Dışarıda ve içeride oynadığı iki maçını da kazanarak 6 puanı cebe atan Trabzonspor lige çok iyi bir başlangıç yaptı.

Taşlar yerine oturduğunda çok daha iyi olacağı da kesin.

Lakin taşların yerine tam oturması için yeni bir kurguya ihtiyaç var bence.

Zira, top ayağındayken doyumsuz güzellikler sunan Trabzonspor’un büyüsü, top rakibe geçince bozuluyor.

Forvet idare ediyor!  Orta saha kolay geçiliyor, savunma destekten mahrum kalıyor, rakipler Uğurcan’la karşı karşıya kalmakta pek zorluk çekmiyor. 

Çünkü takım savunmasında sıkıntı var.

***

Forvet oyuncuların yapı olarak geriye çok gelmeye, pres yapıp top kapmaya fazla müsait değil.

Oyunun güzelleşmesi ve sonuç alman da en büyük yük orta sahandaki Marek Hamşik ve Bakasetas’ta.

Onlar hem ofansif hem de defansif olarak büyük bir gayret içindeler. Ancak kendilerine defansif anlamda destek verecek,  gereksiz efor harcayıp ofansif aksiyonlarının zaafa uğramasını engelleyecek bir yardımcıdan mahrumlar.

Bunu yapması, bir anlamda orta sahanın liberosu gibi oynaması gereken Berat tüm iyi niyetine ve de iyi futbolcu olmasına rağmen böyle bir göreve uygun değil.

Bu yüzden canlı, hareketli, mücadeleci, ısıran Siopis, Berat’ın yerine monte edilmeli.

Bu durumda ilerideki yabancılardan birisi oyuna girmek için 2.yarıyı beklemeli!

Ayrıca tüm iyi niyetine rağmen İsmail bu haliyle Trabzonspor’un ilk 11’inde yer alması mümkün değil.

Kuvvetsiz ve ürkek.

‘Hata yaparım’ korkusuyla oynuyor, haliyle de hiçbir şey yapmıyor.

Zarar veriyor.

Biran önce çaresine bakılmalı…

***

Özetlersek, Trabzonspor iyi yoldadır ve bir süre sonra çok daha da iyi olacağı kesindir.

Ancak sanıyorum ki Abdullah Hoca’da lig maçları için yabancı ve yerli tercihlerinde yeni bir değerlendirme yapacaktır.

Çünkü bizlerin gördüğünün daha iyisini kendisi de muhakkak görmüştür.

***

Bu arada  daha çok gençlerin gittiği kale arkaları için 80 TL’lik bilet fiyatı fazladır.

Tribünlerin izin verilen ölçüde dolması.

Daha çok  tezahüratla futbolcuların coşması.

Hem sürümden kazanıp, hem de her galibiyet için gelen 3 milyon liralarla kasanın dolması için

50 TL uygundur.

ERKEN BAŞLADILAR!

“Top eline çarptı ama mesafe yakındı”

“Kol doğal durumundaydı”

“Ne yapsaydı yani, kolunu mu koparsaydı”

Ve benzer gerekçelerle Fenerbahçe maçının son dakikalarında Antalyaspor’un verilmeyen penaltısında kararın doğru olduğunu anlatmak için çırpınan yandan çarklılar, aynı pozisyon bir başka takıma, örneğin Trabzonspor’a olsa kesinlikle bunun tam tersini söyleyeceklerdi.

Çünkü oralarda bulunma ve bulundurulma gayeleri zaten bu gibi olaylar içindir.

Hadi özel kanallardakiler beni pek ilgilendirmez de,  elektrik faturalarımıza yamanan TRT payından hissesine milyonlar (trilyonlar) düşen zat bozuyor asabımı.

‘Benim payımdan sana düşen haram olsun’ demekten başka bir şey de gelmiyor elimden.

Bu arada VAR karar verici değildir.

VAR uyarır, son kararı hakem verir.

Fırat efendi (Aydunus) sana da birkaç sözüm var.

Madem pozisyondan şüphelendin, o kadar zaman oyunu durdurdun da, niye hakemi “Gel şu pozisyona bir bak” diye çağırmadın?

Hakem gelip ekrana baksa kesin olarak penaltıyı vereceği için mi?

Bu penaltı gol olduğunda FB 3 puandan olup 1 puanla yetineceği için mi?

Yoksa hakem arkadaşını mı düşündün?

“Verirse penaltıyı Meler, birileri ona neler eder” mi dedin?

Gerçi bizimkisi de boş laf; Hakemliğin ne ki VAR’cılığın ne olsun!

Maksat adet yerini bulsun, torba dolsun.

Hem yolun sonuna gelmişken niye birilerini karşına alasın.

MHK üyeliğini, gözlemciliği niye tehlikeye atasın!

TFF’YE PRİM VERMENİZ LAZIM!

Fenerbahçe 3 Temmuz şike süreciyle ilgili olarak TFF aleyhine 250 milyon liralık tazminat davası açmış.

Ne yapmış TFF, o dönem FB’nin haklarını mı gasp etmiş?

Yoo, aksine kıyak yapmış.

UEFA’ nın, CAS’ın ‘Şike’ kararına karşın hiçbir yaptırım uygulamamış, şampiyonluk primini vermiş kupayı da müzesine götürmesine ses çıkarmamış.

O zaman bu işte bir yanlışlık yok mu?

Madem kendinize o kadar güveniyorsunuz, UEFA’ya, CAS’a açsanıza o davayı.

Açın da görün olanları ve olacakları.

Peki, şimdi ne olacak?

TFF, elindeki belge ve bilgileri ortaya dökecek mi?

Sanmam.

O dönem FB’nin Başkan Yardımcısı olan şimdiki TFF Başkanı ve ekibindeki Fener severler “FB haklı!” deyip 250 milyonluk bir kıyak yaparsa hiç şaşırmam.

“Olmaz, olamaz” deme.

Bizde her şey olur!

BUSENAZ ATA’MIZIN HUZURUNDA

Kadınlar boksta Olimpiyat Şampiyonu olarak bir ilke imza atıp tarihe geçen Trabzonlu ve Trabzonsporlu kızımız Busenaz Sürmeneli madalyasıyla beraber Anıtkabir’e giderek Ata’mızın huzuruna çıktı. 

Busenaz sosyal medyada paylaştığı görüntüde şu ifadeleri kullandı.

“Başım dik, gururla, beni senin sevginle yetiştiren annemle huzuruna geldim Ata'm.

Altın madalyamı da getirdim.

Türk kadınının gücünü tüm dünyaya gösterdik, Türk çocuklarına umut olduk.

Bayrağımızı en tepede dalgalandırmak için çok çalışmaya devam edeceğiz.

Sen rahat uyu...”