Hacıalioğlu: Defne ile Türkiye Cumhuriyeti Viyana Büyükelçiliğindeki bir resepsiyonda tanıştık. Tanışmadan önce zaten Viyana’daki dostlarımız bizi tanıştırmak istiyordu. Tanışınca hemşeri olmanın verdiği enerjiyle birbirimizi çok sevdik.

Defne Aydın: Birbirimizle tanışmamız çok enteresan bir şekilde oldu. Biz tesadüfen Viyana Büyükelçiliğinde hiç kimsenin tanıştırmasına gerek kalmadan enerjilerimiz tutuşarak tanıştık. Tabi biz tanışana dek Viyana’da bütün çevremiz bizi birbirimizle tanıştırmak istedi. Beni ona onu bana tanıttılar fakat bir türlü buluşamamıştık. Sonunda da enerjilerimizin tutuşmasıyla tanıştık diyebilirim.

Yurtdışına çıkmanız nasıl oldu?

Nazlı Hacıalioğlu: Avusturya, başta operasıyla olmak üzere dünya çapında bir üne sahip. Başkent Viyana dünyanın “Müzik Başkenti” olarak tanımlanıyor. Bu nedenle orada okumak istedim ve yurtdışına çıkış hikayem başladı.

Defne Aydın: Yurt dışına bir arkadaşımın bana Avusturya’da bir profesör ismi önermesiyle gelişti. Sonrası Şan profesörüm S. Lutz’un benim Avrupa’da kalmam ve kariyerime orada devam etmem konusunda ısrar ve destekleri sayesinde gelişti.

Yurtdışında ülkemizi temsil ederken bizleri de gururlandırıyorsunuz, günümüze kadar ne gibi çalışmalar gerçekleştirdiniz?

Nazlı Hacıalioğlu: Ülkemizi en iyi şekilde temsil etmeye çalışıyoruz. Avrupa’da birçok yerlerde önemli konser salonlarında konserler verdik. Özellikle yurtdışında ülkemizi temsil etmek çok büyük bir onur ve mutluluk.

Defne Aydın: Yurt dışında ülkemizi temsil etmek son derece onur verici… Ve bu onuru sonuna kadar da en iyi şekilde temsil edeceğimize inanıyorum.

Birlikte hem Viyana hem de Viyana dışında pek çok konser verdik ve harika anılara sahip olduk. Büyük Elçiliklerimizde ve en meşhur salonlarda; Viyana Rathaus başta olmak üzere resitaller ve konserler verdik.

Gelecekten bahsedecek olursak, kariyerinizde hedefleriniz nelerdir?

Nazlı Hacıalioğlu: Avrupa’da konserlerime devam edip dünyanın en iyi beş konservatuvarlarından birinde hocalık yapmak istiyorum. Aynı zamanda hedeflerim arasında Türkiye’deki konserlerimin çoğalması var.

Defne Aydın: Öncelikle yeni konser kontratları imzalandı ve projeler tartışma aşamasında. Ayrıca İstanbul ve Trabzon başta olmak üzere Türkiye konser turnesi hedefliyoruz.

Gelecek için hayalim; Kendimi kendimin en üst düzeyine getirip bir sanatçı olarak tüm insanlığa yepyeni kapılar açmak!

İkinizde Trabzonlusunuz, Trabzonsporluluk aileden geliyor sanırım.

Nazlı Hacıalioğlu: Trabzonspor Divan Kurulu Üyesi bir babanın kızıyım. Dolayısıyla ben de fanatik bir Trabzonsporlu olarak büyüdüm.

Defne Aydın: Elbette “TRABZONSPORLU” olmak bir aile geleneği. Babam koyu bir Trabzonspor taraftarıydı ve ağabeyim de öyle.

Çocukluğunuzda Hüseyin Avni Aker Stadyumu’nda maçlara geliyor muydunuz? Unutamadığınız anılarınız var mı?

Nazlı Hacıalioğlu: Trabzon’a maçlara geliyordum. Özellikle Ankara’da yaşadığım yıllarda takımımız buraya maça geldiğinde hiçbir maçı kaçırmıyordum.

Defne Aydın: Hayır… Maalesef ki eski stadyumumuza gelmek hiç nasip olmadı.

Biliyorsunuz beş yıldır yeni stadyumumuzda maçlarımızı oynuyoruz, yeni stadyumumuza hiç geldiniz mi?

