Gazipaşa Caddesi o yıllarda çıkmaz bir sokak iken,  Atatürk’ün Trabzon’u ilk ziyaretleri olan 1924 yılında Belediye Meydanı’nda gezdiği bir sırada, o zamanki Şems Oteli ile Sulu Han arasında durarak; “Buradan denize ulaşan bir cadde açınız” talimatını vermesi üzerine açılmış bir caddedir. Talimatı alan Belediye yetkilileri bir gün içinde gerekli hazırlıklıları tamamlar. Öğretmen Okulu’ndaki incelemelerini bitirdikten sonra akşam saatlerinde, Atatürk’ün bizzat katılımıyla Gazipaşa Caddesi’nin temel atma töreni yapılır. 

Trabzon Belediyesinin 1933 senesine ait Meclis tutanaklarından anlaşıldığına göre, Cadde’nin açılması için bazı dükkân ve binaların yıkılması gerekmektedir. Bazı meclis üyelerince dükkânların yıkılmayıp Cadde’nin daraltılması önerilmiş olacak ki, Belediye Meclisinde bu hususta bir tartışma yaşanmıştır. M.Muammer Yarımbıyık, “seleflerimiz” dediği eski Meclis tarafından Cadde’nin 16 metre olarak açılmasının planlandığını belirterek, “Bu cadde, memleketin hava deposudur. Yolu 16 metre genişlikten tenzile, ne gibi esbabı mucibe gösterilebilir ”der. 

Dönemin Belediye Reisi Kadri Mesut Bey de, cadde genişliğinin düşürülmesine taraftar olmadığını söyleyerek; “Bugün (bu mağazaları yıkmakla) mevcut çirkinliği gidermiş olacağız. Gelecekte bu caddenin bulacağı şerefe eksiklik vermeyecek olan bu işin yapılması taraftarıyım. Mesele bu mağazanın bir kısmını yıktırıp o mevkili güzelleştirmiş olacağız” der.

“Açtığımız bu caddeyi yapamamaktan dolayı teessür duymaktayız” diyen Harun Bey, burasının bir an evvel yapılmasını ve caddenin genişliğinin düşürülmemesini söyler. Belediye Reisi Kadri Mesut Bey de, 1933 yılında Gazipaşa Caddesi’nin Trabzon için öneminin farkındadır. “Caddeyi açmak memleketimizin şerefidir” der. Ancak iş gelir dayanır ödenek meselesine; “Arada kâgir binalar vardır ki, bunların istimlâki para işidir.” Gerek Hasip Bey, gerekse Dr. İbrahim Bey de “sıhhi nokta-i nazardan” cadde genişliğinin düşürülmesine taraftar olmaz. 

Harun Bey, Trabzon sevdası ile neredeyse Başkana yalvarır. ”Reis Bey, çok rica ediyoruz. Bu yol işini, her hâlükârda sonuçlandırmalıyız” der. Tevfik Bey bir öneride bulunur. Derki; “Bunun için ilk adımı atmamız lazım. Biz kendi malımızı yıkarak işe başlayalım.” Yapılan müzakere sonucunda Belediye’ye ait mağazaların yıkılması ve çıkacak taşlardan caddeye kaldırım yapılmasına karar verilir.  Demek ki o yıllarda caddede kaldırım da yoktu. Çünkü ortada sadece çıkmaz bir sokak vardı.

MEMLEKETİN HAVA DEPOSU

Meclis tutanakları incelendiğinde Gazipaşa Caddesi ile ilgi o gün söylenen “Bu cadde memleketin hava deposudur”; “Gelecekte bu caddenin bulacağı şeref” ve Dr. Meclis üyesinin caddeye yüklediği “Sıhhi nokta-i nazar” tespitlerini biz de ayrıca not edelim. Zira o yıllarda Trabzon’da denize dik caddeler bulunmadığından deniz havası şehre girmemekte, Trabzon adeta denize küskün yaşamaktaydı. (Bakınız 18 Mayıs 2021 TAKA Gazetesi,Denize Küskün Şehir).

Bu arada tutanaklara yansıyan; “Gazipaşa Caddesi’nde eski tiyatro arsasından olup, bu caddenin açılmasından sonra yol fazlası olarak bırakılan arsa” cümlesinden, Gazipaşa Caddesinin başlangıcında eskiden bir tiyatro binası bulunduğunu, halen Caddenin başlangıcında sağ taraftaki bu sokağın Tiyatro sokağı olarak adlandırıldığını belirtelim.  1940 Senesine ait Yeniyol Gazetesinde tiyatro binası ile ilgili şu kısa bilgi verilmiştir; “Tiyatro binası olarak şimdiki Gazi Caddesine katılan meşhur Trabzon Bankerlerinden Kostaki’ye ait bir bina vardı. Bu bina Trabzon için elverişli ve her türlü şeraiti havi bir bina idi. Buraya o zamanların ileri saftaki kumpanyaları gelirdi.” 


Peki, bu binaya ne oldu diye soracak olursak, muhtemelen cadde açılmadan önce yıkılmış olmalıdır. Ancak yıkılma sebebi hakkında bir bilgimiz bulunmamaktadır.

GAZİPAŞA CADDESİ TAMAMLANAMIYOR
 
Caddenin temeli 1932 yılında atıldı atılmasına ama aradan dokuz yıl geçmesine rağmen, henüz tam olarak açılmış olduğunu söyleyemeyiz.Zira 1934 tarihli Yeniyol Gazetesinde “Doktor Kazım” ismi ile yazılan “İntihap (Seçim) Yaklaşıyor” başlıklı yazıda, Belediye Meclis üyelerini seçecek olan vatandaşa tavsiyelerde bulunan Kazım Bey;  seçilecek meclis üyelerinden memleketin en önemli ihtiyaçlarını düşünmelerini ve onlardan ricada bulunmalarını istemektedir.

