Gözümü Açtığımdan Beri Çiziyorum
Sarı, 20 yıldır profesyonel olarak resim çizdiğini ifade etti. Sarı, “İlkokula başlamadan önce başlar resim yapmaya. Malum, resmin harfleri yok, okuyup yazmayı öğrenmeden önce de resim yapabilir insan. İçinde bulunduğu kekremsi dünyaya inat, rengarenk boyalarla renklendirebilir dünyasını. O da öyle yapar; bulduğu her kağıdı resimlerle doldurur. Okula başlayınca da ikiye katlanır ilgisi. İlkokul, ortaokul ve lise yıllarında boş bulduğu her yere insan portreleri yapar, Küçük bir tohumun, fidenin yeşerip büyümesi hatta dallanıp budaklanması gibi her tutku küçükken başlar. Kişiliğini, ben’ini oluşturmaya başlarken insan. Bir tutkunun küçükken içe düşmesi çok önemli. Bir çocukluk düşü, ateşi olup, er geç gün yüzüne çıkartılması şart oluyor sonraları” ifadelerini kullandı.
Zoru Başardı
En etkili ifade yolunu resimle ortaya koyan Hacer Sarı daha da ötesi yaşama amaçlarından biri.
Sarı, açıklamasında şunları kaydetti: “Tıpkı çocuklarım gibi eserlerimi de birbirinden ayıramıyorum hangisi diğerinden daha değerli diye. Fakat babam adına yaptığım kaşıkçı tablosu benim için çok özel yer kapsıyor tabloların muşambası bile benim için özel diyebilirim güzel ve özel bir şey diyebilirim tablolar için emek harcamak gerekiyor ki değerli olsun kimisi günlerce de biterken kimisiyle aylarca uğraşıyorum.”
Burak KOÇ
Editör: TE Bilisim