Nazlı Hacıalioğlu: Yeni stadımıza maalesef gelemedim. Önce buradaki işlerin yoğunluğundan ve bir buçuk senedir de devam eden Korona virüsünden dolayı Trabzon’a ve yeni stadımıza gelmek nasip olmadı ama en kısa zamanda gelmeyi çok istiyorum.

Defne Aydın: Maalesef ki yeni stadyumumuza da gidemedim ama marşımızı söylemek ve maçı izlemek için gitmeyi hayal ediyorum.

Yurtdışında maçlarımızı takip ediyor musunuz? Gurbetteki taraftar gözüyle yaşadığınız duyguları bizlere anlatır mısınız?

Nazlı Hacıalioğlu: Tabii ki takip ediyorum. Uzakta da olsak hiçbir maçımızı kaçırmıyorum. Hatta benim bir totemim var. Her maçı takımımızın formasını giyip izliyorum. Kazandığımız zaman yaşadığım mutluluğu, duyguları tarif etmek çok zor.

Defne Aydın: Büyük bir heyecanla tüm maçlarımızı takip ediyorum. Uzakta olmakta farklı bir duygu. Özellikle marşımızı bestelediğimiz sezonda şampiyonluğa oynuyorduk ve karşılaşmaları nefesimizi tutarak izledik.

Camiamızın çok beğendiği ve taraflı tarafsız herkes tarafından olumlu yorumların geldiği bir “Trabzonspor Marşı” yaptınız. Bu fikir ilk kimden geldi ve marşın tamamlanmasına kadar olan serüveni bizlere anlatır mısınız?

Nazlı Hacıalioğlu: Oynadığımız bir karşılaşma sonrası çok heyecanlıydım. Mutluluğumu ve heyecanımı notalara dökmek istedim ve bu doğrultuda marşı besteledim. Defne ile paylaştım, o da sözlerini yazdı ve seslendirdi. Marşı yayınladıktan sonra çok güzel yorumlar aldık. Gönül verdiğimiz takımın marşını yapmak ve sonucunda olumlu yorumlar almak bizleri çok mutlu etti.

Defne Aydın: Nazlı bu fikri benimle paylaştı, ikimiz de o kadar heyecanlı ve umutluyduk ki çok kısa sürede hatta birbirimizin ne yazdığını ve bestelediğini bilmeden aynı dili paylaştık ve bu çok beğenilen marşımızı besteledik. Nazlı müziğini besteledi ve çaldı. Bense sözlerini yazıp seslendirdim. Böylece tamamen bize ait olan ve tamamen içimizden gelenleri aktardığımız marşımız “Karadeniz Dalgası Trabzon’dan geliyor” ortaya çıktı.

İlerleyen zamanda başka marşlar da gelebilir mi?

Nazlı Hacıalioğlu: Tabii gelebilir… Takımımıza bu şekilde destek olmak bizlere mutluluk ve onur veriyor.

Defne Aydın: Elbette ki başka marşlarda seve seve yapabiliriz. Biz bu konuda Trabzonlu olmaktan ve Trabzonspor için marş yapmaktan mutluluk ve gurur duyuyoruz.

Trabzon’a geldiğinizde Trabzonspor ile ilgili bir hayaliniz-gerçekleştirmek istediğiniz şeyler var mı?

Nazlı Hacıalioğlu: Biraz önce belirttiğim gibi şehrimize gelme sürecimiz pandemi nedeniyle gecikti. Stadyumumuzda marşımızın çalmasını çok istiyorum. Trabzon’a geldiğimizde ise marşımızı stadyumumuzda çalmak hayalim…

Defne Aydın: Tüm dünyayı etkisi alan pandemi süreci nedeniyle şehrimize gelme süreci uzadı. Trabzon’a gelmek ve Stadyumda Maç öncesi Marşımızı çalmak ve söylemek istiyoruz. Tüm taraftarlarla hep bir ağızdan.

Bizim sormak istediğimiz şeyler bunlar. İçten cevaplarınız için çok teşekkür ederiz. Sizlerin eklemek istediği şeyler var mı?

Nazlı Hacıalioğlu: Çok teşekkürler bu güzel röportaj için. Görüşmek dileğiyle.

Defne Aydın: Bu güzel röportaj için çok teşekkür ediyorum ve yakında tekrar görüşmek dileğiyle. Röportaj: Ahmet Karaosmanoğlu (Trabzonspor dergisi)

Editör: TE Bilisim