Bu arada hatırlatalım, 1963 senesine kadar belediye seçimlerinde önce meclis üyeleri seçilir, sonra meclis üyeleri kendi aralarında belediye başkanını seçerlerdi. Dolayısı ile teorik olarak her bir meclis üyesi, o dönemde belediye başkanı namzeti idi. 
Meclis Üyesi Kazım Bey,memleketin ihtiyacı olan konularla ilgili yaptığı sıralamada; su meselesi, liman ve transit yolunun ardından üçüncü olarak sıraladığı Gazipaşa Caddesi’nin açılması hususunu şöyle belirtir; 

“Üçüncü derecede yurdumuzun vaziyeti sıhhiyesi ile çok sıkı alakası olan mühim bir iş daha vardır ki; bu işi takdir buyuran büyük şefimiz Gazi Hazretleri, ilk kazmayı vurmakla memleketi ikaz etmiştir. Fakat her ne elden sebebe mebni ise, o zemandan beri bu Gazi Caddesi ikmal edilememiştir. İşte sen, bu caddenin ikmalini reca edersen bu cadde gibi daha yedi sekiz caddenin memlekete lazım olduğunu unutma. Fırsat buldukça bu mesele üzerinde işlenilmesini sahibi selahiyet olan makamlardan iste.” 

1935 senesinde Gazipaşa Caddesi ile ilgili başka bir tespitle karşılaşıyoruz; Caddenin Trabzon’un en iyi, en yeni yolu olduğu, ancak cadde sonunun harap ve pis olduğu belirtilmiştir. Gazipaşa Caddesi’nin denize uzanan bir iskele başında sonlanacak şekilde tasarlandığı, ancak denize 15-20 metre kala, 4-5 metrelik bir uçurumla birden sonlandığı, dolayısı ile buradan kumsala inilemediği ifade edilmiştir;
“Bu uçurumun başında durup denizi seyretmek de imkânsızdır. Çünkü gördüklerimiz sizi oradan bütün kuvvetinizle kaçırmaya ve bir daha uğratmamaya çoktur bile. Öyle ki sağınızda bütün mahallenin çöplüğü, solunuzda o civarın pis sularından doğma, kumlar üzerinde yer yer göllenen bir derecik ve bütün bunların fışkırdığı çekilmez bir koku vardır” 

1937 yılında Trabzon’ gezen seyyah İsmail Habip Sevük de, Trabzon’da  “Nazar diye sadece bir Gazi Caddesi açılmış, orada da nazara değecek bir şey yok!” demek suretiyle Gazipaşa Caddesi’nin hali pür melalini veciz bir şekilde ifade etmiştir. 

TRABZON’UN DENİZİ GÖREN TEK CADDESİ

Yine 1937 yılında Trabzon ile alakalı bir tespit de, Şehrin ilk imar planını yapan meşhur Fransız Lambert’ten; “Tabiat bakımından Trabzon, dünyanın en güzel şehirlerinden biridir.” Ancak ardından gelen tespit daha önemlidir. Diyor ki Lambert; “Gariptir ki deniz üzerinde bulunan bu şehir, denize tamamı ile kapalıdır: … Gazipaşa Caddesi ile Ordu Parkını (Kalepark’ı kast ediyor) istisna edecek olursak, Trabzon’un denizi görecek başka bir sokağı yok gibidir.”

Ve Öncelikle yapacaklarını ise şöyle açıklar; 

“İlk hamlede denize dik caddeler açmak ve şehre deniz havasını sokmak gerekir. Şimdilik Gazipaşa Caddesi’nin sahile varan müntehasındaki çirkinliği, büyük bir mirador (balkon terası) yapmak sureti ile örteceğiz” der. Zira o yıllarda Gazipaşa Caddesi’nin denize uzanan bir iskele başında sonlanacak şekilde tasarlandığını, ancak denize 15-20 metre kala, dört beş metrelik bir uçurumla birden sonlandığını, dolayısı ile buradan kumsala inilemediğini belirtmiştik. 

CADDEYİ ÇİMEN BÜRÜDÜ 

1941 yılına gelindiğinde Gazipaşa Caddesi’nin çalışmadığını yine Meclis tutanaklarından tespit ediyoruz. Nitekim dönemin Meclis Üyesi Ragıp Öztürk; “Şehrin ortasında bulunan ve Büyük Atatürk isimlerini taşıyan bu yolu bugün çimen bürümüştür. Halkı bu yoldan işletmek ve deniz havasından istifadesini temin etmek için bu yol müntehasında cazip bir gazino inşası çok lüzumludur” der. Ancak bunun için otuz sene kadar bir zamanın geçmesi gerekmiştir.  

GANİTA PROJESİ CADDEYE HAYAT VERECEK 

Bugün hareketli bir cadde olan Gazipaşa Caddesinin, Trabzon Büyükşehir Belediyemizin yaptığı Ganita Rekreasyon projesinin tamamlanması ile daha da hareketleneceği söylenebilir. Zira bu cadde şehrin meydanı ile sahil arasında köprü vazifesi görmektedir. Trabzon’un eski resimlerinde Gazipaşa Caddesinin üst girişinde dönemin çok meşhur otellerinden, hatta 1943 yılında konfor ve temizlikleri nazara alınarak yapılan sınıflandırmada 1. Sınıf olarak belirtilen Şems Oteli adı verilen bir otel vardı.  Bu otelin, Gazipaşa Caddesi genişletme çalışmaları kapsamında, 1963 tarihinde Belediyece kamulaştırılarak yıkıldığını ve arsasının yola katıldığını belirtelim. 
Fatih Erol

Editör: TE Bilisim